Salı, 17 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Tek takım elbiseli adam

Cenk Başlamış
Son güncelleme: 20 Eylül 2012 16:03
Cenk Başlamış
Paylaş
Paylaş

Elbette ölenle ölünmüyor ama öleni bu kadar çabuk unutmak da olmuyor…

Geçen hafta (22 Ağustos) Azerbaycan’ın eski Cumhurbaşkanı Ebulfez Elçibey’in 12’inci ölüm yıl dönümüydü. Gazetelerde çıkan tek tük haberleri saymazsak basında fazla yer bulamayan bir yıl dönümü… Oysa, biraz farklı bir kişiliği olsa ve koşullar olanak tanısaydı sadece Azerbaycan’ın ya da Kafkasya’nın değil belki de bir ölçüde Türkiye’nin kaderini değiştirebilecek bir insandı Elçibey.

Türkiye hayranı bir akademisyendi; Sovyet dönemindeki muhalif eylemleri, daha doğrusu düşünceleri nedeniyle hapis yatmıştı. Ev hapsinde tutulurken bile pencerenin kenarında elinden hiç düşürmediği küçük radyosuyla Türkiye’nin Sesi’ni dinlerdi. Akademisyendi ama olaylar onu hiç sevmediği politikanın içine sürükledi, Sovyetlerin 1991’de dağılmasından sonra kendisini Azerbaycan başkanlık koltuğunda buluverdi.

15 eski Sovyet cumhuriyeti içinde Rus askerlerini topraklarından ilk çıkaran ülke Azerbaycan oldu ama Elçibey bilmeden ölüm fermanını imzalıyordu. Hem Türkiye’ye hayranlığını açık açık dile getiren hem de Rusya’ya kafa tutan birisinin iktidarda kalma şansı yoktu. Moskova destekli bir darbeyle 1993’te iktidarı bırakmak zorunda kaldı, yerine gelen Haydar Aliyev onu memleketi Keleki köyünde beş yıla yakın sürgünde tuttu, artık tehdit oluşturmayacağına inandığı zaman dönmesine izin verdi. Belki daha önce de dönmeyi denebilirdi ama ülkesini iç savaşa sürüklemekten korkmuştu.

İşte o günlerde, yani 1990’ların sonunda Milliyet ve 32. Gün için kendisiyle görüşmüştüm…

Bakü’nün dış semtlerinde kötü bir apartman dairesi. İçinde bir kaç parça eski eşya var, ilaç kutuları oraya buraya dağılmış. Bir duvarda ilk bağımsız Azerbaycan’ın lideri Mehmet Emin Resulzade‘nin resmi asılı. Elçibey‘in daha birkaç yıl önce başkanlık koltuğunda oturduğu düşünüldüğünde o anda yaşadığı koşullar kendisi adına değil ama ülkesi için üzücü, hatta utanç vericiydi.

Karşımdaki adam belli ki çok hasta, her zaman zayıftı ama bu kez avurtları iyice çökmüş. Sakallarının çoğu  beyazlaşmış. Hasta haliyle röportaj isteğini kabulüne teşekkür edince, “Türkiye’den gelen herkesin başımın üstünde yeri var” diyor.

Televizyon çekimi başlamadan hemen önce ayrıntı gibi görünen ama onun kişiliğini özetleyen çarpıcı bir olay yaşanıyor.

Yatak odasının kapısının arkasına özenle asılmış lacivert bir takım elbiseye uzanıyor. Bu, maddiyata hiçbir zaman önem vermeyen Elçibey’in belki hayatı boyunca, belki de artık sahip olduğu tek takım elbise. Az sonra döndüğünde sanki hastalığından eser kalmamış. Tek takım elbisesinin göğsünde Atatürk rozeti var.

İktidardan mücadelesi yaptığı günlerde sınırsız bir sevgi duyduğu Türkiye’den hiçbir destek alamamıştı. Kırgın olup olmadığını sorunca, “Türkiye’ye kırgın olamam. Beni Türkiye yolunda assalar yine de kırılmam. İçimdeki sevgi o kadar büyük ki…” diyor. Sonra sormadan konuyu başka yere getiriyor:

“Biliyorum, Türkiye’de bazıları beni çok duygusal buluyor. ‘Elçibey o kadar duygusal ki, şiir yazıyor’ demişler. E, Türk şiir yazmaz mı? Türk ne vakittir şiir sevmemiş? Yavuz Sultan Selim divan yazmış. Şah İsmail gibi bir adam Türkçe divan yazmış. Ben yazmışsam ne olmuş?”

Bu söyleşiden kısa süre sonra Elçibey’in sağlık durumu iyice bozulunca tedavi için Ankara’ya getirildi ama 22 Ağustos 2000’de kanserden hayatını kaybetti.

Ankara’daki karar. vericiler o zaman ne kadar farkındaydı bilinmez ama Elçibey, eski Sovyet coğrafyasında Türkiye’yi en çok seven, belki de karşılıksız seven tek liderdi. Türkiye için, Türkiye’nin çıkarı için yapmayacağı şey yoktu

Ama politikacı olmadığı için iktidardayken üç büyük yanlış yaptı:

Türkiye’ye sevgisini, Moskova’ya olan nefretini ve Azerbaycan’la İran’da yaşayan Azerileri birleştirme düşünü lafı hiç dolandırmadan, hiç korkmadan söyledi. Eğer duygularını biraz içinde tutabilse bugün sadece Azerbaycan değil, Türkiye de Kafkasya’da farklı bir konumda olabilirdi çünkü büyük olasılıkla dengeler değişirdi. Tabii, bu durumdan Elçibey’e zor günlerinde destek vermeyen Ankara da kısmen sorumlu.

Evet Elçibey kimseden korkmadan doğru bildiğini kestirmeden söylerdi, dürüsttü ve duygusaldı ama malum, politika dünyası böyle insanlara şans tanımıyor…

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanCenk Başlamış
Takip et:
41 yıllık meslek yaşamının 21 yılını Milliyet gazetesi, CNN Türk ve 32. Gün'ün muhabiri olarak Moskova'da geçirmiş bir gazeteciden medya eleştirileri ve Rusya ağırlıklı dış politika, kimi zaman da gezi ve amatör müzik yazıları. "Sovyetleri Yıkan Darbe: Kuğu Gölü Operasyonu", "Rusya'da Bir Çılgın: Son Çar Jirinovski" ve "Gorbaçov'dan Putin'e...Rusya'nın Sırları" ve "Vladimir Vladimiroviç Putin: Rusya'yı Ayağa Kaldıran Lider" (Okay Deprem'le) kitaplarının yazarı. Sürekli basın kartı sahibi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi. https://www.instagram.com/djenkbaslamis/
Sonraki Makale Vapurlar gelmez oldu…

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe Yazıları

İsrail BOP planına sadık kalıyor

Hasan Sevilir Aşan
16 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Kayarak, koşarak ya da uçarak gelen yemekler

Dr. Nevin Sütlaş
15 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Bir Türk’ün Tahran günlüğü…

İsmail Boy
14 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Hayat bayram olsa

Hasan Sevilir Aşan
12 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?