Aslında başlıktaki soru yanlış.
Doğru soru şu olmalı:
Fenerbahçe neden şampiyon yapılmıyor?
İşin trajikomik tarafı şu ki, 10 yılda en çok şampiyon yapılan camia, aklımızla alay edercesine, bin türlü algı cambazlığı ile mağduru oynuyor. Her fırsatta, Fenerbahçe’nin lobileri, yapıları, derin destekleri olduğu iddiasını bıkmadan, usanmadan tekrarlıyor.
Yahu bunlar nasıl lobilerdir, yapılardır, derin desteklerdir ki, Fenerbahçe’yi 10 yılda bir kez bile şampiyon yapamıyorlar?
İşin aslı, onlarınki malum taktik.
En iyi savunma hücumdur.
Salla gitsin. Nasıl olsa her palavrayı yutmaya hazır fanatik kitleler var.
En zor anlayanları da dikkate alarak soralım.
Fenerbahçe, bu ülkede spor adına ne varsa hepsinde başa güreşiyor.
Başta basketbol olmak üzere, bütün amatör sporlarda Türkiye’ye gurur yaşatıyor.
Türkiye’nin olimpiyat ekiplerine en çok sporcu veren kulüp olmanın onuru var.
Ama ne hikmetse, futbolda başarısız.
Öyle mi?
Yani şu masallara mı inanmalıyız?
Futbolda her şey etik kurallara uygun.
Yersen..
Hiçbir müdahale yok.
Yok ya?
Sahada iki tane takım ve tarafsız hakemler var.
Sonucu, takımların fiziksel ve mental performansı belirliyor.
Hadi canım!
Onlar, son 10 yıldaki bütün kupaları hak ettiği için kazandı, öyle mi?
Bak sen!
Bir bitirim lafı vardır; ben olabildiğince yumuşatarak ifade edeyim.
At yalanı, seveyim inananı.
Koskoca 10 yıl.
Bu yılların hepsinde de faturayı yönetime mi çıkaracağız?
Hiçbir maça, hiçbir müdahale olmadı, öyle mi?
Fenerbahçe’ye kurulan kumpasları bu senaryoların neresine koyacağız?
Verilmeyen penaltıları?
Rakibin taklacıları yüzünden haksız yere kırmızı kart gören futbolcuları?
Malum camianın müttefiki kulüp başkanlarının Fenerbahçe’ye olan kinlerini?
Fenerbahçe ile yaptıkları maçlarda ekstra motive olup, oyuncularını adeta düşman ile oynuyormuş gibi saldırtmalarını?
Bunları nasıl açıklayacağız?
Neredeyse 10 yıl boyunca, her sezon ortasında, bazı borazanlardan hep aynı palavrayı duymaktan helak olduk, medyadan tiksindik.
Bu kerameti kendinden menkul şeyhler hep bağırmadı mı?
“Bu sezon Fenerbahçe’yi şampiyon yapacaklar!”
Her seferinde tam tersi oldu.
Ama bu borazanlar işi pişkinliğe vurdular. Bir tanesi bile özür dilemedi. Sezon ortasında dillendirdikleri fitneyi sanki hiç söylememiş gibi davrandılar.
Yalan mı?
Sadede gelelim.
Futbol artık kirli bir endüstridir.
Rant kaynağı olan bu sektörün temiz kalması zordur.
Atatürk’ün sevdiği sporcu tanımını en başarılı biçimde hayata geçiren Fenerbahçe’nin de o kirin içinde yer alması mümkün değildir.
Müzesinde de, kirli kupalara yer yoktur.
Fenerbahçe stadını kendi bütçesi ile yapmıştır.
Vergisini tam olarak öder.
Hiçbir yatırımında haram yoktur.
Yasadışı bahis sitelerinin reklamları formasında yer alamaz.
Futbolcularına çifte sözleşme yapmaz.
FETÖ’cü sponsorları olmaz, olamaz.
Her branşta çocuklara örnek olacak bir duruşu ve politikası vardır.
Fenerbahçe, dürüstlüğün, onurun, adaletin cisimleşmiş sembolüdür.
Adil Gürkan
***
Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:
