Yıllardır Fenerbahçe’nin başına bela olmuş, rakip takımların “truva” hesaplar kullanarak kışkırttığı ve Fenerbahçe’ye büyük zarar veren sözcüğün tam anlamıyla “hasta” insanlar hakkında yazmak istiyorum.
Dün maçtan sonra baktım birçok rakip takım taraftarı ve güya Fenerbahçeli taraftarlar Fred’in kronik sakat olduğunu, Livakoviç’in kötü kaleci olduğunu yazıyordu. Bunun tesadüf olması zor.
İnsan sosyal bir varlık, sosyal organizasyonların parçası olmaktan ve bir gruba ait bulunmaktan hoşlanıyor. Bunu yaparak toplumda daha saygın bir topluluğun parçası olacağını düşünüyor, o yüzden takım taraftar için çok önemli. Ancak kendi yaşamında saygın, başarılı, kendine saygısı olan insanlar bu özellikleri ile yenilgi ve kayıplarla başa çıkabiliyor. Ama bir grup var ki onlar bunu yapamıyor, bunlara “dysfunctional fan” yani “arızalı taraftar” deniyor.
Bunların sorunu Fenerbahçe veya futbol ya da kaybetmek değil kendi özellikleri, bunlar genelde öz saygısı düşük, kendi yaşamında başarısız, narsist tipler. Kendilerini ve sosyal statülerini tuttukları takım üzerinden tanımladıkları için kaybetmek onlar için tüm sosyal statülerini kaybetmek anlamına geliyor; rakibe ve kendi takımlarına karşı saldırganlaşıyor.
Bunların tüm yaşamı tuttukları takım üzerine kurulu olduğu için çok aktifler statta, sosyal medyada saatler geçiriyorlar, dolayısı ile azlar ama çokmuş gibi etki yaratıyorlar.
Kısacası; bu adamlar Fenerbahçeli değil hasta, başarısız ve yetersiz yaşamlarının tüm eksiklerini Fenerbahçe’nin tedavi etmesini bekliyorlar.
Bunlar resmen “arızalı”, statta ve sosyal medyada bunlardan uzak durmak gerekiyor.
Fotoğraf: fenerbahce.org