Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, dünyada tüm ölümlerin neredeyse üçte birinden, yaklaşık 17 milyon ölümden kalp ve damar hastalıkları sorumlu.
Ülkemizde de kadınların %44’ü, erkeklerin %36’sı kalp krizi, kalp yetersizliği, felç gibi kalp-damar hastalığının sonuçlarıyla kaybediliyor.
Hipertansiyon ya da bilinen adıyla yüksek tansiyon kalp ve damar sağlığımızı tehdit eden önemli riskler içerisinde en yaygın olanı. Tüm dünyada toplam bir milyar kişide yüksek tansiyon sorunu olduğu tahmin ediliyor. Türkiye’de 18 milyon yüksek tansiyon hastası var.
Hareketsiz yaşam biçimiyle, fazla kiloyla, sağlıksız beslenmeyle, aşırı alkol alımıyla, sigara alışkanlığıyla sürdürülen bu mücadelenin vazgeçilmez bir parçası tuz tüketiminin azaltılmaya çalışılması.
Ne var ki, tuz kısıtlamasına fazla odaklanmamız tansiyonları yükselten, doğrudan ya da dolaylı yollarla epeyce daha yaygın tükettiğimiz bir diğer maddeyi belki de göz ardı etmemizle sonuçlanıyor.
Yani aslında yanlış beyazı suçluyoruz.
Neden mi?
Sorunun yanıtı videomuzda:
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları: