21 Mart’ta niye böyle bir kutlama yapar insanlar?
Kutlamaların başlangıcının son buzul çağının hemen sonrasına dayandığı tahmin ediliyor. Yani yaklaşık 12-13 bin yıl öncesine.
İklimdeki değişimler o dönemde günümüzdekinden çok çok daha önemliydi insanlar için hatta yaşamsaldı. Çünkü iklimdeki en ufak bir değişiklik onlar için ölüm kalım meselesi haline geliyordu. Mart ayında havanın ısınmaya başlaması ve bitkilerin yeşermesi, hayvanların da aynı döngüye uygun olarak yavrulayarak insanların et ihtiyacını karşılaması çok büyük bir olaydı.
Tabii insanlar henüz yerküremizin eksenindeki eğiklikten haberdar değillerdi. Dünya dik bir eksen çevresinde dönmez, ekseninde, muhtemelen oluşumundan sonraki ilk yirmi milyon yıl içinde Mars’tan biraz daha küçük bir gezegenle çarpıştığı için eğiklik vardır. Theia adı verilen bu gezegen küremize çarpınca kopan trilyonlarca ton kaya, toz, toprak uydumuz Ay’ı oluşturmuştu. Dünya da o dönemin anısına olduğu sanılan bir eksen eğikliğine sahipti artık. Kutuptan kutuba bir çubuk olsa bu çubuğun dünya dönerken yarıçapı 23,5 derece olan bir daire çizdiği görülür. Yani bu eğiklik mevsimlerin de oluşmasına neden olmuştur anlayacağınız.
21 Martta gece ile gündüz eşitlenir, her biri 12’şer saat sürer, bu an bir de 21 Eylül’de tekrarlanır. Dünya bu iki günde tam dik duruma gelir.
Nevruz’un sözcüğünün ilk kullanımı
Nevruz sözcüğüne ilk kez ne zaman rastlanır? Yaklaşık Milattan Önce (M.Ö.) 648 ve 330 yılları arasında Pers İmparatorluğu altında yaşayan değişik milletlerin Pers şahına Nevruz gününde hediyeler getirdiğine dair bilgiler mevcuttur.
Sözcüğün kökeni de bu yüzden Farsça’dadır. Yeni anlamındaki nava ve gün ışığı/gün anlamındaki rəzaŋh birleşerek sözcüğü oluşturmuşlardır. Anlamı “yeni gün/günışığı”dır ve günümüz Farsçasında da hâlâ aynı anlamda kullanılmaktadır. (nev: yeni + ruz: gün; anlamı “yeni gün”.)
Yazılı olarak ilk kez 2. yüzyılda Pers kaynaklarında adı geçen Nevruz, İran ve Bahai takvimlerine göre yılın ilk gününü temsil eder. Günümüz İranı’nda, her ne kadar İslami bir kökeni olmasa da bir şenlik olarak kutlanır. Bazı topluluklar bu bayramı 21 Mart’ta kutlarken, diğerleri Kuzey yarım kürede ilkbaharın başlamasını temsilen, 22 veya 23 Mart’ta kutlar. Aynı zamanda, Zerdüştlük ve de Bahailer için de kutsal bir gündür ve tatil olarak kutlanır.
Kürtler Nevruz bayramının Kürt ve İran mitolojisindeki Demirci Kawa Efsanesi’ne dayandığına inanır. Gerek Anadolu’da gerek Orta Asya’daki Türkçe konuşan halklarda Köktürklerin Ergenekon’dan çıkışı anlamıyla ve baharın gelişi olarak kutlanır.1
Nevruz On iki hayvanlı Türk takvimine göre de yılın başladığı gündür.2
İran dil kökenli milletlerin dillerinde sözcük neredeyse aynıdır. Farsça Ruz, Tatça Ruz, Beluçça Roç, Zazaca Roc, Soranice Roz, Kırmançca Roj. Tümü ilk İrani dildeki Rauça kökünden gelir, Proto-Hint Avrupa dilinde ışık anlamına gelen leuk köküne dayanır. Bu kök örneğin Rusçada Luç, Almanca’da Licht, Yunancada Leukós, Latince’de Lux, İngilizcede Light ve Ermenicede Luy sözcüklerine de kökenlik eder.
Eski İran dili olan Avesta dilinde Raôçah esas olarak ışık demekti.
Türkçe konuşan halklarda Yeni gün
Nevruz Türkiye’de; Sultan Nevruz, Kırım’da Nawres, Çuvaşistan’da Naurus, Azerbaycan’da Norus-Noyrus, Başkurdistan’da Noyruz, Kazakistan’da Nawrız, Kırgızistan’da Noorus, Özbekistan’da Nayruz, Tataristan’da Naruz ve KKTC’de Mart Dokuzu olarak isimlendirilmektedir.
Türkler Nevruz’u Sultan Nevruz olarak kutlamaktadır. Alevi ve Bektaşilerde ise Nevruz; Hz. Ali’nin doğum günü olarak kabul edilmektedir. Yine aynı gün Hz.Ali ile Fatma’nın evlendiği gün olarak kabul edilmektedir.3
2010 yılında Afganistan, Arnavutluk, Hindistan, İran, Kazakistan, Türkmenistan ve Türkiye’nin talebiyle 21 Mart Birleşmiş Milletler tarafından resmi olarak “Uluslararası Nevruz Günü” kabul edildi.
Nevruz’un yeni yıl başlangıcı olarak da görüldüğü İran’da ayrı bir yeri bulunur. Nevruz akşamında tüm ailenin toplandığı masada her biri ayrı anlamlar taşıyan ve S harfiyle başlayan 7 gıda maddesinin bulunması şarttır. Masadaki buğday ekini, aromalı bitkiler, kuru yemişler ve sirke gibi malzemelerin hepsinin yeni yıla dair sağlık, zenginlik, mutluluk gibi dilekler taşıyan ayrı bir anlamı vardır. Örneğin Farsçada sarımsak anlamına gelen “sir” hastalıktan ve kötülüklerden korunmayı temsil ederken sirke (serkeh) uzun ömür ve sabrı temsil eder.4
Pakistan ve Taliban Nevruz’u reddediyor
Pakistan’da Nevruz, din alimleri açısından sakıncalı olarak değerlendirilmektedir. Afganistan’da ise resmi olarak Nevruz bayram olarak kabul edilse de, Pakistan ulemasının etkisinde kalan halk bu bayramı dine aykırı olarak görmektedir. Bu anlayış özellikle Taliban yönetimi döneminde yaygınlaşmıştır. Anlaşılacağı üzere, Taliban rejimi Nevruz’u Pagan yani İslam dışı kültür olarak değerlendirmiştir.5
Diğer halklarda bahar bayram ve festivalleri
Yalnız İslam coğrafyasında değil diğer halklarda da mart ayında bahar kutlamaları yapılır.
Bulgaristan’da Baba Marta
Bulgarcada “Mart’ın büyükannesi” anlamına gelen Baba Marta, Bulgaristan’da martın başından itibaren kutlanan bir bahar bayramıdır.
Bulgar kültürüne göre Baba Marta, nazik davranılması gereken huysuz yaşlı bir kadınmış. Eğer öyle yapılmazsa kış ayları çok soğuk ve kasvetli geçermiş. Bulgarlar Marteniçka Bayramı’nda uzun ömrü simgeleyen beyaz renkten ve sağlığı temsil eden kırmızı renkten yapılmış bileklikleri mütevazı bir dilekle bileklerine bağlar.
Bu el yapımı bileklikler kırlangıç veya leylek görünceye kadar takılır ve baharda çiçek açan ilk ağaç dalına bağlanır. Dilek dileyen kişiler yeterince beklerse dilekleri gerçekleşir.
21 Mart’tan sonraki ilk “yeni ay” gerçekleştikten sonraki ilk pazar günü kutlanan Paskalya Bayramı Hristiyanların en önemli ve en eski bayramlarındandır.
İbranicede “dokunmadan geçmek” anlamına gelen Paskalya, aslında İsa’nın çarmıha gerilişinin 3. günündeki dirilişini kutlar. Bu yüzden Paskalya Bayramı, Kıyam Yortusu, Diriliş Pazarı ya da Diriliş Günü isimleri ile de anılır.
Çikolatadan yapılan Paskalya tavşanı ve Paskalya yumurtası bayramın en önemli sembollerindendir. Paskalya Günü’nde ayrıca özel çörekler yapılır, haşlanmış yumurtalar boyanır, mumlar yakılır ve dualar okunur.
Her ülkede farklı şekilde kutlanan Paskalya Bayramı’nda küçük çocukları olan ebeveynler evlerinde bir Paskalya hediye sepeti bırakır ve çocuklarına evlerinin Paskalya Tavşanı tarafından ziyaret edildiğini söyler.
Rusya’da Maslenitsa
Rusya’da kutlanan bahar bayramının adı Maslenitsa’dır. Slav halkının kışı uğurlayıp baharı karşıladığı Gözleme Bayramı’nın adı festivalde yenilen blini’lere dayanır. Rusça’da gözleme veya krep anlamına gelen blini, Maslenitsa Bayramı’nın simgesidir. Blini’ler dairesel şekilleri ve sıcaklıkları itibariyle güneşe benzetilir ve yaz mevsimini kucaklamayı temsil eder. Bir hafta süren bu bayramda kar topu dövüşleri, aile toplantıları ve çeşitli topluluk etkinlikleri yapılır.
Haftanın sonunda ise kış mevsimini temsil eden saman kullanılarak yapılmış olan bir korkuluk olan “Leydi Maslenitsa” yakılarak kışa veda edilir.6
Sihlerin bayramı Hola Mohalla
Mart ayına denk gelen üç günlük bir Sih festivalidir. Ay takvimine göre Chett ayının ikinci gününde, genellikle Hindu bahar festivali Holi’den bir gün sonra gerçekleşir, ancak bazen onunla çakışır. Hola Mohalla dünya çapındaki Sihler için büyük bir festival etkinliğidir.
Holi ve Hola sırasında Anandpur Sahib’de düzenlenen fuar geleneksel olarak üç günlük bir etkinliktir ancak katılımcılar bir hafta boyunca Anandpur Sahib’e katılır, kamp kurar ve çeşitli dövüş hüneri ve cesaret gösterilerinin tadını çıkarır ve kirtan, müzik ve şiir dinler. Sih kurumunun (Gurdwara) ayrılmaz bir parçası olan yemeklerde ziyaretçiler Pangat’larda (Kuyruklar) birlikte oturur ve Langarların lakto-vejetaryen yemeklerini yerler. Etkinlik, Hola Mohalla gününde Sihlerin dünyevi otoritesinin beş koltuğundan biri (“Panj Takht” olarak anılır) Takht Kesgarh Sahib yakınlarında uzun, “askeri tarzda” bir geçit töreniyle sona erer.7
Hintlerin bayramı Holi
Holi, popüler bir antik Hindu bahar festivali Festival, iyiliğin kötülüğe karşı zaferini, sevgiyi ve bağışlayıcılığı temsil eder. Hindistan’da ortaya çıkmış festival ağırlıklı olarak bu bölgede kutlanır ancak aynı zamanda Hint yarımadası diasporası aracılığıyla Asya’nın ve Batı dünyasının diğer bölgelerine de yayılmıştır.
Holi, bir yıldız yılı bazlı Hindu ay takvimi olan Vikram Samvat Takvimi’nin Phalguna ayına düşen Purnima akşamında (dolunay günü) başlar. Bu gün, Miladi takvimde Mart ayının ortalarına düşer. Holi bir gece ve bir gün sürer.
Holi, baharın gelişini, kışın sonunu ve sevgiyi kutlar ve birçokları için başkalarıyla tanışmak, oynamak, gülmek, unutmak, affetmek ve kırık ilişkileri onarmak için şenlikli bir gündür. Festivalde aynı zamanda iyi bir bahar hasat sezonunun başlangıcı da kutlanmaktadır. 8
Tayland’daki Su Festivali
Hat Yai Songkran, Tayland’ın en canlı ve heyecan verici festivallerinden biridir. Nihai su festivali olarak bilinen Hat Yai şehrinde büyük bir coşku ve sevinçle kutlanır. Festival, geleneksel Tayland Yeni Yılı’nı kutlar ve insanların bir araya gelip eğlendiği ve geçen yılın talihsizliklerinden arındığı bir zamandır.9
Japonya’da Kiraz Çiçeği Sakura Festivali
Japoncada kelime anlamı “çiçek izleme” olan Hanami, tam olarak da kiraz çiçeği ağaçlarının izlendiği festivaldir. Hava sıcaklığına bağlı olarak birkaç gün değişebilse de genel olarak mart ayının sonunda açmaya başlayan Japon kiraz çiçeklerine “sakura zensen” denir. Kiraz çiçekleri en fazla 15 gün dallarda kaldıktan sonra hiç solmadan, aniden dallardan düşmeye başlar.
Hanami, Japonlar için çiçekleri izlemekten öte anlamlar taşıyan bir festivaldir. Doğanın uyanıp baharın gelişini de simgeleyen Hanami’nin asıl anlamı yaşamla özdeşleştirilir. Japon kültürüne göre kuru dallardan çıkan güzel çiçekler, bazen zorlayıcı olsa da hayatın bir anda değişebileceğini; dallarda canlı duran çiçeklerin birden bire dökülmeye başlaması da ölümün zamansızlığını anlatır. Efsaneye göre hayatını feda eden samuraylar (Japonya’nın geçmiş yıllarında görev alan soylu askerler) son olduğunu düşündükleri, tehlikeli görevlerine gitmeden önce sakura resmi çizip yanlarına alıyorlarmış. Böylece savaş sırasında hem hayatın güzelliğini hatırlayıp geri dönmek için kendilerinde güç buluyor hem de ölümün ne kadar zamansız olduğunu hatırlıyorlarmış.
Yılın sadece belli bir zamanında açan çiçekleri görmek ve kutlamak için gece yapılan gezilere ise Yozakura deniliyor.10
Geçerken hatırlatayım Güney Kore’de de Kiraz Çiçeği Festivali var.
Guatemala’da La Semana Santa
La Semana Santa (Kutsal Hafta), aynı zamanda la Semana Mayor (Büyük Hafta) olarak da bilinir, İsa’nın tutkusunun kutlanması ve anılmasıdır. Birçok Latin Amerika ülkesinde yılın en önemli haftalarından biridir.
Semana Noel Baba yüzyıllardır kutlanmaktadır. Gelenek Orta Çağ’da Avrupa’da başladı. Sonunda Amerika’ya, Karayipler’e ve hatta Afrika’nın bazı yerlerine yayıldı. Kutsal Hafta bugüne kadar her ülkede kendine özgü bir şekilde kutlanmaktadır. Guatemala’daki ilk Hıristiyan alayı 10 Mart 1543’te bugün Antigua Guatemala olarak bilinen Santiago de Los Caballeros şehrinde gerçekleşti. Yüzlerce yıldır uygulanan dini bir gelenektir. La Conquista (Fetih) sırasında, İspanyol fetihçiler Guatemala’nın yerli halkı olan Mayalara Katolikliği dayattılar. Mayalar dünyanın yaratıcılarının üç tanrı olduğuna inanıyorlardı, bu nedenle Hıristiyanların Teslis kavramının anlaşılması kolaydı. Meryem Ana fikri, Maya kozmovizyonunda ay ve yaşam tanrıçası Ixchel ile ilişkilendirildiği için asimile edildi. Son olarak, Mayalar önemli insanları tahtırevan (bir VIP yolcu için dört ila altı taşıyıcı tarafından iki yatay direk üzerinde taşınan büyük bir kutudan oluşan üstü kapalı bir tahtırevan) aracılığıyla taşımaya alışıktı, dolayısıyla alay fikrine tanıdık geldiler. Bu güne kadar, bu sincretismo religioso (dini senkretizm), Katolik ve yerli imge ve sembollerin tek bir kutlamada kaynaştığı Latin Amerika ülkelerindeki birçok Hıristiyan geleneğinde hâlâ görülebilmektedir. 2008 yılında UNESCO, Guatemala’daki Kutsal Haftayı patrimonio kültürel intangible de la nación (ulusun somut olmayan kültürel mirası) olarak ilan etti. Bu, insanlar onu sürdürdükçe geleneğin yaşadığı, değiştiği ve devam ettiği anlamına gelir.11
Avrupalıların Walpurgis Gecesi
Almanya, İsveç, Finlandiya, Estonya, Çekya, Letonya’da kutlanan Walpurgis Gecesi’nin kökeni hakkında birçok teori ve efsane olmasına karşın, araştırmacılar ve tarihçiler henüz bir fikir birliğine varamamıştır. Bazıları, bunun başlangıçta bir pagan festivali olduğunu, daha sonra Hristiyanlaştırıldığını ve Azize Walpurga ile ilişkilendirildiğini öne sürüyor. Ancak bazıları da festivalin ve 1 Mayıs’ın Azize Walpurga ile olan ilişkisine dayanarak, bunun Hristiyan kökenli olduğunu ve pagan olmadığını iddia ediyor.
Bu görüş doğrultusunda Almanya’nın bazı bölgelerinde 1 Mayıs, Azize’nin hayatını ve başarılarını onurlandıran bir Hristiyan bayramı olarak Azize Walpurga Günü kutlanıyor. Bu anma gününde genellikle Azize Walpurga’nın Hristiyanlığın yayılmasına yaptığı katkılar, öğretme ve iyileştirme çalışmaları üzerinden dini ayinler ve alaylar düzenleniyor.
Diğer görüşe göre, Walpurgis Gecesi’nin kökleri, her yıl 1 Mayıs’ta kutlanan eski Kelt Beltane festivaline kadar izlenebilir. Yaygın kanıya göre Beltane, tıpkı Samhain gecesinde olduğu gibi, fiziksel dünya ile spiritüel alem arasındaki sınırın ince olduğu, bu nedenle ruhların fiziksel dünyaya geçmesinin kolaylaştığı bir zamandı. İnsanlar o gece her yerde şenlik ateşi yakar ve gelecek yıl bol hasat sağlamak için tanrılara adak sunarlardı.
Cermen folklorunda Walpurgis Gecesi, 1 Mayıs arifesinde dünyada dolaşan cadılar ve kötü ruhlarla ilişkilendirilirdi. İnsanlar bu tekinsiz varlıkları korkutmak için şenlik ateşi yakar ve yüksek sesler çıkarırdı.
Walpurgis Gecesi, Orta Çağ boyunca insanların baharın gelişini kutlamak için kırlarda toplandığı bir zamanı da işaret etmekteydi. Uzun, karanlık ve soğuk geçen kış aylarının ardından artık biraz gevşeme ve eğlenme zamanı gelmişti. Şenlik ateşlerinin etrafında dans etmek, geleneksel şarkılar söylemek, bal likörü ve bira içmek en popüler kutlama biçimleriydi.
17. yüzyıldan itibaren Walpurgis Gecesi, bazı toplumlarda cadılık ve şeytanla ilişkilendirilmeye başlandı. Katolik Kilisesi, Azize Walpurga’nınki de dahil olmak üzere tüm azizlerin bayram günlerini uzun süredir kutlamaktaydı. Ancak Protestanlığın yükselişiyle birlikte azizlere hürmet, bir tür putperestlik (idolatry) kabul edildi. Protestan yetkililer, Walpurgis Gecesi’ni cadılıkla ilişkilendirmeye başladılar ve bayram, paganizmin ve Kilise’ye karşı isyanın sembolü haline geldi.
19. yüzyılda Walpurgis Gecesi, Romantizmin bir parçası olarak yeniden popülerlik kazandı. Sanatçılar ve yazarlar, bayramın pagan köklerinden etkilendiler ve bunu kültürel miraslarıyla bağlantı kurmanın bir yolu olarak gördüler. Gelenekleri hakkında şiirler ve hikayeler yazdılar. Zamanla, Walpurgis Gecesi doğaüstü gizemlerin bir sembolü haline de geldi.12
İskoçların Whuppity Scoorie Festivali
Whuppity Scoorie, 1 Mart’ta İskoçya’nın Lanark kentinde baharın gelişini kutlamak amacıyla düzenlenen, 19. yüzyılın başlarından kalma geleneksel bir festivaldir. Çocuklar, saat 18.00’de zilin çalındığı yerel St Nicholas kilisesinin etrafında toplanır. Bu, çocukların kilisenin etrafında saat yönünde koşmaları, ses çıkarmaları ve koşarken başlarının üzerindeki iplere bağlı kağıt topları sallamaları için başlangıç işaretidir. Üç turdan sonra, etkinliğe ev sahipliği yapan Topluluk Konseyi üyelerinin attığı paraları almak için mücadele ederler. Topluluk Konseyi ayrıca “Whuppity Scoorie Hikaye Anlatma Festivali”ne ve etkinlik sonrasında 7 Mart’a kadar sanat atölyelerine ev sahipliği yapar.13
Hollandalıların Çiçek Geçit Töreni (Bloemencorso Bollenstreek)
Bollenstreek’teki Bloemencorso, Hollanda’nın en büyük bahar festivalidir. Bu renkli ve hoş kokulu gösteri, her yıl yılın bir haftasında bir milyondan fazla ziyaretçi tarafından kutlanmaktadır. Etkinliğin en dikkat çekici özelliği, cumartesi günü renkli şamandıraların ve çiçeklerle süslenmiş lüks araçların 42 km’lik rotayı kat ettiği geçit törenidir. Bando takımının neşeli müzikleri ve şamandıraların üzerinde ve çevresinde yapılan eğlencelerin de eklenmesi, etkinliğin yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçi akınına uğraması heyecanına katkıda bulunuyor.14
İsviçrelilerin Sechseläuten Bayramı
Sechseläuten, Zürih’te baharın başlangıcını müjdeleyen asırlardır süren bir gelenektir. Festival, tarihi kostümler giyen lonca üyelerinin yanı sıra müzik toplulukları, atlar, çiçekler, bayraklar ve Böögg ile de öne çıkar. Günümüzde Böögg baş kahraman bile oluyor: Üstünde kardan adam figürünün bulunduğu odun yığını, Aziz Petrus Kilisesi’nin saati 18’i vurduğunda ateşe veriliyor. Havai fişeklerle dolu kafası ne kadar hızlı patlarsa yaz o kadar güzel geçecek anlamına geliyor. En azından Zürih halkı böyle düşünüyor.
Festivalin kökleri, yaz çalışma saatlerinin ilk gününün şehirdeki lonca salonlarında kutlandığı Orta Çağ’a kadar uzanıyor. O dönemde şehir yönetmelikleri çalışma gününün uzunluğunu sıkı bir şekilde düzenliyordu. Kış dönemi boyunca tüm atölyelerdeki iş günü gün ışığı olduğu sürece sürüyordu, ancak yaz dönemi boyunca (yani bahar ekinoksunu takip eden pazartesi gününden itibaren) yasa, saat altıda kilise çanları çaldığında işin durdurulması gerektiğini ilan ediyordu. Sechseläuten, kelimenin tam anlamıyla “Zillerin saat altıda çalması” anlamına gelen İsviçre Almancası bir kelimedir. Geleneksel olarak yazın çalışma saatlerine geçiş keyifli bir olaydı çünkü bu, insanların çalışma dışı gündüz saatlerinin olduğu sezonun başlangıcını işaret ediyordu. Ancak başlangıçta loncalar Böögg’ü yakmaktan değil, yalnızca bir geçit töreni düzenlemekten sorumluydu. Sechseläuten ile doğrudan bağlantısı olmayan, 18. yüzyılın sonlarından 19. yüzyılın başlarına kadar şehrin çeşitli yerlerinde ilkbaharda Böögg figürlerinin (İsviçre Almancası “umacı” anlamına gelen “umacı” terimi, kökeni korkutucu görünümlü bez bebekler) yakıldığı kanıtlanmıştır.15
Valensiyalıların Fallas’ı
Fallas (Valensiya dilinde: Falles; İspanyolca: Fallas), İspanya’nın Valensiya şehrinde Aziz Joseph’in anısına her yıl düzenlenen geleneksel bir kutlamadır. (manşet fotoğrafı) Kutlanan beş ana gün 15 – 19 Mart tarihleri arasındadır; havai fişek patlaması ve havai fişek gösterisinin piroteknik gösterisi olan Mascletà ise 1 – 19 Mart tarihleri arasında her gün gerçekleşir. Fallas terimi hem kutlamayı hem de kutlama sırasında yakılan Falla anıtlarını (tekil Falla; Fallas/Falles, çoğul) ifade eder. Valensiya Topluluğu’ndaki bazı kasabalarda, orijinal Fallas de Valencia kutlamalarından esinlenen benzer kutlamalar vardır. Örneğin Alicante’deki şenlik ateşleri veya Castellón de la Plana’daki Fiestas de la Magdalena.
19 Mart’a kadar geçen dört gün boyunca, her grup büyük bir geçit töreni için kendi ninot’unu (Valensiya’ya özgü kuklalar veya bebekler) çıkarır ve ardından her biri kendi ayrıntılı kestane fişeği dolgulu karton ve kağıt hamuru sanatsal anıtının üzerine, söz konusu mahallenin bir sokağına monte eder. Bütün bu meclis bir falladır.16
Bosna’da Çırpılmış Yumurta Festivali
Bosna-Hersek’te baharın gelişi yemekle kutlanır. Cimburijada, insanların Bosna Nehri kıyısındaki şehir parkında “bedava çırpılmış yumurta” yemek için toplandığı bir ‘Çırpılmış Yumurta Festivali’dir. Dünyanın en lezzetli bahar şenliklerinden biridir. Peki neden yumurta? Çünkü yumurta yeni bir mevsimin başlangıcını simgeliyor. Kalabalığa dağıtılmak üzere büyük miktarlarda çırpılmış yumurta yapılır. Festival o kadar popüler ki dünyanın her yerinden ziyaretçi çeker.17
İran’da Kızıl Çarşamba kutlamaları
Chaharshanbe Suri (“Bayramlı Çarşamba”) Yeni Yıl’ın başlangıcıdır. İran’da Nevruz’dan önceki son Çarşamba gününün arifesinde kutlanır. Genellikle akşamları şenlik ateşlerinin üzerinden atlamak, havai fişekleri atmak gibi ritüeller gerçekleştirilir.
Azerbaycan’da Nevruz’dan önceki dört element kutlaması
Nevruz hazırlıklarının genellikle bir ay önceden başladığı Azerbaycan’da, Nevruz bayramından önceki dört hafta boyunca her salı günü şenlik düzenlenir. Her salı günü insanlar dört elementten birinin (su, ateş, toprak ve rüzgar) gününü kutlar. Bayram arifesinde yakınların mezarları ziyaret edilerek bakımları yapılır.18
Venedik’te bahar bayramı
Geçmişi 13. yüzyıla giden Venedik Karnavalı’nın kökeninin pagan kültüründeki bir bahar tanrıçası olan Eostre kutlamalarına dayandığı düşünülüyor. İnsanların maskeli balolar düzenleyerek baharın gelişini kutladıkları bu karnaval şubat veya mart aylarında, Paskalya’dan kırk gün önce gerçekleştiriliyor. Partilerde maske takılmasının nedeni olarak da insanlar arasındaki sınıf farkının ortadan kaldırılmasının istenmesi olduğu düşünülüyor.
Polonyalıların Marzanna Festivali
Polonyalılar baharın ilk gününde Marzanna ismini verdikleri ve samandan bir bebek yapar. Bu bebek soğuk ve karanlık kış mevsimini sembolize etmek için kullanılır. Bu bebekler kalabalıkla birlikte cadde cadde dolaştırılır ve kış mevsiminin bitişini simgelemek adına nehre bırakılır. 16. yüzyıldan beri süregelen bu gelenekle kış mevsimi geride bırakılarak baharın ilk günü kutlanır.19
Çin’de Yeni Yıl Bahar Bayramı olarak kutlanır
Çin Yeni Yılı, kışın sonunu ve baharın başlangıcını simgelediği için Çin’de genellikle Bahar Bayramı olarak anılır.
Çin Yeni Yılı’nın, Şang Hanedanlığı’nın hüküm sürdüğü M.Ö. 14. yüzyıla dayandığı düşünülüyor ve kökenleri efsanelerle dolu. Çin mitolojisine göre kökeni, Nian (Çince’de “yıl” anlamına gelir) adlı bir canavara karşı yapılan savaşa dayanıyor.
Nian yeni yılın ilk gününde köylüleri tehdit etmek için gelir. Ancak köylüler Nian’ın yüksek sesten, parlak ışıklardan ve kırmızı renkten korktuğunu keşfeder. Bu nedenle her yeni yılda köylüler Nian’ı korkutmak için kırmızı fenerler asar ve havai fişek kullanırlar. Nian bir daha ortaya çıkmaz.20
Eski Yunan’da Anthesteria Bayramı
Belki aklınıza neden antik Yunan’daki festivalleri anmadığım gelecektir. En azından bir tanesini örnek vererek bu açığımı kapatayım bari. Eski Yunanistan’da festivaller tanrılarla özdeşleşmiş durumdadır. Verdiğim örnek Nevruz’a yakın bir tarihsel aralıkta yapılan bir festivaldir.
Birçok festivalin yapıldığı antik Yunanistan’da Anthesteria Festivali, Anthesterion ayında (günümüzde 15 Şubat-15 Mart tarihlerine karşılık gelen Attik takvimin 8. ayıdır) Atina’da ve İyonya kentlerinde Dionysos adına düzenlenen en büyük ve en eski şenlik olarak bilinir. Bayramın ismi Anthesteria ve ayın ismi Anthesterion kelimeleri çiçek açmak anlamına gelen bir fiil olan anthein fiilinden türemiştir. Romalılar bu olaydan yeraltı dünyasının açık olduğu günler anlamına gelen mundus patet ifadesini türetmişlerdir. Bu ayda diğer Dionysos şenlikleri ile yeryüzüne çağrılan tanrının yeraltından çıkarak Atinalı kadınlar arasında yeryüzüne geldiğine inanılırdı.20
Herkese keyifli Nevruzlar…
KAYNAKLAR
1 https://tr.wikipedia.org/wiki/Nevruz
2 https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/832797
3 Gülsen Balıkçı, Anayurttan Atayurda Türk Dünyası dergisi, Kültür Bakanlığı, Yıl:8, Sayı:19, 2000.
4 https://tr.euronews.com/2023/03/20/nevruz-nedir-c-k-s-kaynag-ne-nas-l-kutlan-r-ritueller-ne
5 https://www.ankasam.org/nevruz-avrasyanin-ortak-bayramidir/
6 https://blog.obilet.com/dunyada-kutlanan-bahar-bayramlari-21-birbirinden-ozel-bahar-bayrami/
7 https://en.wikipedia.org/wiki/Hola_Mohalla
8 https://tr.wikipedia.org/wiki/Holi
10 https://www.oggusto.com/lifestyle/japonya-kiraz-cicegi-sakura-festivali
11 https://www.spanish.academy/blog/history-and-tradition-of-semana-santa-in-guatemala/
12 https://ulukayin.org/avrupa-folklorunda-walpurgis-gecesi/
13 https://en.wikipedia.org/wiki/Whuppity_Scoorie_Day
14 https://bloemencorso-bollenstreek.nl/en/
15 https://en.wikipedia.org/wiki/Sechsel%C3%A4uten
16 https://en.wikipedia.org/wiki/Valencia_Fallas
17 https://listelist.com/dunyanin-en-iyi-bahar-festivalleri/
18 https://en.wikipedia.org/wiki/Nowruz
19 https://www.yeniasir.com.tr/pazar/2023/04/23/doganin-uyanisini-festivallerle-kutluyoruz