Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki “beklenmedik” yenilgisi üzerine ittifakın iki büyük partisi CHP ve İYİP’te deyim yerindeyse şok yaşandı. Belki İYİP’teki şok CHP’nin 9 şiddetindeki sarsıntısının yanında sönük kaldı ama orada yaşananları da göz ardı etmemek lazım.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’na oy veren seçmenlerin seçimlerde sandık güvenliğini sağlayamayan, sandıkların tümünde müşahit bulunduramayan partiye tepkisi beklenenin çok üzerinde oldu. Oysa bu CHP’nin kaybettiği ilk cumhurbaşkanlığı seçimi değildi. Ama bu kez seçmen iyiden iyiye aldatıldığını, daha doğrusu kendisine yalan söylendiğini düşündü.
Bu konuda çok haklılardı.
Çünkü bu konuda CHP yetkilileri seçmene büyük vaatlerde bulunmuştu. Örneğin CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, seçim güvenliği konusunda İYİ Parti’yle çalışmaları mümkün olduğunca ortaklaştırdıklarını belirterek, toplam 563 bin 784 kişiyi seçim güvenliği için görevlendirdiklerini söylemişti 12 Mayıs’ta Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir habere göre.
Sonra CHP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Devrim Barış Çelik, 25 Mayıs’ta Sözcü gazetesindeki habere göre “CHP’nin seçim sistemi konusunda tüm vatandaşlarımızın içi rahat olsun. Biz seçim güvenliğiyle ilgili gerekli tedbirleri aldık. Siz sandığa gelin, oyunuzu kullanın ve gerisini CHP’ye ve Millet İttifakı’na bırakın” demişti.
28 Mayıs gecesi Kılıçdaroğlu‘nun cumhurbaşkanı seçilebilecek sayıda oyu alamadığı belli oldu. O günden bu yana 15 günden fazla zaman geçti. Henüz hiçbir CHP yetkilisi çıkıp seçmenlerden özür dilemedi. “Birçok sandıkta hem de sonucu değiştirebilecek sayıda sandıkta müşahit bulunduramadık” demedi.
Oysa seçmen oy verdiği parti tarafından insan yerine konmayı bekliyordu. “Çok uğraştık, ama her sandığa bir müşahit koyamadık, size söz vermiştik ama sözümüzü yerine getiremedik, lütfen halkımız bizi affetsin, hepinizden özür diliyoruz” denmesini bekliyordu.
Bu o kadar mı zordu?
Size oy veren seçmenlere saygınız bu kadar mı?
CHP yönetimi seçmenleri seçimden seçime kendilerine oy veren deyim yerindeyse koyun yerine mi koyuyor?
Eğer böyle düşünmüyorlarsa niçin bir açıklama yapmayı çok görüyorlar?
Partinin bilmem neyini değiştirerek her şeyi değiştirmiş olduklarını zannediyorlar ama yanılıyorlar.
Çünkü düşünceleri aynı, düşüncelerini değiştirmiyor insanları değiştiriyorlar.
İnsanlara saygıları kalmamış galiba.
Kürtlere, Suriyelilere, Yunanlara, Ermenilere, Yahudilere, Afganlara, İranlılara düşmanlar. Sonra dönüp “bu göçmenler AKP’ye oy veriyor” diye yakınıyorlar.
Söylesene CHP yönetimi, haydi yeri gelmişken çuvaldızı da batıralım, söylesenize CHP’li seçmenler siz onlara düşmanken onlar niçin size oy versin?
Tabii şunu da söylemek gerekiyor: CHP yönetimi özür dilese ne olur dilemese ne olur, bir dahaki seçimde de aynı seçmen nasıl olsa yine oyunu CHP’ye verecek değil mi?
Ağır olduysa özür dilerim ama gerçek böyle…
Fotoğraf: chp.org.tr