Doktor Celalettin Algan, yüzyıllardır insanlığın korkulu rüyası olan, sadece geçen yüzyıl 300 milyon can alan çiçek salgınına karşı verilen uluslararası mücadelenin önde gelen küresel aktörlerindendi.
Tıp dünyasındaki mucizevi başarıları o günlerde, “Afrika’da bir Türk doktoru ölüme meydan okuyor”, “Kara Afrika’ya hayat veren Türk” başlıklarıyla yankılanmıştı.
Bugün onun deneyimlerinden, bulduğu pratik formüllerden ve kalıcı çözümlerinden ne kadar yararlanabiliyoruz bilmiyoruz. Bilinen ise, bilimsel çalışmalar ve bilim insanlarının, pandemi ile baş etmede aşı, ilaç, tedavi beklentisi içinde olan insanlığın yegâne umut kaynağı haline geldiğidir.
İlmi çalışma ve bulguları ile uluslararası başarılar yakalayan bilimcilerimizin sayısının giderek artması hepimizi sevindirmektedir.
Yüzyılımızın en ölümcül küresel salgını Covid ve türevlerini takiben insanlık için tehlike çanlarının susmadığını hatırlatan Ebola, Batı Nil Virüsü ve Maymun Çiçeği gibi artçı pandemi endişelerine yönelik ilaç ve aşı umuduna sarıldığımız şu günlerde, binlerce yıllık başka bir salgına karşı tarihe iz bırakan mücadelesiyle tıp literatürüne geçmiş olan bir bilim kahramanlarımızı yeniden hatırlamak, hatırlatmak istedik.
Müthiş Türk
Trabzonlu Doktorumuz, Türkiye’de birçok coğrafyada yaptığı verem savaş hekimliğinden sonra, 1965 yılında Birleşmiş Milletler Sağlık Teşkilatı (WHO) görevlisi olarak gittiği Afrika’da 22 yıl sürecek olağanüstü hizmetlerde bulunmuştur.
Görev aldığı her ülkede özverili çalışmaları ile ‘’Müthiş Türk’’ olarak anılmıştır.
Tarihin akışını değiştiren, en çok ölümlü küresel salgınlardan çiçek hastalığı üç bin yıl sürmüştü.
Aşısı 1796 yılında bulunmasına rağmen salgın ancak 184 yıl sonra, 1980 yılında kurutulabilmiştir.
Dünya Sağlık Örgütü 1980 yılında, çiçek salgınının kökünün tamamen kazındığını, tarihin en büyük sağlık zaferi olarak ilan etmiştir.
Bu küresel sağlık zaferinin kazanılmasında, “Soğuk Savaş”ın en şiddetli olduğu yıllarda ABD ve Rusya’nın çiçek virüsünü ideolojik savaş dışında tutan bir yaklaşımla insanlığın bekası için ‘’ortak düşman’’ olarak kabul edip birlikte mücadele başlatmasının önemli rol oynadığı bilinir.
İnsanlığın, üstesinden gelebildiği ilk ve tek bulaşıcı hastalık olan çiçeğin kurutulmasının 40. yılı (1980-2020) vesilesiyle Dünya Sağlık Örgütü tarafından yayınlanan özel kitapta Dr. Celalettin Algan’ın Afrika başarılarına özel bölüm ayrılmıştır.
“Kaldıkça sevdim”
Dr. Celalettin, Dünya Sağlık Örgütünün ‘’En muhtaç ülke’’ kaydı düşülmüş dosyayla genç yaşında gittiği Ruanda’da başlayan Afrika serüveninden saçları beyazlamış halde yurda döndüğünde, hissiyatını ‘‘kaldıkça sevdim, sevdikçe kaldım” diye dile getirmişti.
Afrika ülkelerinin bağımsızlık dalgalanmalarına da denk düşen çalkantılı yıllarda başta Ruanda, Kongo, Senegal, Zaire, Madagaskar ve Burundi olmak üzere tüm Afrika coğrafyasında çiçek, verem, kızamık, tifo, sarıhumma ve diğer ölümcül salgınlarla savaşmıştı. Bu ülkelerde Verem Savaş, Sağlık Geliştirme, Virüs ve Çiçek Salgını Eradikasyonu gibi çok sayıda ulusal projenin başkanlığını yaptıktan sonra Dünya Sağlık Örgütünün Afrika Bölge Müdürlüğüne getirilmişti.
Madagaskar Cumhurbaşkanlığı Ulusal Nişanı ile onurlandırılmış, Dünya Sağlık Örgütü, ayrıca Ruanda ve Burundi’deki çiçek eradikasyonu başarılarından dolayı özel nişan ile taltif etmiştir.
Özel olarak eğittiği ekibi ile bazı günler kişi başına bin beş yüzü aşan, rekor düzeyde aşı yaptıkları bilinir.
Bugün, 35 yaş üstü Afrikalıların çoğunluğunun hayatta kalmasının, Kıta’yı köy köy, kabile kabile dolaşıp, milyonlarca çocuğu salgın hastalıklara karşı aşılayan Doktorumuza borçlu olduğu anlatılır.
Görev yaptığı Afrika ülkelerini, meşakkatli şartlarda köşe bucak gezen Dr. Celalettin Algan, Ruanda’da kırsal bir bölgedeki aşı kampanyası kuyruğunda annesine sarılıp sürekli ağlayan bir çocuğun ‘’Beyaz Adam geldi, bizi yiyecek’’ diye feryat ettiğini hatıralarında nakletmiştir.
Dr. Algan, Türkiye’ye döndüğünde Dünya Sağlık Örgütü Başkan Yardımcılığı yapmış, emekli olduğunda 22 yıllık Afrika deneyimini içeren bilimsel rapor ve özel arşivini, İhsan Doğramacı’nın da önerisi üzerine Sağlık Bakanlığına kazandırmak istemişse de bu eşsiz insani adım kurumsal ilgisizlik nedeniyle gerçekleşememiştir.
Tıp mesleğine hizmetleri yanında, şairliğiyle de dikkat çeken Doktorumuzun ödüllü bir çok şiiri 1950’li yıllarda, Şadırvan ve Beş Sanat gibi İstanbul dergileri ile Hamsi isimli Trabzon dergisinde yayınlanmış, hakkında basında çıkan yazılar dahil tüm eserleri oğlu Büyükelçi Akın Algan tarafından ‘’Sebil’’ adlı antolojide toplanmıştır.
2005 yılında aramızdan ayrılan Dr. Algan anısına Trabzon Meydan Parkında dikilen anıt büst daha sonra siyasi çekişmelere konu edilerek, yerinden sökülmüştü.
Bilim, bilim insanları ve bilimsel çalışmalar insanlığın gelecek umududur, bilim insanlarımızı tanımak, anmak aynı zamanda da toplumsal görevdir.
İşte bu anlayışla Dr. Celalettin Algan’ı yeniden gururla, saygıyla anıyoruz.