Doğal olarak yetişen ve dalında olgunlaşan meyveler hayat nektarı gibidir. Bu tür meyveler bedenimize vitamin, mineral, antioksidan ve koruyucu fitokimyasallar sağlar.
Hekimler, kardiyovasküler ve obezite başta olmak üzere birçok sağlık probleminde meyve tüketmenin önemini her fırsatta vurgulamakta. Ancak meyve tüketimi konusunda doğru bildiğimiz bazı yanlışlar var.
Çoğu insan, meyvenin yanlış tüketiminden kaynaklanan vitamin açığını multivitamin tablet içerek kapatmaya çalışıyor. Birçok olumsuzlukta olduğu gibi sağlık sorunlarının temelinde de bilimsel bilgi eksikliği yatmaktadır. Meyvelerin doğasını ve sindirim sürecini daha iyi tanıyor olsaydık, meyveyi farklı şekilde tüketirdik.
Meyvelerin fruktoz (şeker) içerdiğini ve çoğu gıdadan daha hızlı sindirildiğini biliyoruz. Bununla birlikte, ana öğün olarak yediğimiz yiyecekler midede sindirilip bağırsaklara henüz gönderilmeden meyve tüketmek, genel sağlığı etkileyebilecek sorunlara yol açabilir.
Mide ana yemekle meşgulken, daha hızlı sindirilen meyvelerin mideye gelmesi sindirim sürecinde aksaklığa neden olur. Bu durumda meyvenin içindeki fruktoz doğal alkole dönüşür ve midede fermantasyon oluşumunu tetikler.
Midede asitliğin artmasıyla bu kez hazımsızlık, gaz ve şişkinlik görülür. Yalnız meyveler değil, yemekten sonra yenen dondurma ve tatlılar da benzer etkilere sahip olabilir. Dolayısıyla mide boşken yediğimizde, sindirim sistemi meyvenin içerdiği tüm besin, lif ve şekeri kolayca ve hızlı bir şekilde işleme fırsatı bulur.
İşte geleneksel tıp bilgeliği Ayurveda’ya göre meyve yemenin doğru yolu:
‐ Meyveleri yemeklerden önce yemek hem yüksek emilim değeri sağlar hem de aşırı yemeyi önler.
‐ Turunçgiller dışında meyvelerin çoğu aç karnına yenebilir.
‐ Meyveler midede başka gıdalarla karıştırmadan ayrı ve tek öğün olarak yenebilir.
‐ Meyve yemek için ideal zaman sabahtır. Narenciye dışında muz, armut, kiraz, kayısı ve şeftali gibi mevsim meyveleri de kahvaltıda rahatlıkla tüketilebilir.
‐ Süt ve süt ürünlerine meyve katılmamalı (Örnek: milk shake, taze meyveli yoğurt).
‐ Sıkma meyve suyu sanıldığı gibi sağlıklı değildir. Sıkma meyve suyundaki aşırı şekeri azaltmak için, yarı yarıya su katılabilir.
‐ Çocuklar, gençler ve fiziksel olarak aktif kişiler, öğlen ile akşam yemeği arasında “ara öğün” olarak meyve tüketilebilir.
‐ Buzdolabından çıktığı gibi değil, bekletip oda sıcaklığında yemeli.
‐ Yıkadıktan sonra bekletmeden yemeli.
‐ Sağlıklı diye aşırıya kaçmamalı. Günde bir porsiyon meyve gayet yeterlidir.
‐ Satın alırken duyularımıza güvenebiliriz: Meyveler taze, mevsimlik, hoş kokulu, lezzetli, olgun ama çürüksüz ve tercihen yerel olmalı.
Restoranlarda akşam yemeğinden sonra iyi niyetle masanıza getirilen “meyve tabağı” ikramını yememek, kendi sağlığınız için daha değerli bir ikram olacaktır.
halilocakli@yahoo.com