Türk medyası bugünkü gibi dibe vurmadığı zamanlarda bile yurt dışında çıkan Türkiye ile ilgili haberlerden abartılı gurur vesilesi çıkarmasını çok severdi.
Örneğin, New York Times gazetesinin ekinde Türk turizmi ile çıkan bir haber hemen gazetelerin birinci sayfasında yer bulurdu.
Tabii, bunun arkasında yabancıların bizim hakkımızda ne düşündüğünü merak etmemiz yatıyor.
Peki, bunun tersi geçerli mi?
Yani bir Türk gazetesi ABD’deki turizmle ilgili haber yapsa New York Times hemen üzerine atlar mı?
Elbette atlamaz.
***
hurriyet.com.tr’den bir başlık:
“New York’un güvenliği bir Türk’e emanet.”
Haber gerçekten de ilginç, okumaya başlıyoruz.
“ABD’de yaklaşık 20 milyon kişinin yaşadığı New York eyaletinde üst düzey emniyet müdürlüğü görevini yürüten İdris Güven, 3’üncü sınıf emniyet müdürü rütbesine getirilerek New York Polis Departmanı’nda (NYPD) şimdiye kadar bu rütbeye getirilen ilk Türk kökenli polis oldu.
Ülkenin en büyük polis teşkilatına sahip eyalette 19 yıldır NYPD içerisinde farklı pozisyonlarda görev yapan Güven için terfi töreni gerçekleştirildi.
Ailesiyle birlikte katıldığı törende konuşan Güven, 1978 İstanbul doğumlu olduğunu, 13 yaşından beri ABD’de yaşadığına değinerek, NYPD’nin yaklaşık 180 yıllık tarihinde bir Türk’ün ilk defa bu derecede yüksek bir rütbeye yükseldiğini ifade ederek yaşadığı gururu aktardı.”
Tamam çok güzel, bir Türk vatandaşı yabancı bir ülkede çalışmış çabalamış önemli bir göreve gelmiş. Bu başarıda herhangi bir katkımız olmamasına rağmen elbette onun adına sevinebiliriz hatta gurur da duyabiliriz, bunda bir sorun yok.
Sorun haberdeki, “New York’un güvenliği bir Türk’e emanet” başlığında.
Bu başlığı görünce ister istemez Güven’in New York’taki polis gücünün tepesine ya da en azından yardımcılıklardan birine getirildiğini düşünüyorsunuz.
Peki gerçekten öyle mi?
Üşenmedik, kurumun internet sayfasına baktık.
Buna göre, New York polisinin başında Edward Caban var. Kendisine bağlı yaklaşık 25 yardımcı ve bölüm şefi bulunuyor. Güven’in adı bu kişiler arasında yok.
Tamam Güven’in başarısını alkışlayalım ama New York’un güvenliğinin ona emanet edildiğini söyleyerek de abartmayalım.
Unutmadan…
Türkçede “polis departmanı” diye bir kavram yok, “polis müdürlüğü” var!