Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Dilimiz ne anlatıyor?

Halil Ocaklı
Son güncelleme: 7 Ekim 2023 00:40
Halil Ocaklı
Paylaş
Paylaş

Sabahları dil yüzeyinde görülen katmana “dil plağı” ya da “dil pası” adı verilir. Bu katman, gece boyunca ağız ve dilde biriken yiyecek artıkları, ölü hücreler, bakteriler ve tükürük kalıntıları sonucunda oluşur.

Tükürük, ağızda nem sağlar ve ağız hijyenini destekler ancak uyku sırasında tükürük üretimi azalır. Bu durum, ağız içindeki nemin azalmasına ve plak oluşmasına neden olur.

Dil plağı; başta yetersiz ağız hijyeni olmak üzere, sigara ve alkol tüketimi, dehidrasyon, diş eti hastalığı ve bazı ilaçların yan etkileri gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Dil plağı hem görünüm hem de koku açısından rahatsız edici olabilir ve diş çürümelerini hızlandırabilir.

Eski çağlarda dil, tat alma işlevinin ötesinde farklı roller üstlenen bir organ olarak görülür, vücuttaki enerji dengesizliklerini anlamak için güçlü bir tanı aracı olduğu kabul edilirdi. Ancak yalnızca dil değil; nabız, tırnaklar, gözler, yüz ve cilt gibi vücudun diğer bölümleri de tanı sisteminin bir parçasıydı.

Antik Hint tıbbına göre, dilin sabahları incelenmesi genel sağlık durumu hakkında bazı ipuçları sağlayabilir. Bu inceleme özellikle de düzensiz yaşam biçimi, besinlerin yanlış veya eksik sindirimi, bağırsak florasındaki dengesizlik, toksin birikimi ve bu süreçlerin sonucunda dil yüzeyinde plak oluşumu hakkında fikir verme potansiyeline sahiptir.

Basit bir formül olarak, dilimizde plak oluşumunu gözlemlediğimizde, potansiyel bir sindirim bozukluğundan ve dokularda metabolik toksin birikiminin başladığından kuşkulanabiliriz.

Dil plağı ayrıca çeşitli enfeksiyonlar, böbrek ve karaciğer hastalıkları, diyabet, reflü ve solunum yolu hastalıklarının yanı sıra takıntı, stres ve duygusal dalgalanma gibi zihinsel sorunların da belirtisi olabilir.

Üç grupta derlenen dil plağı renklerinin bize ne anlattığına yüzeysel olarak bakalım:

  • Koyu gri veya siyahımsı katman, kinetik enerji dengesizliğiyle bağlantılı toksin birikimine işaret ediyor olabilir.

İlişkili bulgular: Fazla fiziksel ya da düşünsel hareketlilik, sakinleşememe, huzursuz uyku, hızlı yeme, kuru cilt, odaklanma güçlüğü, ilgi dağınıklığı, zayıf bağışıklık, bitmek bilmeyen kaygılar, sürekli bir şeyleri kontrol etme eğilimi, duygusal dalgalanmalar, karışık düşünme, düş kırıklığı eğilimi vb.

  • Sarı, turuncu, kırmızı ya da yeşilimsi katman, termal enerji dengesizliğiyle bağlantılı toksin birikimine işaret ediyor olabilir.

İlişkili bulgular: Mide ısısında dalgalanma, mide ekşimesi, aşırı terleme, egzama, sedef hastalığı, gözlerde kızarıklık, saç dökülmesi, migren, hazımsızlık, reflü, sabırsızlık, ishal veya kabızlık, eleştirel düşünme, mükemmeliyetçilik, ani öfke, agresif tepkiler, takıntılı veya tekrarlayan düşünceler, stres vb.

  • Krem rengi ve beyazımsı katman, potansiyel enerji (organizmanın henüz kullanılmadığı enerji) dengesizliğiyle bağlantılı toksin birikimine işaret ediyor olabilir.

İlişkili bulgular: Fiziksel hareketsizlik, düşük enerji, zayıf sindirim, tatlı yeme isteği, ödem oluşumu, solunum yolu sorunları, ilgi ve tutkularda azalma, öz saygı eksikliği, başarısızlık korkusu, bilişsel işlevlerde yavaşlama, duygusal istikrarsızlık, karar verirken zorlanma vb.

Ayurveda, antik çağlardan günümüze taşınan bir sağlık felsefesi olup; plak oluşumu ve plak renginin anlamı hakkında bazı bilgiler sunmaktadır. Ancak, o zamanlar, modern bilimin sahip olduğu türden gelişmiş görüntüleme yöntemleri ve modern laboratuvar test sistemleri olmadığı için kendi kendimize tanı koymaya çalışmadan önce profesyonel tıbbi görüş almak önemlidir.

Dil plağı, her sabah düzenli olarak temizlendiğinde ağız hijyenini artırır, enfeksiyon riskini azaltır, tat alma duyusunu iyileştirir ve ağız kokusunu önlemeye yardımcı olabilir. Bununla birlikte,  genel sağlığımız üzerindeki etkisi sınırlıdır, çünkü dil plağı zaten var olan sağlık sorunlarının bir sonucudur.

Bu bağlamda atabileceğimiz üç adım vardır: Birincisi sigara, alkol, kızartma, işlenmiş gıdalar ve “fast food” gibi zararlı maddeler ve yiyeceklerden uzak durmaktır. İkinci adım, bireyin doğasına uygun düzenli bir yaşam biçimi oluşturmaktır. Üçüncü adım ise uygun fiziksel aktiviteler, nefes egzersizleri ve meditasyon yoluyla öz farkındalık geliştirmektir

Bu üç adım yaklaşımı sindirimi iyileştirerek yeni toksinlerin birikmesini önleyebilir; fiziksel ve mental bağışıklık sisteminin daha etkin çalışmasını destekleyebilir.

Başka neler yapabiliriz?

  • Sabahları dilimizi özel bir dil temizleyicisi ya da bir tatlı kaşığı ile temizleyebiliriz. Bu işlem, dile çok bastırmadan, yüzeydeki tat almaçlarına zarar vermeden nazikçe ve yavaşça yapılmalıdır.
  • Bol su içerek tükürük üretimini artırabilir ve ağız kuruluğunu önleyebiliriz. Sabahları kahvaltıdan yarım saat önce yarım litre su içmek (oda sıcaklığından biraz daha sıcak) toksinleri azaltmak için etkili bir yoldur
  • Endüstriyel (renkli) antiseptik gargaraları haftada 1-2 kez yatmadan önce kullanabiliriz. Bu sular kötü bakterileri öldürürken iyi bakterileri de öldürdüğü için sık kullanılmamalıdır.
  • Ayda bir kez ağzımızı Hindistan cevizi yağı veya ayçiçeği yağı gibi bitkisel yağlarla çalkalayabiliriz (tadı fazla yoğun gelirse su katılabilir). Bu, ağız hijyenini, diş ve diş eti sağlığını artırabilir. Yağ çalkalama genellikle sabahları aç karnına yapılır. Ağız yaklaşık 8-10 dakika boyunca çalkalanır. Ardından yutulmadan tükürülür ve ağız su ile temizlenir. Bu işlem diş fırçalamanın yerine geçmediğinden, sonra dişlerimizi fırçalamalıyız. Yağ çalkalama herkes için uygun olmayabilir. Bu nedenle bir diş hekimine başvurmanız önerilir.
  • Akşam öğününde hafif yemekler yiyebiliriz; yemeği tercihen 19:00 ya da en geç saat 20:00’de bitirebiliriz. Akşamları erken yemek, hem daha fazla tükürük üretimine hem de ağız kuruluğunun azalmasına yardımcı olur
  • Hayvansal proteini, yağlı, baharatlı ve salçalı yemekleri azaltabiliriz
  • Şekerli içeceklerden ve öğün arası atıştırmalıklardan kaçınabiliriz
  • Dişlerinizi günde iki kez, her seferinde iki dakika süreyle florürlü diş macunu ve yumuşak kıllı fırçayla fırçalayabiliriz.

Not: Yukarıda yazılanlar hekim görüşü yerine geçmez. Ağız ve diş sağlığı için düzenli diş hekimi ziyaretleri yapılmalıdır.

halilocakli@yahoo.com

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHalil Ocaklı
Takip et:
Bayburt'un Sisne köyünde doğdu (1964). Almanya'da gurbetçi bir çocuk olarak büyüdü ve burada Yunan-Roma tarihi okudu. California Berkeley Üniversitesi'nde Proto-Altayca ve Japonca ilişkileri üzerine çalıştı. Bu süreçte Japonya'da Kyushu Üniversitesi'nde bir sömestr geçirdi. Çalışma alanı: Diyakronik (Artsüremli) Proto-Dil Tipolojisi. Türkiye ve ABD'de profesyonel turist rehberliği ve çevirmenlik yaptı, 50'den fazla ülke gezdi. Rodos'ta otel işletmeciliği yaptı. Hindistan'da çeşitli eğitimler aldı. Rusya'da Tver Devlet Üniversitesi'nde çalışırken Olga ile evlendi. Kadim Vedanta felsefesine derin bir ilgi duyuyor. Aksiyon dolu 35 yılın ardından, şimdi Bergamo (İtalya) ve Antalya'nın sade sakinlerinden biri olmaya çalışıyor.
Önceki Makale Nayarlarda aile annenin egemenliğindeydi
Sonraki Makale Putin’le geçen 23 yıl

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Akdeniz Sanat ve Yaşam Vadisi

Adil Gürkan
4 Temmuz 2025
*Serbest Kürsü

İmam Gazali’den molla rejimine

Halil Ocaklı
4 Temmuz 2025
Serbest Kürsü

Süreç uzun ince bir yol

Gürsel Demirok
4 Temmuz 2025
EditörSerbest Kürsü

Özgürlüğün pozitifi negatifi

Medya Günlüğü
4 Temmuz 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?