22.9 C
İstanbul
27 Temmuz 24, Cumartesi
spot_img

Vapurlar gelmez oldu…

Eskiden beri vapurların zamanında gelip zamanında kalkması beni şaşırtmıştır. İstanbul gibi kaosun hakim olduğu, ne insanların ne de araçların söz verdiği saate sadık kaldığı bir kentte Kadıköy’den Karaköy’e giden vapurun dakikliği insanın kafasını karıştırır.

Tatlı bir kaçamaktır İstanbul’da vapura binmek. Eskiden, yani her yer dumanlı hava sahasıyken, burun tarafında sigara ve çay içmenin keyfine paha biçilmezdi. Kışın bile rüzgarın almadığı kuytu köşelerde titreye titreye çay ve sigara içenler hiç bitmezdi. Vapurda içilen çayın o güzel tadındaki sır neydi acaba?.. Kimileri de çıtır çıtır simidini kendileri güzel, sesleri çirkin martılarla paylaşırdı.

Önceleri sadece Kadıköy-Karaköy, Adalar ve Boğaz hattı derken sefer noktaları çoğaldı. Şimdi sadece Kadıköy’deki tek bir iskeleden aynı anda Karaköy, Eminönü ve Kabataş seferleri yapılıyor.

Sefer ve gemi sayısı artınca deniz trafiği bayağı karıştı. Eskiden, yüzlerce metre uzaktaki bir gemiyi görünce hız kesen vapurlar, motorlar, feribotlar, deniz otobüsleri şimdi neredeyse birbirlerine teğet geçiyor. Kimi zaman üç-dört vapur aynı kareye sığabiliyor. İstanbul deniz ulaşımının olanaklarının farkına yeni yeni varıyor.

Oysa 160 yıllık geçmişi bulunan Şehir Hatları’nın çok eskilerde sefer yaptığı yerlerin sayısı hiç de az değil. Örneğin, 19. yüzyılın ortalarından 1940’ların ortasına Boğaz, Marmara ve Haliç hatlarında birbirinden bağımsız işletmeler tarafından vapurlarla yolcu taşımacılığının yapılmış. 1844’te Bahriye Nezareti’ne bağlı olarak Hazine-i Hassa Vapurları İdaresi İstanbul, İzmit, Gemlik ve Tekirdağ iskelelerinin yanı sıra Sirkeci Adalar, Sirkeci Pendik, Sirkeci Yeşilköy arasında vapur işletmeciliği başlamış.

Günümüze gelindiğinde Şehir Hatları rekorlar kırıyor: 2012 yılında 30 gemisi ve 16 yolcu motoruyla tam 216 bin sefer operasyonu yapmış ve 50 milyon yolcu taşımış; yani her İstanbullu ortalama yılda üç kez vapura binmiş. Eminönü, Kadıköy, Üsküdar, Karaköy ve Beşiktaş toplam yolcu oranının yüzde 75’ini oluşturmuş.

Bütün bunlar iyi güzel de, son zamanlarda vapurlarla ilgili alışılmadık bir sorun yaşanıyor: O eski dakiklik kalmadı. Bunun deniz trafiğinin artmasıyla da pek ilgisi yok çünkü gecikme yolda kaybedilen zamandan kaynaklanmıyor, ne oluyorsa yanaşma sırasında oluyor. Son zamanlarda Şehir Hatları vapurlarının yanaşması sırasında garip, şaşırtıcı, hatta komik anlar yaşanıyor. Kaptanlar ehliyeti yeni almış acemi şoför misali iskeleye yanaşmasını bir türlü beceremiyor, manevrayı açıktan alıyor, iskeleyi bir türlü tutturamıyor.

Geçenlerde Karaköy’den Kadıköy’e gelen vapurun yolcuları kaptanın önce Kabataş motorlarının kalktığı iskeleye yanaşmak istediğine sandı çünkü vapur orada manevraya başladı. Az sonra yolcuların dehşet dolu bakışları arasında vapur büyük bir açı çizerek yanaşması gereken iskeleye yanaştı.

Daha geçen Cumartesi 13.30 civarında Kadıköy’den kalkan Eminönü vapuru nedendir bilinmez neredeyse Haydarpaşa’ya kadar geri geri gitti!.. Bu sahneler son zamanlarda sık yaşanıyor, yolcular bindikleri vapurların iskeleye neden eskisi gibi hemen yanaşamadığına bir türlü anlam veremiyor.

Ama bir anlamı, daha doğrusu nedeni var…

Bir kaptan bu durumu Şehir Hatları’ndaki deneyimli kaptanların emekli olmasına ve yerlerine ucuz maaşla genç ve tecrübesiz kaptanların alınmasına bağlıyor. Bu durum da kaçınılmaz olarak yanaşma manevralarının herkes için hem ızdıraplı olmasına hem de uzun sürmesine yol açıyor. Söz konusu kaptan, yeni personel deneyim kazandıkça bu sorunun aşılacağına inanıyor.

Ama şimdilik acemi kaptanların iskeleyi tutturma çabası birkaç dakikalık gecikmelere yol açıyor. Vapurlar artık zamanında gelmiyor, saatinde kalkmıyor.

Cenk Başlamış

40 yıllık meslek yaşamının 21 yılını Milliyet gazetesi, CNN Türk ve 32. Gün'ün muhabiri olarak Moskova'da geçirmiş bir gazeteciden medya eleştirileri ve Rusya ağırlıklı dış politika, kimi zaman da gezi ve amatör müzik yazıları. "Sovyetleri Yıkan Darbe: Kuğu Gölü Operasyonu", "Rusya'da Bir Çılgın: Son Çar Jirinovski" ve "Gorbaçov'dan Putin'e...Rusya'nın Sırları" ve "Vladimir Vladimiroviç Putin: Rusya'yı Ayağa Kaldıran Lider" (Okay Deprem'le) kitaplarının yazarı. Sürekli basın kartı sahibi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi. https://www.instagram.com/djenkbaslamis/

Cenk Başlamış
40 yıllık meslek yaşamının 21 yılını Milliyet gazetesi, CNN Türk ve 32. Gün'ün muhabiri olarak Moskova'da geçirmiş bir gazeteciden medya eleştirileri ve Rusya ağırlıklı dış politika, kimi zaman da gezi ve amatör müzik yazıları. "Sovyetleri Yıkan Darbe: Kuğu Gölü Operasyonu", "Rusya'da Bir Çılgın: Son Çar Jirinovski" ve "Gorbaçov'dan Putin'e...Rusya'nın Sırları" ve "Vladimir Vladimiroviç Putin: Rusya'yı Ayağa Kaldıran Lider" (Okay Deprem'le) kitaplarının yazarı. Sürekli basın kartı sahibi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi. https://www.instagram.com/djenkbaslamis/

İlginizi Çekebilir

4,757BeğenenlerBeğen
678TakipçilerTakip Et
11,600TakipçilerTakip Et

Popüler İçerikler