Cuma, 27 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Hatırasına saygı…

Hasan Sevilir Aşan
Son güncelleme: 17 Mart 2025 07:12
Hasan Sevilir Aşan
Paylaş
Paylaş

Cumhuriyetin 101. yılı terör tehditleri ve ülke bekasını ilgilendiren karamsar iç siyasi tartışmalar gölgesinde, ancak beklentilerin çok ötesinde toplumsal coşku ve yüksek katılımlı sahiplenmeyle kutlandı.

Geçen yıl olduğu gibi, 29 Ekim’de evleri, caddeleri donatan bayrak ve Atatürk posterleri, Cumhuriyet haftası anlayışıyla O’nu anmak üzere birçok yerde 10 Kasım’a kadar yerlerini korumaya devam etti.

Anadolu’nun en ücra köşesinden mega kentlere, vatandaş, soydaş bulunan tüm dünya coğrafyalarında gerçekleştirilen yaratıcı iz bırakan kutlamalar …mış gibi yapan bazı resmi kurumlara en iyi cevap oldu.

Bir ülke düşünün ki kuruluşunun tarihi dönemeçlerini rutin törenlerle geçiştirmeyi tercih etsin ve istiyorsa halk kendisi kutlasın yaklaşımını benimsesin.

İşte bu anlayışa tepkiden beslenen ve son üç yıldır milli bayramlarda öne geçen toplumsal coşku, kutlamalara ilişkin, artık sır sayılmayan hükümet söylemi ile toplumsal yaklaşım arasındaki duygusal ayrışımı daha bir görünür yaptı.

Yasaklara, yasaklama endişesine, Cumhuriyet ayarlarını bozma tartışmaları gölgesinde, yurt içinde ve dışındaki ulusal hassasiyet ve sahiplenme, Cumhuriyetimize ve kurucu öndere duyulan sevgi ve bağlılığı daha bir pekiştirdi.

Reklam arası

Gazi Mustafa Kemal, 20 Temmuz 1922 tarihinde Ankara’daki bir konuşmasında ‘’Kahramanı kadar gafili de, haini de çok olan bir milletiz’’ demişti. Bu tespitin de ne kadar isabetli olduğu bugün çok daha iyi anlaşılmakta.

Kurucusu olduğu Cumhuriyetin 101. yılına girmesine ve ölümünün üzerinden bunca zaman geçmiş olmasına rağmen yurtta ve dünyada sevgi seli artarken, bazı çevrelerdeki rahatsızlık ve hatırasına yönelik saygısızlık sürmekte.

Bunda mevcut siyasi iklim ve tarikat korumacılığının önemli rolü olduğu görülmekte.

Neler yapılmadı ki, deccal denildi, büstleri kırıldı, anıtları kanla boyandı, ayyaş oldu, dinsiz diktatör denildi, ceddine dil uzatıldı.

“Keşke Yunan kazansaydı”, “O’nu seven cenazeme gelmesin’” diyen oldu.

Kurduğu Cumhuriyet “parantez’’, “reklam arası’’ sayıldı,

10 Kasımlarda, saat dokuzu beş geçe sifon çekmeye çağrıldık.

Yine kurucusu olduğu Diyanet, adını anmaktan imtina ederken, ima yollu lanetler okudu.

100 yıllık narkozdan bahsedildi. İsmi, sureti, izleri silinmeye çalışıldı.

Dünyada

Öz yurdunda bu hainliklere maruz kalırken, dünya onun hakkını teslim edip, liderlik niteliklerini yüceltiyordu.

O’nu askeri ve siyasi deha olarak kabul etmişti.

Bir devrin bittiği yer Çanakkale’de tarihin gidişatını değiştirmiş, ezilen mazlum ulusların ümidi olmuştu.

Tarihe izi düşen kahramanlar, kurucu öncüler bağlamında ilk akla gelenler arasında yer alıyordu.

Bizim için olduğu kadar, dönemin mazlum ulusları için de emperyalizme karşı ümit aşılayan, model oluşturan bir simge oldu. Bağımsız, çağdaş, laik devlet kurma fikri günümüzde de halen bir çok ulusun özlemidir.

Ebediyete intikalinin yeni bir 10 Kasım’ında ulusunun kalbinde yaşayan aziz hatırasına saygı, sevgi daha bir pekişip çoğalırken, her nafile mağduriyet girişiminde, fikirleri daha çok kıymetlenip, daha anlaşılır oldu. 

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHasan Sevilir Aşan
Takip et:
Emekli Büyükelçi. Adana doğumlu, Karadeniz Ereğli ve Ankara’da eğitimini tamamladı. Ankara Üniversitesi BYYO geçişli SBF Uluslararası ilişkilerden mezun. Dışişleri Bakanlığındaki 40 yıllık hizmetinde, Merkezde, personel, İktisat ve siyasi dairelerde görev aldı. Hariciye kariyerini Hindistan, Libya, Çekoslovakya ve İngiltere’yi takiben Tebriz ve Melbourne’da Başkonsolos, Arnavutluk ve Güney Sudan’da Büyükelçi olarak tamamladı. Çanakkale Savaşları Anma Törenleri Koordinatör Büyükelçisi ve G20 Türkiye Başkanlığında, Görev Gücü Başkanlığını yürüttü. İlgi alanları Balkanlar, Avustralya, Afrika, İran ve G20 ile Çanakkale 1915, Anzaklar, mülteci ve insani yardım meseleleri. 2019 yılından itibaren, Türkiye’nin en eski yerel gazetesi Yeni Adana’da, Defter başlıklı köşesinde diplomasi ve uluslararası ilişkiler üzerine düzenli yazıları yayınlandı.
Önceki Makale Cadılar Bayramı
Sonraki Makale Trump geldi dertler bitti mi?

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe Yazıları

İran’da kadınlar, savaş ve rejim

İsmail Boy
25 Haziran 2025
Köşe Yazıları

İran’da sol nasıl kaybetti?

Ulaş Başar Gezgin
24 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Sakız’daki gizemli Türk yatı

Cenk Başlamış
22 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Libya’nın doğusundan sürpriz çıkış

Aydın Sezer
21 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?