İlhan İlmenöz
Futbolseverlerin ilgiyle izlediği ve merakla beklediği bir Dünya Kupası daha başlıyor. Futbolda en büyük organizasyon olarak kabul edilen bu kupa, ilk defa yaz ayları dışında liglere ara verilerek yapılıyor.
Katar’da yapılacak olan bu organizasyon zaten baştan beri şaibelerle dolu. FIFA yetkililerinin kupayı Katar’a vermek için rüşvet aldığı söylentileri uzun süredir tartışılıyordu. FIFA’nın o zamanki başkanı Sepp Blatter, Katar’ın teklifini desteklemiş ancak daha sonra yanlış karar vermiş olabileceklerini söylemişti.
Katar, sert LBGT karşıtı yasaları ve göçmen işçilere muamelesi konusundaki kaygılar da dahil olmak üzere, insan hakları sicili konusunda ağır eleştiriler almıştı.
Geçen günlerde çok sayıda insan, organizasyonun Katar’da düzenlenmesinin büyük bir hata olduğunu söyleyerek FIFA’ya “kırmızı kart” gösterilen eylemler düzenledi. (Manşet fotoğrafı)
Şampiyonada yer alan ülkelerin taraftarlarının fazla ilgi göstermemesi nedeniyle Katar’ın Pakistanlılardan taraftarlar “kiraladığı” iddiaları medyada epeyce geniş yer tuttu.
Bütün bunlara, Katar’ın açılış maçını oynayacağı Ekvador takımından sekiz oyuncuya “şike” yapmaları için 7.4 milyon dolar rüşvet teklif ettiği iddiası eklendi.
Katar’dan gelen son haber ise, daha önce FIFA’nın koşullarının kabul edilmesine rağmen stadyumlarda ve çevresinde alkollü iç satışının yasaklanması oldu. Özellikle Avrupalı taraftarların bu yasağa ne kadar uyacağı ve göstereceği tepki de merak konusu.
Sonuç olarak Katar 2022 en sevimsiz ve itici Dünya Kupası olmaya aday görünüyor. Birçok ülke ve uluslararası kuruluşlar bu kupayı boykot etmeye başladı. Örneğin Paris Belediyesi, dev ekranlarda 2022 FIFA Dünya Kupası maçlarını yayınlamama kararı aldı.
Danimarka, Katar’ın insan hakları sicilini ve göçmen işçilere muamelesini protesto etmek için Dünya Kupası’nda “sadeleştirilmiş” formalar giyecek.
Almanya’da yapılan bir araştırmaya göre, nüfusun yüzde 56’sı yayınların hiçbirini izlemeyi düşünmüyor. Kadın katılımcılar arasında ise bu oran yüzde 63 ile daha yüksek seviyede. Yine Almanya’da bazı birahaneler kupa maçlarını yayınlamama kararı aldı.
Alman Milli Futbol Takımı’nın eski futbolcusu ve Almanya’da düzenlenecek 2024 Avrupa Şampiyonası’nın turnuva direktörü olan Philip Lahm, insan hakları ihlalleri nedeniyle Katar’a gitmeyeceğini belirterek, “Katar’a gideceğime turnuvayı evden takip etmeyi tercih ederim” demişti.
Sadece futbol değil sanat çevrelerinden de Katar’a tepkiler var.
Kişisel olarak düşüncem ise eski dünya kupaları öncesi duyduğum heyecandan zerre eser yok. 1974’ten beri hiçbir Dünya Kupası’nı kaçırmadım. Gece yarısı yayınlanan maçları bile uykusuz kalma pahasına izledim. Ancak bu kupa maçlarını izler miyim, izlersem ne kadarını izlerim hiç bilmiyorum.
İlgili yazı: https://medyagunlugu.com/haber/dunya-kupasi-fiksturu-52765