Bir turizm acentesi ‘charter’ amaçlı uçak kiralarken veya bir birey internet üzerinden tarifeli sefer için bilet alırken, yeterli dikkati göstermezse, can sıkıcı olaylarla karşılaşabiliyor.
Bu yazımda, iş yaşamımda başımdan geçen bazı olaylara değineceğim…
İlk hikayem 1990’lı yıllardan. O zaman sadece charter uçuş yapan Pegasus’ta genel müdür yardımcısı olarak çalışıyordum. Elimizdeki uçakların bir tanesini yaz aylarında Antalya merkezli olarak uçuruyorduk. O günlerde de, bugünkü gibi turizm hareketliliğinin merkezi Antalya’ydı. Arada sırada bakım ve benzeri nedenlerle, Antalya-İstanbul arasında gece yarısı yolcusuz transfer uçuşu (ferry flight) yapmak gerekiyordu. Bazen de Antalya’da yolcu trafiği arttığından İstanbul’dan ikinci bir uçağı ek olarak kaydırmamız söz konusu oluyordu. Tarifeli uçuş yapma iznimiz olmadığından bu uçuşlarda sadece ekip transferi yapmamıza izin veriliyordu.
Uçakları tur operatörleri ve acentelere pazarlayan ticaret departmanının başında Harika Akkent vardı. Harika, özellikle yaz aylarında hem gece yarılarına kadar uçuş planları üzerinde çalışıyor hem de İstanbul-Antalya arasında oluşan bu transfer uçuşlarını, yurt içi turizm konusunda uzmanlaşmış seyahat acentelerine satarak şirketin kazancını arttırmaya çalışıyordu. Ne de olsa boş uçuş zarar demektir.
Sanırım bir bayram öncesiydi. Antalya’ya boş olarak gitmesi gerekecek bir uçağı, Harika Duru Turizm’e satmıştı. Uçak İstanbul’dan gece yarısı Antalya’ya uçacak, oradan da bayram boyunca Avrupa’nın değişik kentlerine günde ikişer uçuş yapıp bayramın son günü geç vakit yeniden İstanbul’a dönecekti.
Uçağın İstanbul’dan kalkış saati 0.30’du. Alınacak ücret full-charter bazında çok önemli sayılmazdı ama kazanç kazançtı. Duru Turizm açısından da tam bayram öncesi uygun fiyata uçuş bulmak çok cazipti. Aksi takdirde THY’ye avuç dolusu para vermeleri gerekecek, oluşturacakları tur paketi pahalılaşacaktı.
Harika’nın uçuşu sattığı gece havalimanına çok az yolcu geldi. Duru Turizm arandığında yolcuların önemli bir bölümünün biletlerinde yazan 00.30’u, izleyen gecenin 00.30’u olarak değerlendirdiği ortaya çıktı. Örnek vermek gerekirse, 10 Temmuz 00:30 uçuşu aslında 9 Temmuz’u 10 Temmuz’a bağlayan gece yapılır. Ancak yolcuların önemli bir bölümü psikolojik olarak, kalkış saatinin 10 Temmuz’u 11 Temmuz’a bağlayan gece olduğunu düşünmüşlerdi. Duru Turizm de bu konuya yolcuların dikkatini çekmemişti.
Tabii büyük bir kaos oldu. Biz kapıyı kapatıp kalktık. Ertesi gece için ise Duru Turizm parasını bile ödeyecek olsa elimizde boş uçak yoktu. Duru bu işi nasıl çözdü bilmiyorum ama, hem acente hem de tatile gitmeyi hayal eden yolcular için herhalde hiç hoş olmadı.
O nedenle, siz siz olun, gece yarısını geçen saatlerde kalkışı olan seferlere biletiniz varsa, çok dikkatli olun, gerekirse havayolunu arayıp emin olun.
Tabii bu arada, havayollarına da bir görev düşüyor. Gece 00.00 ile hiç olmazsa 00.30 arasında kalkışı planlanan uçuşlarını tarifede 23.55 olarak gösterirlerse bu tür mağduriyetlerin büyük oranda önüne geçebilirler. Varsın yolcu 15-20 dakika geç kalktık desin. Havayolları artık genelde bu konuya dikkat ediyor. Eskiden 00.00’da kalkış gösterilen uçuşlar bile konurdu ve işte o zaman anlamak hiç mümkün olmazdı.
Anlatacağım ikinci olay şahsen benim başımdan geçti. Bir iş için 2015’in Aralık ayında Hindistan’ın Goa kentine uçmam gerekiyordu. Parkurum, THY ile İstanbul-Bombay, oradan da Spicejet ile Bombay-Goa idi. THY Bombay’a sabah 4.30’da indi. Ben de internet üzerinden aldığım Spicejet bileti için iç hatlara geçip beklemeye başladım. Ancak, 9.30’da kalkacak uçağımın vakti yaklaştıkça havalimanındaki panoda benim uçağın belirmediğini fark ettim. Sonunda Spicejet kontuvarına gidip uçağımı sordum. Aldığım yanıt benim bilet aldığım uçağın 9.30 değil 21.30’da olduğuydu.
Tuzağa düşmemin nedeni Spicejet web sitesinde 21.30 değil İngiliz notasyonuyla 9.30 pm yazmasıydı. Dikkat etmemiştim. Öğle saatlerinde yapılacak olan ilk Goa seferine tekrar bilet aldım. Sonra döviz bozdurup bir ankesörlü telefondan Goa’da beni karşılayacak olanları buldum ve durumu anlattım. Edindiğim deneyim şu oldu. Daha önce uçmadığınız bir havayolundan internet üzerinden bilet alıyorsanız ekstra dikkatli olmanız gerekiyor.
Başka bir olay, Aralık 2012’de Dubai’de başımdan geçmişti. Ancak o keresinde benim bir kusurum yoktu. Yine bir iş için THY ile Dubai’ye uçtum. Varış saatim 02.30 civarıydı. Vaktinde indik. Pasaport ve gümrükten çıktıktan sonra, beni karşılamak için havalimanına gelecek olan şirketin Dubai müdürüyle arındırılmış alanın çıkışında buluşacaktık. Ancak, ben dışarı çıktığımda kimse yoktu. Gecikmiş olabilir diye kırk beş dakika kadar bekledim fakat kimse gelmedi. Cep telefonundan kendisini aradım ama o saatte telefonu da kapalıydı.
Nihayet şirketten başka birine tesadüfen ulaşabildim ve durumu anlattım. Kırk beş dakika daha bekledim ve bu ikinci kişi kan ter içerisinde gelip beni aldı. Meğer ben 02.30 deyince ertesi gece yarısından sonraki 02.30 diye düşünmüşler. İşleri icabı sık sık Türkiye ve Rusya’dan misafir karşılayan bir şirkette ciddi bir hataydı. Neyse ki otele gidene kadar telefonla konaklama rezervasyonum da yeniden düzenlenebildi. Yoksa bir de o geceyi otelsiz geçirmem gerekecekti.
Tabii bilet alırken başka riskler de söz konusu. Türkiye artık yaz kış, Türkiye’nin en doğusundaki Iğdır’ın Aralık ilçesinden ve Mekke’den geçen boylamı esas alarak Türkiye saatini belirlediğinden, Türkiye çıkışlı uçuşlarda pek sorun olmuyor ama dünyanın pek çok yerinde yaz-kış saati uygulaması söz konusu. Hatta Mısır gibi bazı ülkelerde Ramazan’da bile saatlerle oynanabiliyor. Bu değişimlere rast gelen bir gecenin sabahı uçuşunuz varsa özellikle dikkat etmeniz gerekiyor. Saatler de 02.00’de değiştiğinden her şey karmakarışık olabiliyor. Hatta gelişmekte olan ülkelerin devlet havayolları söz konusuysa, çağrı merkezleri bile yanlış yönlendirme yapabiliyor.
Tarife yaparken bilinçli olarak kafa karıştıran iki sektör var. Bunlardan biri havacılık, diğeri cep telefonu servis sağlayıcıları. Bilinçli bir şekilde sizi tuzağa düşürmek ve ek gelir elde etmek için her türlü numarayı yapıyorlar. Maalesef kamudaki denetleme yükümlülüğü olan kurumlar da bu konuya ciddi şekilde eğilmiyor. Türkiye’deki havayolu sitelerinden bilet alırken, size eğlence sisteminden, seyahat sigortasına, hatta size yollanacak SMS mesajına kadar sürekli bir şeyler ‘kakalamaya’ ve toplam yapacağınız ödemeyi fark ettirmeden arttırmaya çalışıyorlar. Ülkemizde hızla kaybolmakta olan iş ahlakı nedeniyle, özellikle uçak bileti alırken sakin bir ortamda, son derece dikkatli olmakta büyük yarar var.