Salı, 24 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Usta ‘dokumacı’ aranıyor

İnan Özbek
Son güncelleme: 5 Temmuz 2024 01:00
İnan Özbek
Paylaş
Paylaş

İnsanlığın uzak geçmişinde, ta Antik Çağ’da temelleri atılmış ve köşe taşları döşenmiş olan siyaset ve devlet felsefesinin kurucu babaları ve özellikle Antik Yunan filozofları, felsefelerini ortaya koyarken bazı alegorilere (*) ve mecazlara başvurmuşlardı.

Bu alegorilerin en ünlü ve çarpıcı olanlarından biri Platon’un (Eflatun) dokumacı alegorisidir. Platon, iyi bir devlet yöneticisini tarif ederken şöyle der:

“Nasıl ki usta bir dokumacı iyi bir kumaş dokumak için, iyi eğirilmiş ve taranmış kaliteli bir yünden yapılan ipliği kullanıyorsa, iyi bir devlet yöneticisi ya da kral da, parlak bir devlet idaresi oluşturabilmek için görevlendireceği insanları seçerken alanında en yetkin, en bilgili ve en tecrübeli olanları seçmelidir.”

Dokumacı yönetici böylece, tıpkı en iyi malzemeleri bir araya getirerek enfes bir kumaş dokuyan dokumacı gibi, en yetenekli kamu görevlilerinden oluşturacağı nitelikli kadrosuyla, üstün ve becerikli bir devlet idaresi kuracak ve bu sayede toplumunu iyi yönetip bir arada tutabilecektir.

Platon’un bu olağanüstü incelikli ve derinlikli tespiti, geçmişten günümüze olumlu ya da olumsuz anlamda defalarca doğrulanmıştır ve doğrulanmaya devam etmektedir.

Küçük çaplı kimi kavimlerin ya da aşiretlerin şefleri, örgütlenmelerinde ve yönetim aygıtını oluşturmalarında liyakat prensibine titizlikle uydukları içindir ki, güçlü devletler hatta görkemli imparatorluklar inşa edebilmişler. Mesela Osmanlı Beyliği’nin güçlü bir devlete ve sonrasında büyük bir imparatorluğa dönüşmüş olması bu yargıya güzel bir örnek oluşturur.

Bir noktadan sonra liyakati gözetmeyen nice güçlü devletler ve imparatorluklar ise kan kaybetmelerinin başkaca nedenleri bulunsa da, temel etken olarak liyakatsizlik sebebiyle gittikçe zayıflamış ve sonunda tarih sahnesini terk etmek durumunda kalmışlardır. Muhteşem Roma İmparatorluğu’nun dağılma sürecinde yaşananlar da bu yargıya örnek gösterilebilir.

Toplumların gelişme çizgileri uzun vadede birçok etkene bağlı ve karmaşık süreçler olsa da, kısa vadede gidiş yönleri liderin ya da yöneticinin kapasitesine ve tercihlerine sıkı sıkıya bağlıdır.

Bilge, yetenekli ve devlet yönetiminde liyakat ilkesine uyan liderlerin, toplumlarını hızla ayağa kaldırarak yüksek bir noktaya taşımaları çok sayıda tarihsel tecrübeyle sabittir. Mustafa Kemal’in liderliğinin toplumumuzu adeta yok oluş sürecinden çekip çıkarmış olması, ülkemizin tarihinden, bizden canlı bir örnektir.

Hele hele yaşam çizgilerinin başlarında olup yeterince olgunlaşmamış, demokratik bilinç seviyesi düşük ve devlet aygıtının yanında cılız kalan toplumlarda lider ve onun tercihleri ülkenin gidişatını doğrudan belirleyen unsurlardır.

Özellikle karizmatik bir yönetici karizmasının verdiği güç ve etkinlikle toplumun üzerinde müthiş bir etkiye sahip olacak, insanları seçtiği yolda adeta sürükleyecek, öyle ki toplumun belli kesimleri lidere kayıtsız şartsız teslim olacak, yöneticinin iradesi adeta onların iradesinin yerine geçecektir.

Karizmatik ve görevlendirmede liyakati gözeten lider, insanlar üzerindeki büyüleyici gücüyle, ülkenin çözülmesi en zor gözüken, en çetrefilli ve adeta kangrenleşmiş bulunan ya da toplumun bazı kesimleri için tabu oluşturan devasa sorunlarını çözmek üzere inisiyatif alabilecek, meseleyi çözüm yoluna sokabilecek ve belki de çözebilecektir.

Öte yandan iktidarın insanlarda yaratacağı çekim gücü ve siyasi ve ekonomik güç istencinin yaygınlığı gibi nedenlerin yaratacağı siyasi yanaşmacılık ve patronaj düzeni, devlet idaresini bir noktadan sonra liyakatten uzaklaştıracak ve siyaset bilimi literatüründe “nepotizm” denen derin ve yaygın bir  kayırmacılık ortaya çıkacaktır.

Nepotizm, tarihin çok sayıda örnekle doğruladığı ve adeta tarihsel bir yasa haline gelen olguya göre, kaçınılmaz olarak devlet idaresinin çöküşünü beraberinde getirecektir. Osmanlı’nın gerileme ve çöküş süreçlerinde yaşanan yaygın kayırmacılık ve kimi zaman makamların para ile satılması gerçeği de bu durumu çok net bir biçimde örneklendirir.

Halbuki rasyonel bir tavırla en becerikli olan ve o görevi hak eden insanlarla, toplumu tıpkı iyi bir kumaş dokur gibi dokuyan usta dokumacı yönetici, emaneti ehline vermiş olmanın yaratacağı güç ve üstünlükle ülkesini layıkıyla yönetebilecektir.

*Alegori: Bir görüntü, bir yaşantı veya bir davranışın daha iyi kavranmasını sağlamak için göz önünde canlandırıp dile getirme, yerine koyma.

Kaynak; Devlet Adamı/Platon.

EtiketlendiSeçilen
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİnan Özbek
Takip et:
İstanbul Üniversitesi'nden mezun. Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe çalıştı. Ekonomi tarihi ve teorileri alanlarında derinleşmeye çalışmakla birlikte, güncel ekonomik gelişmeler hakkında da fikir yürütme çabasında.
Önceki Makale ‘Türkiye’ye gitmek istiyor ama…’
Sonraki Makale Her çarpıntı taşikardi mi?

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe YazılarıManşet

İran’da sol nasıl kaybetti?

Ulaş Başar Gezgin
24 Haziran 2025
EditörKöşe Yazıları

Sakız’daki gizemli Türk yatı

Cenk Başlamış
22 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Libya’nın doğusundan sürpriz çıkış

Aydın Sezer
21 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Mağaradan çıkışın bedeli

Erdal Çolak
18 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?