Pazartesi, 13 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Anayasanın ihlali suçtur

Hasan Sevilir Aşan
Son güncelleme: 26 Aralık 2023 00:30
Hasan Sevilir Aşan
Paylaş
Paylaş

Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzeni değiştirmeye, uygulanmasını önlemeye teşebbüsün cezası ağırlaştırılmış müebbettir.

Son dönemlerde ivme kazanan, Anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemeyecek temel ilkelerinin yasaların arkasından dolanarak değersizleştirilmesi keza Anayasal ihlaldir.

Anayasamız, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamayı, temel hak ve hürriyetleri sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmayı taahhüt eder.

*Türkiye Devleti bir cumhuriyettir.

*Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.

*Dili Türkçe, bayrağı beyaz ay yıldızlı al bayrak, milli marşı ‘’İstiklal Marşı’’, başkenti Ankara’dır.

Bu hükümler değiştirilemez, değiştirilmesi teklif edilemez.

Anayasalar toplumsal mutabakat metinleridir. Tüm toplum kesimlerinin birbirleriyle ve devlet ile ilişkilerini düzenler, kurala bağlar.

Devletin yapılanması, kişi hak ve hürriyetlerini içerir.

Devletin yönetim biçimini, organlarını, bunların birbirleriyle ilişkilerini, kişilerin temel hak ve özgürlükleri ile ödevlerini düzenleyen en üst hukuk kuralıdır.

Hammurabi

İnsanlık tarihinde ilk yazılı yasalar medeniyetlerin beşiği Mezopotamya’da Sümer tabletleriyle başlamış, geliştirilip, gelenekselleşmiştir.

Bilinen ilk yazılı anayasa dört bin yıl önceye dayanan Hammurabi Kanunları olarak kabul görür.

Hammurabi, Mezopotamya’nın en güçlü imparatorluğu olan Babil’in kralıdır. Yarım asır süren hükümranlığı sırasında kendisine tanrı Şamaş’ın yazdırdığını söylediği, Hammurabi Kanunları olarak bilinen 282 maddelik bağlayıcı devlet ve toplumsal hukuk ilkelerini ilan etmiştir.

Dört bin yıl önce ilk çağlardaki anayasa denemeleri ile başlayıp, Orta Çağ’da İngilizlerin ‘’Magna Carta Büyük Fermanı’’ ile ilerleyen süreç, modern toplumlarda devletin temel yönetim esaslarının hukukunu belirleyen üstün kurallara dönüşmüştür.

Anayasalar sadece bireyler için değil devletin yönetsel yapısı için de temel oluşturur. Devletin yasama, yürütme ve yargı gibi üç temel ayağının kuruluş, işleyiş ve birbirleriyle ilişkilerinin esaslarını içerir, temel ilke ve kuralların çerçevesini çizer.

Anayasa maddelerinin uygulama ayrıntıları kanun ve yönetmeliklerle düzenlenir.

Her Türk vatandaşı Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak milli kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddi ve manevi varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahiptir.

Kişi temel hak ve hürriyetlerini güvence altına alan Anayasamız bağlayıcı üstün hukuk kurallarıdır.

Bu ilkelere uyulması devletin ve toplumun ödev ve sorumluluğudur.

Toplumun huzuru, güvenliği ve hakları korunurken, Devletin faaliyetlerinin, halkını nasıl yöneteceğinin kuralları içerir.

Kuralları yoruma açık değildir, değiştirilemez.

Çoğulculuk

Anayasaların, çoğulcu mu yoksa çoğunlukçu mu olması hususu anayasa hukukçuları arasında tartışmalı bir konudur.

Çoğunlukçu hukukçular anayasa maddelerinin çoğunluğun mutlak iradesini yansıtması gerektiğini öne sürerken, çoğulcu yaklaşımda olanlar ise çoğunluğun iradesinin azınlığın temel hak ve özgürlükleri ile sınırlandırılması gerektiğini savunmaktadır.

Anayasamız (1982) ilk haliyle o dönemin koşullarında çoğunlukçu ruhla kaleme alınmış, ancak sonradan yapılan değişikliklerle nispeten çoğulcu yapıya geçmiştir.

Buna göre, seçilmişlerin ‘’ben halkın çoğunluğunun iradesini temsil ediyorum, halk adına istediğimi yaparım’’ şeklindeki mutlak hâkimiyet yaklaşımı reddedilmektedir.

Anayasa, azınlık haklarını ve kuvvetler ayrılığını tam eşitlik zemininde güvence altına alır.

Azınlığın siyasal ve kültürel hakları ile muhalif olma, iktidara gelme hakkı baştan kabul edilir. Muhalefeti ezen, yok sayan, azınlıktakilere yaşama hakkı tanımayan yönetimler sonunda ister istemez baskıcı, antidemokratik iktidarlara dönüşmektedir.

Muhalefetin sesinin kısılması, haklarının baskılanması ve demokratik faaliyet alanlarının yok edilmesi demokratik düzene darbedir.

Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında yaşanan son yüksek yargı krizlerinde meselenin özü bir anlamda kuvvetler ayrılığının aşındırılması, Anayasanın çoğulcu yapısının itibarsızlaştırılarak siyasallaşması girişimi olup, Anayasal suçtur.

Zamanında çoğulcu vaatlerle yola çıkan bir iktidar, bugün çoğulcu Anayasa ilkelerini çoğunluğun mutlak iradesi bahanesine sıkıştırma gayretindedir. Yıllarca mağdur olduğunu ileri sürerek, çoğulcu anlayışın nimetlerinden yararlanan iktidar, şimdi aynı hakkı muhaliflere ve kendinden olmayanlara kullandırmamak için hukuk darbesi dahil her yola başvurmaktadır.

Bu, bir bakıma Makyavelist, “istenildiği zaman inilebilecek demokrasi treni” iki yüzlü söyleminin hayat bulmuş halidir.

Hukuk tanımazlığı krizine dönüşen, Anayasa Mahkemesi kararlarının tanınmaması, saygı duyulmayacağının ilanı bir anlamda Anayasa düzeninde zafiyet yaratırken, devlet ve adaletin omurgasını oluşturan hukukun üstünlüğü ilkesini zedelemektedir.

TBMM Bütçe görüşmelerinde atanmış bir bakanın, eğitimde tarikatlarla yaptıkları anlaşmaları savunarak, “O sizin yaşadığınız eski Türkiye bitti. Vedalaşın. Uyanın, uyanın! Türkiye artık bambaşka bir ülke” çıkışı aslında tam da içinde bulunduğumuz acı gerçeğin ifadesidir.

Ancak unutulmamalıdır ki öyle veya böyle Anayasanın ihlali suçtur.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHasan Sevilir Aşan
Takip et:
Emekli Büyükelçi. Adana doğumlu, Karadeniz Ereğli ve Ankara’da eğitimini tamamladı. Ankara Üniversitesi BYYO geçişli SBF Uluslararası ilişkilerden mezun. Dışişleri Bakanlığındaki 40 yıllık hizmetinde, Merkezde, personel, İktisat ve siyasi dairelerde görev aldı. Hariciye kariyerini Hindistan, Libya, Çekoslovakya ve İngiltere’yi takiben Tebriz ve Melbourne’da Başkonsolos, Arnavutluk ve Güney Sudan’da Büyükelçi olarak tamamladı. Çanakkale Savaşları Anma Törenleri Koordinatör Büyükelçisi ve G20 Türkiye Başkanlığında, Görev Gücü Başkanlığını yürüttü. İlgi alanları Balkanlar, Avustralya, Afrika, İran ve G20 ile Çanakkale 1915, Anzaklar, mülteci ve insani yardım meseleleri. 2019 yılından itibaren, Türkiye’nin en eski yerel gazetesi Yeni Adana’da, Defter başlıklı köşesinde diplomasi ve uluslararası ilişkiler üzerine düzenli yazıları yayınlandı.
Önceki Makale 45-96-43
Sonraki Makale Gazeteciye Kremlin yasağı

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

“Guggenheim Etkisi”

Emre Dilek
12 Ekim 2025
EditörKöşe Yazıları

Beyin yeniyi mi sever eskiyi mi? 

Dr. Nevin Sütlaş
12 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Gazze’de Trump ve Erdoğan’ın “kırılgan ateşkesi…”

Aydın Sezer
11 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Görünmeyen kafeslerimiz…

İnan Özbek
10 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?