Gazeteci Varol Ersoy’un Medyaradar sitesinde yayınlanan Haftalık Oksijen’le ilgili yazısı:
“Size “Türkiye’nin basılı gazete adedi başına en çok kazandıran gazetesi hangisi?” diye sorsam eminim bir çoğunuz, kamu bankalarından rekor reklam alan Hürriyet, Milliyet, Sabah gibi günlük gazetelerin isimlerini sayarsınız…
Değil!
Öncelikle belirtmeliyim ki Türkiye’nin tirajına oranla patronuna en çok kazandıran gazetesi, günlük değil, haftalık…
Zaten yayınlayan şirketin adı da böyle: Haftalık Yayıncılık A.Ş.
Eğer bu gazeteyi daha önce almadıysanız ya da ilgilenmediyseniz, satış fiyatına inanamayacaksınız:
Tam 25 lira…
Evet Milliyet’in 4, Sabah’ın, Hürriyet’in 5 liradan satıldığı günümüzde bu gazete tam 25 liradan satılıyor.
Bundan yaklaşık iki buçuk yıl önce yayın hayatına girdi, 130’uncu sayısı geçen hafta yayınlandı.
Gazetenin yayın politikası da hayli ilginç: Suya sabuna dokunmamak!
Kesinlikle yandaş değil ama bildiğiniz türden muhalif de değil. Bu tavrıyla iktidar baskısından kendini koruyor. Ama güncel siyasete de girmiyor. Sadece güncel siyaset değil, güncel ekonomiyle ya da toplumsal sorunlarla da ilgilenmiyor…
Yani bu gazeteyi yapan kadro, bir tür sihirbazlar topluluğu gibi sadece yabancı yayınlardan çevirdiği ya da suya sabuna dokunmayan kendi yazarlarına yazdırdığı yazılarla milyonlarca kazanıyor…
Şimdi diyeceksiniz ki, “Canım kaç adet satıyor ki milyonlarca lira kazandığını söylüyorsun…”
Eminim ki parayla satılan kısmının tirajı beş-altı bini geçmiyordur. Ama önemli olan bu değil. Önemli olan, bu gazetenin ve her sayısıyla birlikte verdiği kültür-sanat ekinin aldığı reklamın fazlalığı…
Sütun-santim hesabına göre iddia ediyorum ki Türkiye’nin en fazla reklamını bu gazete topluyor.
Kamu kesimi reklamı neredeyse sıfır! Ama bu gazetenin patronu öyle bir isim ki, Türkiye’nin bütün büyük holdingleri ve şirketleri sırf bu patronun hatırına bu gazeteye reklam yağdırıyor.
Artık açıklayalım; iki buçuk yıl önce 15 lira bedelle çıkmaya başlayan gazetenin adı Haftalık Oksijen… Sahibi, gazetenin künyesine göre Haftalık Yayıncılık A.Ş. adına Nüket Mutlu ama Nüket Hanım sadece vitrindeki isim… Asıl patron, onun eşi ve eski Sabah’ın Genel Yayın Müdürü, muhalif Vatan’ın sahibi Zafer Mutlu…
Zafer Bey’in en önemli özelliği ise Sabah’ın Genel Yayın Müdürlüğü’nü yaptığı sırada patronlar kulübü TÜSİAD’a üye olan tek gazeteci olması… Zafer Mutlu, o zamanlar ciddi şekilde eleştirilmesine neden olan bu özelliğini müthiş bir “çevre” yaparak nakde döndürmeyi başardı.
Özellikle VATAN’ı çıkardıktan sonra Koçlar, Sabancılar, Eczacıbaşılar, Şahenkler gibi TÜSİAD üyesi iş insanı arkadaşlarının büyük desteğine mazhar olan Zafer Mutlu, kızının adını taşıyan Kemerburgaz’daki Zeynep Mutlu Koleji’nin iktidar tarafından yıktırılmasından sonra muhalefet yapmayı bıraktı.”
Yazının devamını okumak için tıklayın