Eğri oturup doğru konuşmayın. Doğru oturup doğru konuşun, doğru konuşmak için eğri oturmak gerekmiyor.
Avrupa Birliği (AB) normları dediğiniz ve önemsediğiniz hatta tapındığınız şey/şeyler nedir?
Damağınızda leziz nefis bir tat bırakacak olan hellim, Akdeniz, Serdarlı, Cihangir, Kozan köylerinde kadınların geleneksel yöntemlerle yaptıkları hellim mi yoksa AB normlarına göre fenni usullerle imal edilmiş, ambalajlanmış hellim mi?
Küpte tenekede bekletilen hellimin tadı fabrikada üretilen ve ambalajlanan hellimde olası mıdır?
AB’nin karşısında doğru oturmazsanız doğru tavır koyamazsınız.
Dileyen bireyler AB’nin Ukrayna olayları ile ayyuka çıkan kriterlerini “medeniyet işte tam da budur” diyerek Kozan hellimi yemekten vazgeçip Brüksel hellimi kemirebilir.
Kemirebilir ve fakat iş “insan haklarına” gelince (ben insanlık demeyi tercih edeceğim) iş insanlık haklarına gelince AB kriterlerinin Nazizm’le şekillendiğini kabul etmeseniz de çırılçıplak gerçek ne yazık ki odur.
Teoride istediği kadar Garp kurnazlığı yapıyor olsun AB’nin insanlığa bakışı Nazizm’le bire bir örtüşmektedir.
Hitler’in üstün ırk tezi, AB’nin pratik kriterlerinde kendini sere serpe ortaya sermektedir.
Elbette Ukrayna mültecilerine kucak açılmalıdır, bunda bir yanlış yok ve fakat Ukrayna mültecilerinin o hallere düşmesinde AB’nin payı AB tarafından itiraf edilmedikçe olay Batılı Hristiyan sarışın mavi gözlü timsahının göz yaşlarından başka bir anlam ifade etmez.
Ve devamla.
AB üyesi devletlerin Nazi soslu politik kararlarını kendi devlet ideolojileri ile açıklayabilsek de AB vatandaşlarının, Afrikalı, Asyalı, Orta Doğulu mültecilerin düşürüldükleri durum karşısında kıllarını bile kıpırdatmadıklarını ve fakat Hristiyan beyaz renkli gözlülere yardım etmek için nasıl canla başla seferber oluverdiklerini gözden kaçırmamalıyız.
Ama dikkat, yanlış diye nitelediğim / saptadığım ve lanetlediğim şey Ukrayna göçmenlerine canla başla yardıma koşmaları değil, Afrika, Asya, Orta Doğu mültecilerine karşı tamamen ilgisiz, insafsız ve hatta düşmanca davranmış olmalarıdır.
AB kriterleri, AB müktesebatı, Avrupa medeniyeti / uygarlığı dediğinizde lütfen bir daha bir daha düşünün.
“Dokuz düşün bir konuş der” Türk atasözü. Doğru der.
Dikte ettirilerek ezberletileni değil, düşünerek konuşmayı deneyin.