Perşembe, 27 Kas 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe YazılarıManşet

Erzurum’da 57 gün

İnan Özbek
Son güncelleme: 27 Kasım 2025 19:46
İnan Özbek
Paylaş
Paylaş

Kadim Anadolu’nun en eski kentlerinden, Doğu Roma’nın (Bizans) önemli bir şehri, Selçukluların eserleriyle süsledikleri ve sonrasında Osmanlı Devleti’nin Doğu Anadolu’daki en kilit vilayeti olan Erzurum.

Ünlü Rus yazar Puşkin’in “Erzurum Yolculuğu” adlı yapıtında, 1829 Osmanlı-Rus savaşı sırasında sıhhiye olarak geldiği Erzurum’u anlattığı, Asya Anadolu’sunun başşehri dediği kent. Kurtuluş Savaşı dönemine ait İngiliz belgelerinde Kafkasya ve Asya’nın kilidi ve anahtarı diye tanımlanan, eskiden Erzen denilen, Osmanlıların şehrin Doğu Romalı yani Rum geçmişini belirtmek için Erz al Rum adını verdikleri, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde Erzalum olarak geçen ve adı sonradan Erzurum’a dönüşen şehir.

Mustafa Kemal bir Osmanlı paşası ve 3. Ordu müfettişi olarak Anadolu’ya geçtikten sonra, 3 Temmuz 1919 da gelmişti Erzurum’a. Beraberinde Rauf Bey (Orbay) ve maiyetiyle kente gelirken, adet olduğu üzere şehre çok yakın olan ve “kentin kapısı” denen Ilıca’da 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir Paşa, Erzurum Valisi Münir Bey, Bitlis Valisi Mazhar Müfit ve şehrin ileri gelenleri tarafından çok coşkulu ve sıcak karşılanmıştı. Bu karşılamadan çok etkilenen ve duygulanan Mustafa Kemal arabasından inerek orada bulunanlara teşekkür etmişti. Tüm şehir Mustafa Kemal’i beklemekteydi. Defalarca işgal edilmiş, baskının ve aşağılanmış olmanın acısını yaşamış olan, yarınlarından büyük endişe duyan ve bu sebeplerle adeta diken üstünde olan Erzurum halkı genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, çocuğuyla sokaklara dökülmüş, coşkuyla ve büyük bir sevinçle paşasını karşılıyor, Mustafa Kemal’le özdeşleştirdiği gelecek umuduna sarılıyordu.

Büyük Nutuk’ta da Mustafa Kemal, Erzurum halkının samimiyetinden ve desteğinden her zaman emin ve müteşekkir olduğunu belirtmiştir ancak alttan alta tedirginlik duymakta ve resmi makamlarca tutuklanabileceğini düşünmektedir. Tam bu sırada Kazım Karabekir yanına gelip asker selamı verdikten sonra,“Emrinizdeyim Paşam!” der. O anda Mustafa Kemal’in omuzlarından büyük bir yük kalkmış, o kısacık an Anadolu hareketinin ve Türkiye tarihinin bundan sonraki gelişme çizgisini belirlemişti adeta.

Erzurum’da bir kongre toplama çalışmalarını yoğun bir şekilde sürdüren Mustafa Kemal, 8 Temmuz’da askerlik görevinden istifa etmiş ve kendi deyişiyle milletin bağrına sığınmıştır. Üniformasını çıkaran müstafi Osmanlı Paşası Erzurum Valisi Münir Bey’in elbiselerini giyinmişti.

Kentte daha önce kurulmuş olan ve milli mücadelenin Doğu Anadolu’daki ilk örgütü olan; Erzurum Cemiyeti 10 Temmuz’da Mustafa Kemal’i idare reisliğine seçti. Bir süre sonra doğudaki bütün milli örgütlerin Doğu Anadolu Müdafa-i Hukuk Cemiyeti adı altında birleştirilmesi üzerine Mustafa Kemal, Rauf Bey’le birlikte cemiyetin Erzurum temsilciliğine seçildi. Ardından Cemiyet bütün Doğu Anadolu’yu temsil etmek üzere bir Temsil Heyeti oluşturdu ve Mustafa Kemal bu heyetin başkanlığına getirildi. Bu sırada Erzurumlular adına kendisine fahri hemşerilik beratı da verildi.

Erzurum’da 57 gün kalan Mustafa Kemal, bütün bu süre boyunca halkın desteğini ve yakın ilgisini görmüştü. Hatta Nutuk’ta uzun uzun bahsedildiği üzere Temsil Heyeti Erzurum’dan ayrıldıktan sonra çalışmalarını Sivas’ta sürdürürken, Erzurumlu olan Celalettin Arif ve Hüseyin Avni beylerin Mustafa Kemal’den kişisel bir takım isteklerde bulunmaları ve paşanın bu talepleri reddetmesi nedeniyle, Erzurum kamuoyunu Mustafa Kemal’in ve milli hareketin aleyhine çevirmek için yoğun çaba harcamışlar ancak başarılı olamamışlardır. Mesela şikayet içerikli olan ve Erzurum’un kanaat önderleri tarafından imzalandığı söylenen 50 kadar dilekçenin, aslında çoğu resmi dairelerde çalışan kişilere baskıyla imzalattırıldıkları sonradan anlaşılmıştı.

Mazhar Müfit Kansu’nun anlattığına göre; Paşa daha Erzurum da iken gece geç saatlere kadar çalışmakta, Kurtuluş Savaşı’ndan sonraki devrimler sürecini daha o zamanlardan tasarlamakta ve planlamaktaydı. Hatta bir keresinde Mazhar Müfit Bey’e şimdilik gizli kalması şartıyla bu çalışmalarından bahsetmişti. Gene Mazhar Müfit Bey Mustafa Kemal’in çok yorulduğunu anladığı bir sırada, “Paşam yeter yeter” demiş ve Paşa da; “Cumhuriyeti ilan edelim de üst tarafı yeter!” cevabını vermişti. 

Mustafa Kemal ve Erzurum birlikteliği daha sonra da devam etmiş, 23 Nisan 1920 de açılan Büyük Millet Meclisi’ne Erzurum milletvekili seçilmiştir.

Bütün bu anlattıklarımız bizlere, Erzurum’un Mustafa Kemal nezdindeki ve milli mücadele tarihindeki yerinin ve değerinin ne kadar büyük ve anlamlı olduğunu göstermektedir.

Erzurum’da doğmuş ve büyümüş olan benim içinse, dünyaya geldiğim ve köklerimin bulunduğu şehir ile zekasına, bilgisine, cesaretine, ileri görüşlülüğüne ve lider karizmasına büyük saygı duyduğum bir insan olan Mustafa Kemal’in bu birlikteliği, eşsiz bir önem ve değerdedir.

Kaynaklar:

-Büyük Nutuk

-Mazhar Müfit KANSU ( Anıları)

Fotoğraf: Erzurum Kongresi’nin yapıldığı şimdiki Resim ve Heykel Müzesi binası. 

İlgili yazılar:

Puşkin Erzurum’da ne yapıyordu?
Erzurum’da tatlı bir hayat dersi

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİnan Özbek
Takip et:
İstanbul Üniversitesi'nden mezun. Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe çalıştı. Ekonomi tarihi ve teorileri alanlarında derinleşmeye çalışmakla birlikte, güncel ekonomik gelişmeler hakkında da fikir yürütme çabasında.
Önceki Makale Mehmet Şüküroğlu çiziyor
Sonraki Makale Eğitim sisteminin yıprattığı çocuklar

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe YazılarıManşet

Venezuela: Bir halkın üzerine kurulan emperyal laboratuvar

Metin Duyar
27 Kasım 2025
Köşe YazılarıManşet

Eğitim sisteminin yıprattığı çocuklar

İsmail Boy
27 Kasım 2025

Mehmet Şüküroğlu çiziyor

Mehmet Şüküroğlu
27 Kasım 2025
GünlükManşet

TDK “yılın kelimesi” anketi

Medya Günlüğü
27 Kasım 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?