Pazartesi, 27 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Güven duygusu ve adalet

İlhan İlmenöz
Son güncelleme: 10 Eylül 2024 08:29
İlhan İlmenöz
Paylaş
Paylaş

Bir toplumda huzur içinde ve bir arada yaşayabilmenin ilk koşulu ve kaynağı güven duygusudur.

Tabii ki buna bağlı olarak yöneticilerin ve kamu hizmeti yapanların da adaletli olması ve yasalara uygun davranması beklenir. Toplumun temelini oluşturan yasalara, kurumlara ve kitleleri yönlendiren kişilere güven duymuyorsanız, onların adil olduğunu düşünmüyorsanız asla huzurlu ve mutlu olamazsınız.

Yasalar kişilere göre farklı uygulanıyorsa, sosyal ve ekonomik anlamda bazıları hak etmeden bir yerlere gelebiliyorsa, devlet size vatanınızda bazen üvey evlat muamelesi yapıyorsa güveniniz sarsılmaz mı? 

İşlenen suçlara karşı verilen cezalar eşit ve adil değilse, kamu vicdanında kabul görmüyorsa orada bir sorun var demektir. Baklava çalan çocuklar, kara para aklamak amacıyla organize suç örgütü oluşturanlardan daha fazla ceza alıyorsa, o toplumda adalete karşı güven duygusu zedelenir. Masum ve savunmasız minicik çocuklara karşı işlenen cinayet ve tecavüz gibi suçlara verilen cezalar tüm toplumu rahatsız ediyorsa bu konuda artık bir şeyleri değiştirmek gerekmez mi?

Bizim gibi düşünmeseler bile topluma yön veren, adalet dağıtan, hizmet götüren kişi ve kurumların güvenilirliği her şeyden daha önemlidir. Diyelim çocuğunuz okula başladı. Onu yaşama hazırlayan öğretmeninden ilk olarak ne beklersiniz? 

Sınıf içinde adil olmasını, herkese eşit davranmasını ve öğrencileri arasında ayırım yapmadan yaklaşmasını beklemek en doğal hakkınızdır. Adaletine inandığınız bir öğretmen hakkında en küçük bir şüphe duymuyorsanız, ona güveniyorsanız çocuğunuza kızsa bile ona hak verirsiniz. Ama tam tersi durumda öğretmen haklı bile olsa ona kızarsınız.

Geçelim medyaya; yazılı ve görsel basında haberlerin ve olayların gerçekten tarafsız bir şekilde sunulduğuna inanıyor musunuz? Yani medyaya güveniniz tam mı? Ya da başka bir deyişle sizin görüşünüze ters bile olsa farklı medya kaynaklarına güven duyuyor musunuz?

Bu soruya çok büyük bir çoğunluğun evet diyeceğini düşünmüyorum. Son yıllarda toplumun gözünde en büyük güven kaybı yaşayan kurumların başında bence medya geliyor. Bir zamanlar akşam olunca haber saatini bekleyenlerden bugün kaçımız haberleri izliyor? Ya da güncel olayları anında ve doğru olarak öğrenebiliyor muyuz?

Haber kanallarının gerçekten haber peşinde koştuğuna ve bunu anında kitlelere tarafsızca ulaştırdığına inanıyor muyuz? Artık kimse politik düşüncesine ters gelen kanalları hiç izlemiyor bile… Gazeteler de televizyonlardan farklı değil. Birçok gazete havaalanları, otogarlar, tren istasyonları gibi yerlerde bedava dağıtılıyor ama neredeyse dönüp alan yok gibi…

Adalet dağıtan ve en çok güven duyulması gereken kurumların başında olan mahkemelere, hakim ve savcılara ne kadar güveniyorsunuz? Mahkemelerin verdiği bazı kararlar kamu vicdanında da onay görüyor mu? Suçulular gerçekten cezalarını buluyor mu? İşini gerçekten yasalara uygun olarak vicdanıyla ve layıkıyla yapanlar bir kenara ama bu kişi ve kurumlara duyulan güven acaba gün geçtikçe azalıyor mu?

Özel sağlık kurumları ve özel okullar deseniz birçoğu ticarethane gibi çalışıyor. Ellerine bir düştünüz mü yandınız. Hiç ihtiyacınız olmadığı halde para için yapılan bir sürü gereksiz tetkik ve çekilen filmler bir de üstüne o yaşadığınız “acaba bende bir şey mi var?” stresi ve korkusu…Özel okullarda yaptırılan bir sürü gereksiz harcama ve anormal fiyatlarla aldırılan eğitim araç gereçleri…

Kamu yöneticileri, üniversiteler, belediyeler, devlet daireleri, bankalar, özel işletmeler, güvenlik güçleri, spora yöne veren federasyonlar kısaca aklınıza gelen her türlü kişi ve kuruma olan güven duygunuz son yıllarda arttı mı azaldı mı?

Politikacılar eskiden beri belki de diğerleri arasında güven bakımından çok ön sıralarda değildi ama artık öyle bir noktaya geldik ki, bırakın rakip siyasetçileri, oy verdiğiniz, sempati duyduğunuz partinin yöneticilerine, belediye başkanlarına bile güven duymuyorsanız ortada büyük bir sorun var demektir. Seçimden sonra seçildiği partiden ayrılıp çok farklı partilere transfer olan milletvekili ve belediye başkanları hakkında neler düşünüyorsunuz?

Ya her gün fiyatlarla oynayan esnafa, marketlere, mağazalara kısaca günlük hayatımızda alışveriş yaptığımız ticaret erbabına ne kadar güveniyorsunuz?

Bu sorunun temel nedeni; yöneticilere, kurumlara, yasalara karşı duyulan güvensizliktir. Pazarda pazarcıya, mahallede esnafa, sokakta sıradan insanlara bile sürekli bizi aldatacak/kandıracak psikolojisi ile yaklaşıyorsak bizi bu hale getirenler asıl sorumlulardır. 

Bir zamanlar kapı-cam-pencere açık yatarken, çocuklarımızı en uzak okullara yalnız gönderebilirken şimdi yaşamın tüm alanlarında savunmaya, kendimizi korumaya geçiyorsak ortada yanlış giden bir şeyler var demektir.

Bundan daha da tehlikelisi, kaybolan güvenimizi, yok olan adalet duygumuzu, tekrar geri kazandırma durumunda olanların içinde bulunduğu durumdur. Güven duygusu bir kere kayboldu mu inanın onu yeniden kazanmak çok daha zordur.

Haklının ve mazlumun değil güçlünün ve zorbanın kazandığı bir toplum haline dönüşmek istemiyorsak yöneticilere düşen görev, bir an önce kaybolan güven duygusunu tekrar kazandırmaktır.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİlhan İlmenöz
Takip et:
Yaşama ve olaylara, bardağın dolu tarafından bakmayı ilke edinmiş tarihçi eskisi... Doğayı, denizi, gezip görmeyi, okumayı ve öğrenmeyi çok seven gerçek bir hayvansever... Müzik, spor ve yabancı dizi tutkunu İzmir aşığı... Aklına ne gelirse, özgürce, hiçbir kişi, kurum ve ideolojiye bağımlı olmadan yazmayı seven bir amatör...
Önceki Makale CHP’nin odaklanması gerekenler
Sonraki Makale Polemik yaratan film

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

Kuşlara ekmek ufalayanlardan mısınız? 

Dr. Nevin Sütlaş
26 Ekim 2025
Köşe Yazıları

“Psikolojik” enflasyon…

Erdal Çolak
22 Ekim 2025
Köşe Yazıları

TV’lerde konuklara saygısız sunucular

Cenk Başlamış
21 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Sivrisinekler kimi daha çok ısırıyor?

Dr. Nevin Sütlaş
19 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?