18.5 C
İstanbul
26 Nisan 24, Cuma
spot_img

Kartal, ‘Şeytan’ ve tuzak

Mentor

Medya Günlüğü’nde kaç defa yazdım bilmiyorum ama yine yazacağım çünkü Fenerbahçe’nin en büyük kusurlarından biri taraftarının duygusal olması ve kulübünü, takımını kalbiyle düşünmesi. Bunun karşılıksız müthiş bir desteğe dönmesi gibi pozitif yanları olsa bile, çok kolayca kandırılabilen ve yıkıcı sonuçlara neden olan etkileri de var.

İsmail Kartal çok iyi bir insan ama çok kötü bir hoca, liderlik ve organizasyon yeteneği yok, yabancı dili yok, Fenerbahçe düzeyinde bilgi ve görgüsü yok, oyunculara gelişim konusunda katkı sağlayabilecek bir sistemli futbol eğitimi yok, kısacası yok oğlu yok… Fenerbahçe’ye hoca olabileceğini düşünmek bile abesle iştigal, Fenerbahçe ilkel, çağdaş ilkelerden uzak, günlük duygu dalgalanmaları ile hoca seçemez.

Ancak stresten arınmış, medyadaki baskının tamamen yok olduğu ve ligin birincisinin belli olduğu bir dönemde gelen başarının kalıcı olduğunu düşündürtmek ve kulübü kaosa sürüklemek isteyen Fenerbahçe düşmanları var.

Bunlardan biri “şeytan” ama gerçekten şeytan, şeytan onun yanında çırak ve amatör kalır. Güya Fenerbahçeli görünüp sürekli takıma tuzaklar kurarak ülkedeki en çok reyting alan iki şeye birden, yani Fenerbahçe sevgisine ve düşmanlığına sahip olmak için her türlü role bürünüyor. “İsmail Kartal olsaymış şampiyon olurmuş”, oysa daha ligin ilk haftasından “şampiyon belli” diye bağırarak tüm Fenerbahçe camiasını yarıştan koparan, hocasını her gün aşağılayarak oyuncu-hoca diyaloğunu bozan, politik nedenlerle başımıza sarılan dünya yıldızını manipüle edip Fenerbahçe’nin düzenini bozan kendisiydi. Şimdi “İsmail Kartal” diyor, sizin Fenerbahçe anlayışınız “Trabzonspor’un şampiyonluk kutlamalarına katılmak için ekranlardan dilenen” birisi ile aynıysa, durmayın İsmail Kartal’ı destekleyin.

Bir de yayıncı kuruluş var… Yorumculardan biri İlker Yağcıoğlu, konuyu dönüp dolaştırıp ilgisiz anlarda Kartal’ın ne kadar başarılı olduğuna getiriyor, tavrının planlı ve organize olduğu o kadar belli ki kendini ele veriyor, bıraktığı yerden Güntekin Onay devam ediyor. İlker Yağcıoğlu ve Güntekin Onay Fenerbahçe için iyiyi ister diyorsanız İsmail Kartal’ı destekleyin.

Türk spor medyasını izlemem, dünyadaki en kirli kurumlardan biri; siyasi torpil, oyuncu satışından komisyon alma, iş takipçiliği her şey var. Çıkarlarına göre konuştuklarına eminim, “şeytan”ı sosyal medyadan, yayıncı kuruluşu da son birkaç haftadır Fenerbahçe eleştirisi duymaktan memnun olduğu için biliyorum ama eminim Fenerbahçe’den nefret eden herkes, Erman Toroğlu bile Kartal’ı istiyordur.

İsmail Kartal’ın geçmişini düşününce ceketsizlerin organize ettiği yeni bir sabotaj olasılığı bana göre net şekilde görülüyor. İsmail Hoca gelince hakem yönetimleri bile düzeldi, kendisini seviyorum ama o da kendini kullandıracak kadar duygusal biri. Ali Koç daha önce bu tuzağa birkaç kez düştü, umarım bu sefer düşmez çünkü Fenerbahçe müthiş bir kuşak yakaladı. Hepsi genç ve yetenekli olmanın yanında dünya çapında olabilecekleri ışığı veriyorlar. Fenerbahçe bu kadro ile şampiyon olmakla kalmaz, aynı zamanda bu oyuncuları Türk sporunun görmediği rakamlara satarak rakipleri ile arasındaki farkı açabilir.

Kaşıkçı Elması’nı işlenmesi için balyozla parçalamaya götürmezsin, işin uzmanını bulursun. O yüzden Fenerbahçe uluslararası marka olan, genç oyuncularla diyaloğu iyi, dünya ile entegre olmuş, aynı zamanda lider ve eğitici birine teslim edilmelidir ve bu kişi İsmail Kartal değildir.

Medya Günlüğü

Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, dilediği konuda özgürce yazmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Medya Günlüğü
Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, dilediği konuda özgürce yazmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

İlginizi Çekebilir

4,757BeğenenlerBeğen
666TakipçilerTakip Et
11,281TakipçilerTakip Et

Popüler İçerikler