Salı, 20 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Bozkurt ongunu üzerine

Metin Gülbay
Son güncelleme: 13 Temmuz 2024 00:43
Metin Gülbay
Paylaş
Paylaş

Wikipedia ongun ya da totemi şöyle açıklıyor:

Eski Türklerin Tengricilik inancında, içinde bir ruhu barındıran bir cisme verilen isimdir. Diğer eski inanç sistemlerinde de bulunan totem ile karşılaştırılabilir.

Aynı Amerika yerlilerin totemleri gibi, eski Türk boylarının da her birisinin kendine özel bir ongunu vardır. Bu genellikle kendi boylarını koruduğuna inandıkları kutsal bir hayvan türü ya da büyük bir atalarının ruhunu barındırdığına inandıkları bir cisimdir. Ongun onlara göre Tanrı’nın yeryüzündeki varoluş biçimiydi. Tarihî belgelerden her Türk boyunun bir “ongun”u olduğu bilinmektedir. Bu ongun genellikle kendisinden türediğine inanılan “kurt, kaplan, dağ keçisi, koç, geyik, boğa, at, kartal, şahin, doğan” gibi hayvanların şeklini ayırıcı niteliği ortaya konulmuş ögelerdir.1

Selçukluların ait oldukları boy Oğuzlardır. Oğuzların 24 boyunun her birinin ongunu farklıdır. (Oğuzların ataları kimdi bilmiyoruz. Bu konudaki  yazıma bakılabilir. Eski Türklerde inanç gelenek ve görenekleri ele aldığım dört bölümlük yazılarıma da bakılabilir.)

Wikipedia’daki metinde bu bilgilerden sonra bu konudaki otoritelerden biri olarak kabul edilen Emel Esin’den bazı alıntılar var.

Kotuz: İlk Türklerin yaşadığı İç Asya dünyası, boğayı, bilhassa doğuda yüksek zirvelerde yaşayan tüylü cinsi kotuzu, bir kuvvet simgesi olarak görmekte ve bu simgeye çeşitli anlamlar atfetmekteydi.

Her avcının vurduğu hayvan, onun ongunu sayılıyordu ve bayrağına resmediliyordu. Böylece vurulan ve eti yenen hayvanın ruhuna hulûl etmiş kabul ediliyordu. Hükümdarın ongunu ve ruhunun makamı ise kotuz (yak diye de bilinir) kuyruğundan tuğdu.

Hulûl: Cisimleşme ya da enkarnasyon, yaygın olarak farklı dini inançlara göre Tanrı‘nın beden alması, görünür olması veya evren ve insanla bütünleşmesi anlamlarından birine denk gelmektedir. M.G)

Sıgun Geyik: (Ord. Prof. Rahmeti, M.G.) Arat da, Kutadgu Bilig’in 5111. beytindeki sıguna “dağ keçisi” demiştir. (İngiliz Gerard, M.G.) Clauson ise sıgun kelimesini “maral geyiği” olarak tercüme etmiş ve Arapçasını el-ayyil olarak göstermiş. Araştırmamızın neticesinde, Türk metinlerinde “sıgun”a verilen önem sonucunda, “sıgun”un asıl hükümdar ongunu olduğu kanaatine varacağımızı şimdiden belirtelim. Yine de Türk metinlerinde genel anlamda kullanılan sıgun geyik tabirini tercih edeceğiz. Böylece geyik ve dağ keçisi cinslerini bir arada anmak istemekteyiz.

Dağ tekesi ve geyik motifleri, milattan önceki binyılda, Avrasya’da yaşayan bütün göçebe boyların başlıca ongunlarındandı… sıgun geyik cinsi, Türklerde ölümsüzlüğün simgesiydi.

Karaçay-Malkar Türkçesinde “çugutur” adı verilen dağ keçisi de, Karaçay-Malkarların eski kültüründe çok önemli bir yere sahiptir.

Kıyand ve Sungur: Chou devrinde (Çin tarihinde M.Ö. 1122’den M.Ö. 256 yılına kadar hüküm süren kraliyet hanedanı, Çinliler Zhou biçiminde yazıp, cou diye okur, M.G.), av merasimde vurulan hayvanın onu vuranın ongunu olması geleneğini, Oğuz Kağan Destanı da hatırlatır. Oğuz Kağan, her biri hükümdarlık ongunu olan iki hayvan vurmuştu; bunlar su aygırı cinsinden bir kıyand (manşet fotoğrafı) ile sungurdu.”

Ku (Kuğu, Kuv, Hu, Gu, Kuba): Bazı Türk boyları, örneğin Altayların bir kolu olan Kular (Lebedler) kuğudan türediklerine inanır. Lebed sözcüğü Rusçada “kuğu” demektir ve bu halka Rusların verdiği isimdir. Lebedler, kendilerine Ku Kiji “Kuğu Kişi” derler. Finlerin Ku adlı Ay Tanrısı ile de bağlantılı olduğu düşünülmektedir. Çünkü Ay da tıpkı kuğu gibi güzelliği ve zarafeti sembolize eder. Eski Moğolcada kuğu demek olan Hun/Kun (Hung/Kung) kelimesinin aynı zamanda insan anlamına gelmesi dikkat çekicidir. Tunguz-Mançu dillerinde Kukı/Kuhu/Kukku şeklinde yer alır. Yakutçada “Kögön” Tatarca Kügel sözcüğü yaban ördeği mânâsı taşır. Küke sözcüğü Gugukkuşu anlamına gelir. Bu anlam bağlantısı kuğuların kutsallığıyla ilgilidir.

Oğuz boylarının ongunları

Yalnızca Oğuz boylarının ongunları bile birbirinden farklıdır. Oğuzların ongunlarını konu almamın nedeni Selçuklu ve Osmanlıların atalarının bu halk olmasından dolayı. Oğuzlar Reşidüddin’e göre 24, Kaşgarlı Mahmud’a göre 22 boydan oluşuyor. Bozoklar ve Üçoklar diye iki kola ayrılıyorlar. Üçokların Bozoklara bağlı oldukları söyleniyor.

Şimdi Oğuz Kağan efsanesini göz önüne alarak kollardan oluşan boy gruplarının ongunlarına bakalım:

Oğuz Han’ın altı oğlundan Gün Han, Ay Han ve Yıldız Han’ın soyundan gelenler diye sıralanan boylar şöyle:

Gün Han: Kayı, Bayat, Alkaevli, Karaevli… Ongunları Şahin

Ay Han: Yazır, Döğer, Dodurga, Yaparlı… Ongunları Kartal

Yıldız Han: Avşar, Kızık, Beğdili, Karkın… Ongunları Tavşancıl (Başta kartal olmak üzere tavşan avlamak için beslenen yırtıcı kuşlar, M.G.)

Şimdi de Üçoklara bakalım.

Gök Han: Bayındır, Beçenek/Peçenek, Çavuldur, Çepni… Ongunları Sungur (Doğangiller familyasından doğan cinsinin, çok büyük, iri ve geniş gövdeli yırtıcı bir kuş türü, M.G.)

Dağ Han: Salur, Eymür, Alayuntlu, Yüreğir… Ongunları Uçkuş (Doğangiller familyasından yaklaşık 30 cm boyunda ince bir doğan türü, M.G.)

Deniz Han: İğdir, Büğdüz, Yıva, Kınık… Ogunları Çakır (Accipiter cinsine bağlı Avrasya’ya özgü bir kuş türü. Dişiler erkeklerden iridir. Erkekler 46-63 cm (18-25 in) boyunda, kanat açıklığı 89-122 cm.dir. Dişiler 58-69 cm. boyunda, kanat açıklığı 108-127 cm.dir. M.G.)

Kurt nerede, yoksa yok mu diyorsanız, yanıtım “YOK”…

Kurt Efsanesi

Kurt ilkel hayat döneminde insanların çok ilgisini çekiyordu. Sürülere sahip toplumlarda kurt korkulan bir hayvandı. Sürülere dalıyor ve hayvanları öldürüyordu. “Roma’da kurt, İskandinav mitolojisinde Mars’a ve Kral Odin’e tapınmada önemli bir rol oynuyordu. Hititler, İran, Yunanistan ve Almanya’da kurtlar toplumu simgeliyordu ve genellikle kurt derileri giyiyorlardı. Bu, bu kabilelerin kurt derisi giymenin kendi özelliklerini yansıttığına inandıkları ve kurdun savaşın sembolü olarak hizmet ettiği anlamına geliyordu. Bu yüzden savaş kahramanları öfkeli kurtlara benzetiliyordu.”3

Kurdun yalnız Türklerin atalarına ait bir totem olmadığı birçok halkın kendi atalarını kurtla özdeşleştirmeye çalıştıkları görülüyor değil mi!

Türklerin kurda ilişkin efsanelerini komşu halklardan aldıkları belli oluyor ama ne zaman aldıklarına ilişkin bir tahmin yürütmek zor. Belki Hiong-noiler zamanında, belki çok daha sonra. Ama iş boyların ongunlarına gelince kurt ongun olmamış hiçbir boya. Ergenekon Efsanesi’ndeki kurdun önderliğinde demir dağın bir kısmını eriterek bir nevi hapisten kurtulma, özgürlüğüne kavuşma dışında kurttan özellikle söz edilen bir metin yok. Bu yüzden kurdu tüm Türklerin doğal simgesi gibi kabul etmek tarihsel olarak gördüğünüz gibi doğru değil. Göktürkler Demirci bir halktı, onların demir bir dağdan çıkış efsaneleri olması çok doğal ama onu da bir önceki yazımda anlatmıştım.

Bitirirken…

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, CHP Genel Merkezi’ni ziyaretinden sonra bozkırda karşılaşan Türklerin birbirine kurt selamı verdiklerini söyledi. Buradan kendisine çağrıda bulunmuş olayım, şu bozkırda kurt işaretiyle selamlaşan Türklerle ilgili bilgiyi hangi kaynaktan aldınız açıklayın Ümit bey. O kadar komik bir duruma düştünüz ki. Bilmediğiniz konularda bilenlere danışın. Üç tane oy için tarihin ve tarihçilerin maskarası oluyorsunuz.

Herkese keyifli günler dilerim.

 

Görsel: superhaber.com

KAYNAKLAR

1– https://tr.wikipedia.org/wiki/Ongun

2- Eski Türklerde Maddi Kültürün Oluşumu, Emel Esin.

3- https://www.academia.edu/43604772/RELIGIOUS_BELIEFS_ABOUT_THE_WOLF_AND_ITS_GENESIS

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMetin Gülbay
Takip et:
İlk haberi 1982'de staj yaptığı Nokta İnsanlar dergisinde yayınlandı. Özgür Gündem, Evrensel, Radikal gazeteleriyle, CNN Türk ve Skytürk televizyonlarının kuruluş ekibinde yer aldı. Kırk yılda birçok yayında çalıştı. Gazeteci meslektaşlarıyla birlikte hazırladıkları üç kitap çalışması bulunuyor, dördüncüyü kendi başına yaptı. 2003 sonu ile 2012 başı arasında Dünya Yayın Grubu'nda Ajans Dünya'nın genel yönetmenliğini yürüttü. 2014'te meslektaşı Adnan Genç ile ortakhaber.com haber sitesinin yayınına başladı. 2,5 yıl süren yayını açılan davalar nedeniyle bitirmek zorunda kaldılar. Çeşitli internet sitelerine tarih ve bilim yazıları yazarak emeklilik hayatını sürdürüyor.
Önceki Makale Rusların ‘istemediği’ gazete
Sonraki Makale Servet Yardımcı neden çekildi?

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

İsviçre’de bir mahalle bakkalı

Alper Eliçin
20 Mayıs 2025
EditörSerbest Kürsü

Toplumsal dönüşümün 2 anahtarı

Yıldırım Aktuğan
19 Mayıs 2025
EditörSerbest Kürsü

Yırtılan “esaret belgesi”

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
EditörSerbest Kürsü

Hoca bana fena taktı!

Alper Eliçin
18 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?