Annem arabasına aşırı düşkün olanları kınamak için, “Elinden gelse arabasını yatağına alacak” derdi.
Annemin kehaneti gerçek oldu ama göremedi. Annemin öldüğü yılda, 2017’de, Miami’de yapılan bir gökdelenin her bir dairesine arabanızla giriyorsunuz.
Miami, dünyanın hangi köşesinden olursa olsun parayı bulanın kapıp kopup geldiği bir yer. Parayı orada bulurum sanısıyla gelen kaçak ya da yasal emekçiler de pek çok ama şimdi konu cebi dolu olanlar.
Miami’nin her bir ilçesi bir başka ülkenin ikinci vatanı olmuş durumda. Eski Küba zenginlerinin kurduğu mahalleden tutun da Brezilyalılara, Çinlilerden tutun da Venezuelalılara, Haitililerden Ukraynalılara kimin en zenginini ararsanız Miami’de.
Miami merkezin kuzeyindeki “Sunny Isles” sahili ise ağırlıkla Rus oligarkların yeri. Aventura-Bal Harbor arası kurtarılmış Rusya gibi. Bu bölgenin yükselişi Rus komünizminin yıkılışının sonrasına denk geliyor. Zaten anladığım şu ki dünyanın neresinde bir ülke yıkım sürecine girse o ülkenin paralıları gelip ABD’de bir yerleşimi yükseltiveriyor.
Sunny Isles semtinin inşaat kralı bilin bakalım kim? Elbette eski ve yeni başkan Trump. Başka yerlerdeki gibi bu bölgedeki Trump gökdelenlerinin inşaatçısı kim derseniz, Gil Dezer diye havalı bir sarışın. Gil’in işi, lüksün dibine vuran gökdelenler yapmak. New York başta olmak üzere başka şehirlerde lüks rezidanslar yapa yapa çıtayı iyice yükselterek Miami’ye gelmiş ve bu gökdelen ile de imzasını tam atmış…
Ünlü futbolcu Messi’nin 9 milyon dolara aldığı dairesi bu binada. Kaç paraya aldıklarını bilmediğim bir Türk aile de (Erdinç-Hande Acar) bu binada. 4 ile 34 milyon dolar arasındaki yelpazede satılan diğer dairelerde kimler oturuyor bilmem ama lüksse lüks demiş, yapmış işte Gil denilen genç adam.
“Porsche Design” Gökdeleni
Atlas Okyanusu kumsalında yükselen 132 daireli 60 katlı binada var olanlar tam da züğürdün çenesini yoracak cinsten. Balkonundaki havuzda yüzüp jakuzisinde keyif çatabiliyorsunuz örneğin. Bu binanın lobisinde oturup arabanızın dairenize kadar gidişini izleyebiliyorsunuz çünkü araba asansörleri camdan. Binada herkesin sadece kendi dairesine çıkan özel asansörler de var, daireniz dubleks ise katlar arasında bile asansör var ama binanın alameti farikası sayılan araba asansörü. Yusyuvarlak binada içte bir yonca gibi yerleşen daireler için göbekten çıkan robotik asansör kendi etrafında dönebildiği için sizin arabanızı sizin bloğunuzdaki dairenize tek hamlede taşıyabiliyor.
Pardon arabanızı değil arabalarınızı… Çünkü her dairede 2 adet araba park yeri var. Ama paraya kıyıp çatı katını (penthouse) satın aldınızsa 11 araba park edecek yeriniz oluyor. Eee, Penthouse aile evi demek değil, partiler vereceğiniz yer demek. Misafiriniz de arabasını aşağıda bırakacak değil ya…
Meselenin paçasından yakalamak huyumdur ya, neden arabanızla asansöre binip dairenize kendiniz götürmüyorsunuz diye de düşünmedim değil. Sanırım kazara asansörün camlarından uçarsınız diye önlem almışlar. Robotik asansörle sürücüsüz taşınan arabanız odanızdan camla ayrılmış bir alanda duruyor ki rahatça görebilesiniz Porschenizi, yine pardon Porschelerinizi. Mal canın yongası diye boşuna dememişler. Ah annem ahhh…
Arabadan Porsche diye boşuna söz etmedim. Bu binanın adı da, yaptıranı da “Porsche Design”. 1970’lerde kurulan ve Porsche marka arabaya sahip olabilenlere gözlük kalem gibi ıvır zıvır tasarlayan bir dizayn şirketinin gelişim çizgisine bakar mısınız? Nereden nereye değil mi?
Miami devasa okyanusun kıyısında, denizle aynı seviyede, hiç yükseltisi olmayan bir şehir. Geçmişi tümüyle bataklık bir “jungle”. Nasıl etmişlerse etmişler kanallar açıp kurutarak yerleşmişler bu zorlu coğrafyaya. Üstelik de 150 sene önce böyle bir şehir yok.
Benim yaşadığım şehre sadece 1 saat uzaklıkta Miami ama trafik ve kalabalık yüzünden sık gittiğim bir yer değil. Ancak her gittiğimde yepyeni gökdelenlerin yükseldiğini görerek şaşırdığım, bu kumlu bataklı yerde bu kadar yüksek binaları nasıl yapabiliyorlar diye ağzı açık baktığım, inşaatların hiç durmadığı bir şehir.
Fotoğraf: Youtube
Miami’nin yepyeni gökdelenlerinin en büyük müşteri grubunun Türkler olduğu dedikodusu yaygın. ABD, her batan ülkenin parasını emen sünger olduğu için, bu lüks ev taleplerinin Türkiye’nin geleceği açısında bir gösterge olduğunu düşünüyor, Türk yatırımcılar Miami’ye geldikçe sevineceğime karamsarlaşıyordum. Ancak bu hafta bir haber okudum: “Porsche Design Tower” batmaya başlamış. Haber bu hafta çıktıysa da aslında batma binaya daha yerleşme başlamadan önce başlamış. Her sene 8 santim gömülüyormuş bina. Bu hesapla 8 senede yarım metreden fazlası gömülmüş bile.
Bu müthiş gökdelenin üzerinde yükseldiği kumlara yavaş yavaş gömülüyor olması, ABD’nin geleceği açısından bir simge gibi geldi bana. (Üstelik Miami Üniversitesinin yaptığı araştırmaya göre aynı kıyılarda yükselen 2’si Trump’ın olan toplam 35 gökdelen de her yıl 2 -8 santim kadar gömülmekteymiş.)
Görkemli ama batmakta olan…
Ancak ne ekonomiden ne de politikadan anlayan benim gibi birinin illüzyonuymuş bu batışı simge saymam. Yanıldığımı nereden anladığıma gelince. Porsche Dizayn binasını size gösterebilmek için bir video arıyordum. Bir de ne göreyim. Bentley (ki Porsche onun yanında fındık fıstık kalır) firması da Miami’de Bentley arabalarıyla ulaşılabilir bir gökdelen yapmaya başlamış. Üstelik onun gökdeleninde iki kat fazla daire olacakmış (216 adet). Dahası 3 odalı daire sahiplerinin 4 arabalık daire garajları olacakmış. 4 odalı dairelerin ise 7 arabalık garajları olacakmış. İnşaat geçen yıl başlamış ve 2028’ de taşınmak üzere satın almalar çoktan başlamış. Küçük ve alt kat daireler 6 milyon dolardan başlıyormuş. En tepedeki “Penthouse” denilen full çatı katını ise isteyene 70 milyon dolara satacaklarmış. Olmayan binanın tanıtımını yapan süper mini etekli hanımın dediğine göre alıcının yerli ya da yabancı olması fark etmezmiş, parayı bastırana satıyorlarmış. Çatı katının büyüklüğünü ve binanın en tepesinde kaç Bentleylik park yeri olduğunu araştırmaya sabrım kalmadı.
Bentley gökdeleni haberiyle zaten kıt olan tahayyül gücüm nihayete erdi. Sizin gökdelen hayalleriniz benimkinden genişse eğer, devletimizin yakın dostu olan yeni başkana iletiverin lütfen. İnşaatçıların şahı olarak bulur bir kolayını yaptırır istediğiniz gibisini. Siz hayal edin yeter. Benim payıma da dedikodusu düşer.
Manşet fotoğrafı: robbreport.com