Mart 2016’da dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun, “Türk vatandaşları için vizesiz seyahatin en geç haziran sonunda başlamasını talep ettik” yönündeki açıklaması büyük beklentiler yaratmıştı. (*)
Peki ne oldu? “Avrupa’ya vizesiz gideceğiz” söylemi, pek çok vaat gibi hayalden öteye geçemedi. Bugün gelinen noktada, bırakın vizesiz girişi ya da çok girişli (multiple entry) vize almayı, sıradan bir vize başvurusu için randevu bulmak bile ciddi bir çileye dönüşmüş durumda.
29 ülkeyi kapsayan Schengen vizesi başvuru süreci, Türk vatandaşları için her geçen gün daha yıpratıcı ve erişilmesi güç bir noktaya doğru ilerliyor. Başvuru sayısında süren artışın yanı sıra, ret oranlarında da dikkat çekici bir yükseliş yaşanıyor. Vatandaşlar, bir yandan onlarca belgeyi derlemeye çalışırken, diğer yandan aylarca süren bir belirsizlik içinde beklemek zorunda kalıyor.
Aslında sorun yalnızca Schengen vizesine erişimle de sınırlı değil; vize verilmesi, engelsiz giriş yapılacağı anlamına gelmiyor. Pasaport kontrolünde bazen beklenmedik durumlar yaşanabiliyor. Son yıllarda artan sorgulanma, bekletilme ve hatta ülkeye alınmama kaygılarıyla birlikte yeni bir stres kaynağı oluştu. Bu durum, özellikle yabancı dil bilmeyen ya da ilk kez yurt dışına seyahat edenler için oldukça yıpratıcı bir deneyime dönüşebilir.
Bu zorluklar, yalnızca turistik seyahatlerle sınırlı kalmıyor, başta turizm ve dış ticaret olmak üzere Avrupa ile iş bağlantısı olan birçok sektörün işleyişini doğrudan etkiliyor. Vize engelleri, bu alandaki profesyonellerin para, zaman ve prestij kaybına yol açıyor.
Mali müşavirlere yeşil pasaport verilmesini alkışlıyorum. Ancak uluslararası ticari ilişkiler geliştiren sektörlerin yetkin temsilcileri için yeşil pasaport artık bir ayrıcalık olmaktan ziyade, gecikmiş bir hakkın teslimi olarak değerlendirilmelidir.
Vizeli eziyet
Tüm bu sıkıntıların ötesinde, Schengen ülkelerine girerken pasaport kontrolünde tatsız sürprizlerle karşılaşmamak için aşağıdaki önerilere dikkat etmeniz yararlı olacaktır:
1-Pasaportunuza iyi bakın
Pasaportunuzun ezilmemiş, ıslanmamış, yırtılmamış, çizilmemiş ya da başka türlü hasar görmemiş olmasına özen gösterin. Pantolonun arka cebinde taşınan pasaportlarda oluşan kıvrılma nedeniyle koruyucu laminasyon ve çip zarar görebilir.
2-İlk giriş ülkesine dikkat
Schengen sisteminin yazılı olmayan kurallarının başında, ilk girişinizi vizeyi aldığınız ülkeden yapmanız gelir. Bu kurala uymak, ilerideki vize başvurularınız için “güvenilir yolcu” profilinizi güçlendirecektir.
3-Pasaportun geçerlilik süresi
Schengen kurallarına göre pasaportunuzun dönüş tarihinizden sonra en az 3 ay daha geçerli olması zorunludur. İtalya ve İspanya gibi ülkeler, dönüş tarihinizde pasaportunuzun en az 6 ay geçerli olmasını isteyebilir.
4-Pasaportta boş sayfa zorunluluğu
Pasaportta giriş çıkış mühürleri için boş sayfa bulunmaması durumunda, ilgili görevli yolcuğu ülkeye kabul etmeme yetkisini kullanabilir. Schengen bölgesinde EES (Elektronik Giriş/Çıkış Sistemi) yaygınlaşana ve damga kalkana kadar buna dikkat. Boş sayfa sayısı ikiye düşmüşse ve yakında yeni geziler planlıyorsanız, pasaportunuzu bir an önce yenilemek yerinde olur.
5-Ad soyadı uyumu
Pasaportunuzdaki ad soyadı bilgileri ile destekleyici belgeler ve kimliğinizdeki bilgilerle birebir örtüşmelidir. Evlilik, boşanma ya da ad değişikliği yaşadıysanız pasaportunuzu güncellemeden yola çıkmayın.
6-Çok girişli vizeyi doğru yorumlayın
Uzun süre geçerliliği olan çok girişli (multiple entry) bir vizeniz olsa bile, 6 ay içinde toplamda en fazla 90 gün kalabilirsiniz. AB Komisyonu’nun “Short‑Stay Calculator” sayfasından vizenizin kalan günlerini kontrol edebilir, dönüş tarihinizi buna göre planlayabilirsiniz.
7-Konaklama ve dönüş belgeleri
Varış yerindeki kalışınızla ilgili otel rezervasyonu, davetiye ve dönüş bileti gibi belgeleri göstermeniz istenebilir. Bu belgelerin, mümkünse renkli çıktılarını yanınızda bulundurmakta yarar var.
8-Maddi yeterliliği kanıtlama
Seyahat masraflarınızı karşılayabileceğinize dair kredi kartı, banka ekstreleri ve yeterli nakit göstermeniz beklenir. Oteliniz ve biletleriniz ödendikten sonra, kişi başı günlük ortalama 70 euro masraf hesaplanır. Örneğin; 10 gün, 2 kişi için 1.400 euro göstermek gerekebilir.
9-Zorunlu seyahat sigortası
Seyahat sigortası salt bir formalite değil, sizi güvence altına alan bir uygulamadır. Vize alırken yaptırılmış olması yeterli değildir. Schengen bölgesine her giriş için, kalış süresini kapsayan kişi başı en az 30.000 euro teminatlı bir sigortaya sahip olmanız gerekir. Poliçe bedeli, kapsama göre değişmekle birlikte genellikle gün başına 1,5 euro civarındadır.
10-Pasaport kontrolünde sakin kalın
Pasaport kontrolünde size yöneltilecek “geliş amacınız nedir”, “nerede ve kaç gün kalacaksınız” gibi sorulara kısa ve kararlı yanıt verin. Soruları kişisel almayın ve görevini yapan memura kızmayın. İngilizce bilmiyorsanız, gezi akışınızı anlatan İngilizce bir metni yanınızda bulundurun; soru geldiğinde o metni uzatın
11-Dijital profilinize dikkat
Kişisel dijital ayak izinin artık vize başvurularında dikkate alındığını duymuşsunuzdur. AB’de sosyal medyanın izlenmesi resmi bir uygulama olmasa da, istihbarat algoritmaları kapsamında not alındığı unutulmamalı.
Özellikle gidilen ülkeyi aşağılayan, karalayan, alay eden paylaşımlar olmuşsa, bazı ülkeler o kişinin girişini gözden geçirebilir. Bazı AB ülkelerinde bu nedenle girişine izin verilmeyen aktivistler olduğu biliniyor. Dolayısıyla sosyal medya içeriklerinizi gözden geçirmek, yaşanabilecek olası risklerin önüne geçebilir.
Schengen vize kurallarına uygun hareket ediyorsanız, görünmez duvarları aşar ve sorunsuz giriş yaparsınız.
İlgili yazılar:
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: