Cuma, 8 Ağu 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

İnsan olmak ne demek?

Tijen Zeybek
Son güncelleme: 4 Ağustos 2025 18:10
Tijen Zeybek
Paylaş
Paylaş

Nedir insan, insan olmak ne demektir? Kime ya da neye insan denir? İnsan mı doğulur, insan mı olunur?

Sakın, hocam bu çook eski bir soru ve yüzlerce bilge, filozof, öğretmen, peygamber, önder ve benzerleri tarafından çoktaan cevaplanmıştır demeyin. Çünkü o insan artık o insan değil. Ne soruya nesne olan ne de soran aynı insan varlığı değil. Bizler bugün Sokrates’in bildiği insanlar değiliz. Biz Buda’nın bildiği insanlar da değiliz. İsa’nın, Musa’nın ve Muhammed’in bildiği, tanıdığı, içlerinde yaşadığı insan da değiliz. Kaldı ki bugün hâlâ hayatta olan bilge Dalay Lama da bizi yani insanı tanımlayamaz, ona ait tüm bilgiye sahip olduğunu iddia edemez. Etmez de zaten. 

O zaman ne yapmalı? Bu soruyu sormaktan vaz mı geçelim? İnsanı bilinemez mi ilan edelim? İnsan hakkında bilebilip, söyleyebildiklerimizi inkâr mı edelim. Elbette hayır. Sadece bilgimizin sınırlı olduğunu kabul ederek dibini kazmaya devam edelim diyorum. 

Öncelikle insan varlığının da yeryüzündeki tüm varlıklar gibi sürekli bir değişim, dönüşüm halinde olduğu bilgisini içimize sindirmeliyiz. Çünkü bu kesin bilgi. Değişmeyen hiçbir şey yoktur ve insan da bundan azade değildir. Tam tersine hem çevresini hem kendini hem de olan biteni anlama çabasına mahkûm olan, deyim yerindeyse bu yazgıyla var olan insan için önemlidir, sorundur değişim. Hem de hayati bir sorundur. Ve insanın doğayı kendine düşman görmesinin altında yatan da budur.

Sürekli değişen bir çevrede var kalmak zordur. Sürekli değişimin olduğu bir dünyada tutunacak dalı bulmak ve bir şeyleri sabit kılmak ihtiyacı vardır ve bu yakıcı bir ihtiyaçtır. Yarının varlığını bilen insan hep yarına bakar ve onu az çok görebilmek ister. Dünün varlığını da bilir insan. Ve zihni daima oradadır da. Acizliğini, acılarını, korkularını, dehşetini hatırlar ve onları da bir daha yaşamak istemez. Güvende olduğunu bilmek ihtiyacındadır ve onu sağlamak için her şeyi yapar. Güvende olmak hayatta olmaktır çünkü.

Bu ihtiyacı duyan, var olmak için görünenden fazlasını bilmeye muhtaç olan ve daha da beteri kendi varlığının ve ölümlülüğünün farkından olan tek canlı insandır. Ölümden, var olmamaktan, var olmayacağı bir geleceğin varlığından korkan, kendisinin olmadığı bir dünyayı hayal edip bu hayalinden dehşete kapılan tek canlı insandır.

İnsan hazin bir varoluşa sahiptir. Bütün bunlardan dolayı kırılgandır. Kırılganlığından dolayı yıkıcıdır. Yıkıcı olmak zorundadır ve tüm dünyayı kendi cinsi dışındakilerin başına yıkmayı da başarmıştır. Yani diyeceğim insan korkularının esiri olmuştur. Sadece korkularının da değil bu korkulardan kaynaklanan her şekilde hayatta kalma, hep iyi yaşama, acıdan ve yokluktan daima uzak kalma, sonsuz gençlik, zenginlik vb. tutkularının esiri olmuştur. Çünkü insan tüm varlığın, hayatın, dünyanın ve neredeyse evrenin kendisine hizmet etmek için var olduğuna ikna edilmiştir kitaplı dinler tarafından ve sonrasında da bu algı bilimle desteklenmiştir.

Geldiğimiz nokta şudur ve bu gerçekliğimizdir: 95 yaşındaki bir kadın, 10 yıldır yatalak, beden yara içinde, midesi delinerek besleniyor, makinelere bağlı ve güya yaşatılıyor. 

Buradayız.

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanTijen Zeybek
Takip et:
1965 yılında Lefkoşa’da doğdu. İşletme lisans eğitiminden sonra Yakın Doğu Üniversitesinde Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında master yaptı. Daha sonra Medya Çalışmaları ve İletişim alanında doktora yaptı. Halen Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümünde Yrd. Doç. Dr. olarak görev yapmaktadır. Sanat, edebiyat alanında çeşitli TV programları yaptı. Halen Bayrak Radyo ve Televizyon kurumunda Anahtar Kelimeler adlı programı sürdürmektedir. Edebiyat alanında faal bir geçmişe sahiptir. Uzun yıllar boyunca Türkiye ve KKTC’de çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmıştır, yazmaya devam etmektedir. Deneme ve makaleleri çeşitli dergilerde yayımlanmaktadır. Seramik Heykel, resim ve enstalasyon (yerleştirme) sergileri açmıştır. Seramik Heykel alanında iki ödülü vardır. Şimdiye kadar yayımlanmış üç romanı bulunmaktadır.
Önceki Makale Vietnam’ın “şiirli şapkaları”
Sonraki Makale Hitler’in “balkon konuşması”

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe Yazıları

“Hayvanlaşamayan” insan

Erdal Çolak
6 Ağustos 2025
Köşe Yazıları

Her turist 1 kilo yemeği çöpe atıyor!

Refet Kayakıran
5 Ağustos 2025
Köşe Yazıları

Trump’ı çıldırtan “nano başkan”

Cenk Başlamış
5 Ağustos 2025
Köşe Yazıları

Stratejik ortaklığa dönüş mü?

Aydın Sezer
3 Ağustos 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?