Pazartesi, 13 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Benim ruhum senin ruhunu selamlıyor

Melek Ay
Son güncelleme: 1 Ocak 2023 00:00
Melek Ay
Paylaş
Paylaş

Melek Ay

İlk yoga dersimden çıkmıştım, eğitmenimiz “Şimdi ellerinizi, avuç içleriniz birbirini karşılayacak şekilde, kalp merkezi önünde kavuşturun” dedi. Kavuşturduk. Sonra başı ve bedeni ile yavaşça önümüzde eğildi ve “Namaste” dedi, biz de “Namaste” dedik.

Hemen kaktım ve toplanmaya başladım. Ama bir terslik vardı. Diğer katılımcılar ve eğitmen hâlâ o halde, gözleri kapalı bekliyorlardı. Apar topar, tekrar oturdum ve ellerim dua pozunda bekledim. İçimden yükselen ses: “Ne saçma…”

Bugün bir yoga eğitmeni olarak hem dersin başında hem de dersin sonunda katılımcıları “Namaste” diyerek selamlıyorum. Yogaya başladığım ilk günlerde bana rahatsızlık veren bu durumun, derslerime ilk katılan kişilerde de benzer etkiler uyandırdığını gözlemleyebiliyorum.

Bugün başlarda rahatsızlık hissettiğim bu kelimenin kendi yolumda nasıl değerli bir öğreti olduğunu ifade etmeye çalışacağım.

Zira “Namaste”  bir yoga seansını sona erdirmek için kullanılan bir kelimeden daha fazlasıdır.

Yoganın manevi öğretileri ve bu öğretilerin özde yarattığı etki, bir başlık altında, tek bir kelime ile ifade edilecek olsa bu “Namaste” olurdu.

Hem kendi özünüze hem de karşınızdaki kişinin özüne karşı ortaya koyduğunuz manevi tavır başlarda çok zor olsa da çok kıymetlidir.

Özünüze olan o temas, kaçmadan, yüzleşerek ilerlediğiniz bir alana dönüşüyor ve kalbinizin önüne yığılmış bulutların dağılmasına, ışığın tekrar yayılmasına izin veriyor.

Namaste kelimesindeki “Nama” kısmı, “eğilmek” anlamına geliyor ve “Ste” kısmı ise “sen” anlamına geliyor. Yani sana eğiliyorum olarak değerlendirilebilir.

“Namaste” nin eylemi, Vedik geleneklerinden gelir ve bir selamlama şeklidir. M.Ö. 2000 – M.Ö. 3000 yılları arasında İndus Vadisi Uygarlığı alanından birçok pişmiş toprak figürü çıkarılmıştır. Bu kazılardan çıkan eserlerde, bu eylemin o dönemlerde uygulandığı gözlemlenebilmektedir.

Saygı ile başkalarının özündeki gerçeği görebildiğini ve onurlandırabildiğini ifade eder.

Birbirimize fiziken değil ruhen dokunabilmenin en güzel yoludur. Üstelik günümüzde, virüs nedeniyle dokunmanın bu kadar sakıncalı olduğunu benimsediğimiz bir dönemde uygulanacak güzel bir pratik olarak düşünebiliriz.

Kalp çakramızın yanında duran bir kıvılcım gibi hepimizin içindeki kutsal alana duyduğumuz saygıyı ifade eder.

Avuç içi ve on parmak birbirine dokunur (Anjali Mudra), başparmaklar kalp boşluğunun veya iki kaşın ortasında hizalanarak, karşımızda ki ruh “Namaste” kelimesi ile selamlanır.

Öz benliğimiz ve kutsal olan varlık “bir” dir. “Namaste” bu kavramın derinliği ile karşımızdaki ruhun önünde eğilirken, kendi kutsallığımızın önünde de eğilmemizdir.

“Yalıtılmış bir varlık değilsin. Unutma ki kozmosun biricik, yeri doldurulmaz bir parçasısın. Sen insanlık bulmacasında, köklü bir parçasın.” Epiktetos

Epiktetos’ un ifade ettiği gibi ruhu olan her varlığı bir bütün olarak görebilsek, en başta kendimizi bu şekilde görebilsek?

Bir terimi kavramsal olarak anlayabiliriz ancak asıl mesele özümsemekten geçmektedir zira bir öğretiyi bir gerçek olarak bilmek hem amaç hem de yoldur.

Bu terimin, özümüze hitap edecek olan kalben anlamını bulabilir, niyetimizi bu anlamın içine ekebilir, avuçlarımızı her birleştirdiğimizde o anlamı ve niyeti güçlendirebiliriz.

Namaste

Not: Bu yazı Medya Günlüğü’nde daha önce yayınlanmıştır.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMelek Ay
Takip et:
Sadelik içinde adımladığım yolda, sahip olduğum niteliklerin hakkını vermeye çalışan bir yolcuyum...
Önceki Makale Yeni bir yıl yeni bir Medya Günlüğü
Sonraki Makale Charivari ve palyaço

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Gıda güvenliğimiz tehlikede mi?

Yıldırım Aktuğan
13 Ekim 2025
*Serbest Kürsü

İki sessizlik arasında Orta Doğu

Metin Duyar
13 Ekim 2025
EditörSerbest Kürsü

İnsan adaleti mi doğa adaleti mi?

Tijen Zeybek
12 Ekim 2025
Serbest Kürsü

Erdem, cehalet ve ihtiras

Melek Ay
12 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?