Perşembe, 11 Eyl 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
ManşetSerbest Kürsü

Beynin eski yazılımı

Dr. Nil Gönce
Son güncelleme: 10 Eylül 2025 06:09
Dr. Nil Gönce
Paylaş
Paylaş

Beyniniz bir zaman makinesidir. Derinliklerinde, atalarımızın savanalarda hayatta kalmasını sağlayan eski bir yazılım hâlâ çalışır: Umut.exe.

Bu yazılım, basit ve acımasız bir denklemle çalışıyordu: “Pes etme + Av peşine daha fazla düş= Yemek + Hayatta kalma + Üreme.” Umut, bir duygu değil, bir hayatta kalma stratejisiydi. En kurak toprakta bile bir sonraki yağmuru hayal ettiren, bizi avın peşinden koşturan bu içgüdüsel inanç, en dayanıklı genleri geleceğe taşıdı.

Büyünün bozulması

Max Weber buna “dünyanın büyüsünün bozulması” dedi. Bir zamanlar her şey sihirliydi. Güneş tanrıların bir lütfuydu, zihnimizdeki ses bir ruhtu, hastalıklar kötü cinlerin işiydi. Anlamadığımız her şey, sınırsız bir olasılıklar denizine açılan bir pencereydi ve umut, o denizdeki en güçlü yelkendi.

Sonra bilim geldi ve projektörleri yaktı.

Artık biliyoruz: Güneş devasa bir nükleer reaktördür. Zihnimizdeki ses, nöronların elektrokimyasal bir senfonisidir. Buzdolabı büyüyle değil, termodinamikle soğutur. Her şeyi anlamaya, optimize etmeye ve verimliliğe endeksledik. Dünyanın büyüsü bozuldu ve onunla birlikte, o büyüye dayanan kadim umudumuz da sarsıldı.

Modern dünyanın zehirli sarmalı

İşte modern çelişki: Evrimsel beynimiz hâlâ sınırsız olasılıklara inanmak, “bir sonraki yağmuru” umut etmek üzere programlı. Ama bu eski yazılım, yepyeni ve sinsí bir virüsle karşılaştı: Pazarlama.

Pazarlama, büyünün bozulduğu bir dünyada yapay bir büyü yaratma sanatıdır. Bize şunları vaat eder:

“Bu krem, yaşlanma denen doğal süreci yenecek.”

“Bu kurs, sizi sıradan bir insan olmaktan çıkaracak.”

“Bu ilişki app’i, kusursuz eşi bulmanızı sağlayacak.”

Bu, beynimizin eski “umut” düğmesine abanmaktır. Doğal, evrimsel umudumuzu, tüketilebilir bir ürüne dönüştürürler. Abartılı vaatlerle, gerçekliğin sınırlarını esnetirler. Biz de, evrimsel olarak umuda hazırlıklı beynimizle bu “aşırı doz umuda” kanarız.

Sonuç?

Toksik hayal kırıklığı.

Hayal kırıklığı artık avımızı kaçırmak değil; bize satılan yapay bir cennetin, gerçek dünyanın sıradanlığına çarpmasıdır. Beklentilerimiz, algoritmalar ve pazarlama stratejileri tarafından şişirilmiş, gerçekliğin çok ötesine fırlatılmıştır.

Yeni bir denge mümkün mü?

Umut kötü bir şey değildir. Beynimizin en değerli araçlarından biridir. Sorun, umudun kendisinde değil, onu neyle beslediğimizdedir.

Gerçek umut, büyüye değil, eyleme dayanır. Sihirli bir çözüm umuduyla bir supplement kutusu almak değil, her gün yürüyüşe çıkmanın getirdiği o dingin iyimserliktir.

Yapmamız gereken, beynimizin eski yazılımını güncellemektir:

Kaynağı sorgula: Bu umut duygusu nereden geliyor? İçimdeki bir arzudan mı, yoksa bir reklamın bana hissettirdiği eksiklik duygusundan mı?

Büyüyü gerçekte ara: Gerçek büyü, bir şeyin sihirli olmasında değil, anlaşılabilir olmasındadır. Bir tohumun filizlenmesindeki karmaşık biyokimya, güneşin batışındaki fizik, bir melodinin beyninizde yarattığı duygu… Bunlar, büyüsü bozulmuş değil, gerçeğin kendisi olan büyüdür.

Umut ve eylemi birleştir: “Umut etmek” pasif bir bekleyiş olmamalı. “Umut, stratejinizdir” yaklaşımını benimseyin. Kötümserlik, hareketsizliğe iter. İyimserlik, polyannacılığa. Umut ise “Durum zor ama yapabileceğim şeyler var” diyerek harekete geçiren güçtür.

Son söz

Hayal kırıklığı, umudun zıttı değil, onun yanlış yönlendirilmiş halidir. Gerçek dünyanın sınırlarını tanıyarak, umudumuzu sihirli vaatlerden değil, kendi eylemlerimizden ve doğanın karmaşık harikalarından beslersek, evrimsel mirasımızı modern dünyada bir zayıflık değil, en büyük gücümüz haline getirebiliriz.

Umut, karanlıkta yanan bir kibrit değil, inşa ettiğimiz bir fener olmalı.

Görsel: canva.com

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanDr. Nil Gönce
Takip et:
İstanbul’un renkli sokaklarında büyüdüm, ama merakım beni dünyanın dört bir yanına götürdü. Akademik ciddiyetimle ‘Dr.’, insanlara dokunan yönümle ‘psikolog’ oldum. Klinik psikolog kimliğimle ruhların derinliklerine yolculuk ederken, bir yandan da uluslararası hakemli dergilerde yayımlanan makalelerimle bilime katkı sunuyorum. Beyin-zihin ilişkisi, psikiyatrik bozukluklar, kişisel gelişim ve öğrenci koçluğu alanlarında çalışıyor; bilimsel bilgiyi yaşamın içinden süzüyorum. Yazmak benim için yalnızca üretmek değil; anlamak, anlatmak ve iyileştirmekle ilgili bir eylem. Akademik makalelerim uluslararası dergilerde yer bulsa da, asıl tutkum insana dokunan hikâyeleri paylaşmak. Çünkü biliyorum: İyileşmek, anlaşılmak ve büyümek, en çok da paylaştıkça anlam kazanır. Hayata biraz bilim, biraz mizah, ama hep insan sıcaklığıyla bakıyorum. Çünkü en karmaşık denklemler bile, bazen doğru bir soruyla, bazen de küçük bir gülümsemeyle çözülebilir."
Önceki Makale Tek rakibimiz Maldivler!
Sonraki Makale Bugünkü köşe yazıları

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetMG Özel

‘İsrail Türkiye’ye mesaj verdi’

Fuad Safarov
10 Eylül 2025
GünlükManşet

“Ya siyasetçi olun ya gazeteci”

Medya Günlüğü
10 Eylül 2025
GünlükManşet

11 Eylül 11 komplo teorisi

Medya Günlüğü
10 Eylül 2025

Mehmet Şüküroğlu çiziyor

Mehmet Şüküroğlu
10 Eylül 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?