Zavallı Serkan’ın müşteri ziyareti için hemen dışarıya çıkması gerekiyordu. Gerekli dosyalarını çantasına alelacele doldururken Türkiye’den annesi telefonla arıyor:
“Serkan, Pazar günü yerel seçimler var oğlum, ne yapacağım ben? Karar veremedim daha, sana sorayım dedim” diyor.
“Anacığım, kimin halka yalan söylemediğine inanıyorsan ona ver” diye cevap veriyor kısaca.
Telefonu kapattıktan sonra bana dönüp, “Seçim sonuçları açıklandığı gün pek çok siyasetçi için 1 Nisan şakası gibi olacak” dedi.
Galiba haklı.
Serkan, koştura koştura dışarı çıkarken İrina’nın gazeteci arkadaşı Maria ziyarete geldi. Kapıda karşılaşıp, selamlaştılar. Yakınlarda bir yere gelmiş, geçerken uğrayayım demiş. Serkan, kapıyı kapatırken bana dönüp, “Bendeki şansa bak, müşteri randevusu olmasa çıkmazdım” dedi.
Zavallı!.. İş için koştururken bizim kızların arkasından ona hazırladığı sürprizlerin farkında değildi.
Kızlar, Serkan’a yapacakları 1 Nisan şakasının planlarını yapıyorlar. Aralarında gülüşüyorlar.
Meğer Mariya da gazetesi için 1 Nisan şakalarıyla ilgili bir dosya hazırlıyormuş.
Biz, İgor’la müdahil olmadan, kenardan izliyoruz.
İgor, “Rusya’da 1 Nisan’da birine şaka yapmak, mantar toplayıcıya bir sepet zehirli mantar satmak kadar zordur” diyor.
Arkasından oğlu Maksim’in geçen sene arkadaşlarıyla birlikte okulda yaptıkları şakayı hatırlayıp anlatıyor.
Maksim ve arkadaşları, üç beyaz tavşanı yanlarında getirip okul içinde salmışlardı. Çocuklar, üç tavşanın üzerine 1, 2 ve 4 rakamlarını boyayıp okulda koridorlara bırakmışlardı. Tavşanlar, hoplaya zıplaya kaçışmışlar, biri sınıflardan birine, bir diğeri tuvalete, öbürü de toplantı salonuna girmiş; oradan oraya koşturuyorlardı. Müdür deliye dönmüş. Öğretmenler, diğer görevliler, güvenlik elemanları, büyük sınıflardan öğrenciler; hepsi seferber olmuş, müdürün komutanlığında tavşanların peşine düşmüşler. Bir telaş, bir koşuşturmadır; evlere şenlik. Hayvanlar kısa sürede yakalanmışlar, ancak tüm okul personeli birkaç saat daha 3 numaralı tavşanı arayıp durmuş.
“Bak sen şu kerataya!” diyorum, “Akıllı bir şaka yapmışlar.”
***
Kızlar, aralarında konuşurlarken İgor, Rusça’daki yaygın bir deyişi tekrarlayarak araya giriyor:
“1 апреля никому не верю (1 Nisan’da kimseye güvenmiyorum.)“
Bana dönüyor, “Bizde eskiden bu tür şeyler nadirdi, şimdiki gibi yaygın değildi” diyor.
Maria, gazetesi için derlediği bilgilerden bahsediyor:
Tarihçi İ. İ. Golikov’a göre Rusya’daki ilk toplu 1 Nisan Şakası 1703’te Moskova’da yapılmış. Tellallar sokaklarda dolaşarak herkesi bir Alman tiyatro grubunun sahnelediği “duyulmamış bir performans”a davet etmiş. İnsanlar akın akın gösterinin yapılacağı mekana gitmişler. Seyirciler hınca hınç doldurmuşlar salonu. Perde belirlenen saatte açıldığında, herkes sahnede üzerinde “1 Nisan – kimseye güvenme!” yazılı bir pankart görmüş. Ve arkasından perde kapanmış.
Rusya’da 1 Nisan’ı kutlama geleneği paganizmden geliyormuş. Hristiyanlık öncesi dönemlerde, birçok orman ruhu ve hayvanı gibi kış uykusuna yattığına inanılan Damavoy’un uyanışının bu günde kutlandığına dair bir görüş var. Damavoy, huysuz ve tatminsiz bir şekilde uyandığında onu özel bir şekilde selamlamak gerekiyormuş. Bu günde köylüler, kış uykusundan uyanan Damavoy ile selamlaşıp, şakalaşır, eğlenir, gülerlermiş. Saçma sapan kıyafetler giymek, birbirlerine şakalar yapmak ve aptalı oynamak adettenmiş.
Sovyet filozofu, kültür tarihçisi ve halk bilimci Profesör Mikhail İyuosifoviç Shakhnoviç’e göre ise 1 Nisan Şaka Günü, kışı uğurlama geleneğinin yanı sıra, Yunan mitolojisindeki Gelos’a karşılık gelen antik Roma kahkaha tanrısı kültüne kadar uzanıyormuş. Kahkaha tanrısı onuruna düzenlenen Nisan tatili, Roma İmparatorluğu’nun çöküşünden sonra Avrupa’da, daha sonra da tüm dünyada yaygınlaşmış.
***
Batılı akademik çevrelerde genel kabul gören tezlere göre, 1 Nisan Şaka Günü’nü kutlama geleneği 16. yüzyılda Fransa’da ortaya çıkmıştı.
Yeni Yıl 1 Nisan’da kutlanırdı, ancak 1582’de yeni Hristiyan takvimi kullanılmaya başlanınca Yeni Yıl kutlamaları 1 Ocak’a taşındı, ancak birçok kişi uzun süre Yeni Yılı 1 Nisan’da kutlamaya devam etti. Takvim değişikliklerinden haberdar olanlar diğerlerine, var olmayan bir partiye davetiye göndermek gibi şakalar yaptılar. Şaka yapmayı başaranlara Nisan balığı (Poisson d’Avril) adı verildi. Fransa’da bu özel günde, şakalara avlananlara, “oltaya takıldıklarının” işareti olarak hâlâ kağıttan balıklar takılıyor.
Görüldüğü gibi bu özel günün nereden geldiği sorusu birçok kişinin kafasını biraz karıştırıyor.
1983 yılında dünyanın en büyük haber ajanslarından biri olan Associated Press, dünyaya bu günün kökeninin yeni, daha önce bilinmeyen bir versiyonunu aktarmış.
Bu özel günün tarihinin Roma İmparatorluğu dönemine kadar uzandığı ortaya çıkmıştı. Bu, Boston Üniversitesi’nde tarih profesörü olan Joseph Boskin tarafından açıklanmıştı. Ona göre 1 Nisan Şaka Günü geleneği, İmparator Konstantin döneminde, bir grup saray soytarısının devleti daha iyi yönetebileceklerini ilan etmesiyle başlamıştı. Roma hükümdarı bu cesur açıklamayı hoşgörüyle karşılamıştı. Hükümetin dizginlerini Kugel adındaki soytarıya vermekten korkmuyordu. Ama sadece bir günlüğüne…”Bir gün” imparatoru, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmiş ve bu iktidar gününde, 1 Nisan’da tüm tebaanın gün boyunca şaka yapmak ve dalga geçmek zorunda olduğunu emreden bir kararname çıkarmıştı. O zamandan beri bu gün, yıllık bir tatil haline gelmişti. Joseph Boskin’in öne sürdüğü teze birden fazla gazetede yer verildi. Ancak haftalar sonra Associated Press, profesörün bu hikayeyi bir 1 Nisan şakası olarak uydurduğunu duyurdu.
***
Velhasılı yüz yıllardır insanlar, 1 Nisan’da ilk bakışta gerçek olduğu düşünülen, ancak şaka olduğu daha sonra anlaşılan komik olaylara imza atıyor.
1 Nisan, dünya çapında birçok ülkede “April Fool’s Day” olarak bilinen bir gün.
Bazı ülkelerde şakalar yalnızca öğleden önce yapılıyor ve bu saatten sonra şaka yapmaya kalkanlar için bizzat kendileri “Nisan Şakası” deniliyor.
1 Nisan’da sadece arkadaşlarımız ve ailemiz şaka yapmıyor, aynı zamanda büyük şirketler, resmi kurumlar, en fazla da basın yayın organları, gazeteler, radyo istasyonları, televizyonlar şaka yapıyor.
Hiç kimse şakalardan muaf değil. Dikkatli olmak, hoşlanmadığınız bir şakaya maruz kalsanız, bazen kızsanız bile serinkanlı ve hoşgörülü olmanız gerek.
Maşa, yıllara meydan okuyan bazı şakaları derlemiş. O anlatıyor, bizim kızlar gülüyor.
Hazırladığı yazıdaki en komik şakalardan bazıları şöyle:
***
1915 yılında, Birinci Dünya Savaşı’nın tüm şiddetiyle devam ettiği bir dönemde, Alman işgali altındaki Lille Havaalanı üzerinde uçan bir İngiliz uçağından bombaya benzer bir cisim fırlatılmış. Alman askerleri patlama endişesiyle sağa sola kaçışırken düşen cismin yerde defalarca sektiği görülmüş. Futbol topu olduğu anlaşılan bu nesnenin yanına giden Alman askerleri, “1 Nisan şakası” notuyla karşılaşmış.
***
1950 yılında Hollandalı yayın şirketi VARA, Amsterdam’daki Rijksmuseum’un bir çalışanıyla röportaj yapmış. Müze çalışanı, Rembrandt’ın “Gece Nöbeti” (1642) tablosunun restorasyonu sırasında yanlışlıkla etken maddeler karıştırdığını ve ünlü tablonun gözleri önünde erimeye başladığını söylemiş. Aslında bir şaka olan bu haber şehir halkının heyecanla müze önünde toplanmasına neden olmuş.
***
“En esprili 1 Nisan şakaları” listelerinin ilk sırasında genellikle İsviçre’deki spagetti hasadına ilişkin bir haber yer alıyor.
1957’de BBC’nin bir haber programında spiker, o yıl İsviçre’deki makarna tarlalarında mükemmel bir spagetti hasadı yapıldığını söylemişti. Habere göre bu büyük rekolte yalnızca 1957 yılının nispeten ılıman geçen kışı sayesinde değil, aynı zamanda önceki yıllarda spagetti tarlalarına saldıran ana haşerenin bilinmeyen bir nedenden dolayı ortadan kaybolması nedeniyle mümkün olabilmişti. Haberin sonundaysa spagetti yetiştiricilerinin spagetti kalitesine ve optimum uzunluğuna ulaşma konusundaki başarılar hakkında bir tartışma aktarılıyordu.
Bu “1 Nisan şakası efsanesi”nin, “mucize spagetti hasadı”nı konu alan programın 7 milyondan fazla kişi tarafından izlendiği ve bunların birkaç bininin televizyon şirketinin ofisine ulaştığı söyleniyor. İngilizler, evlerde spagetti yetiştirmenin mümkün olup olmadığını öğrenmek için BBC ofisini aramışlar. Saf TV izleyicilerini spagettinin ağaçta yetişmediğine ikna etmeye çalışmaktan yorulan operatörler, bu konuda çağrıda bulunanlardan spagettiyi domates soslu bir kavanoza koyup denemelerini önermeye başlamışlar.
Pek çok televizyon izleyicisi, BBC’nin bu haberine, önemli hükümet ve dünya haberlerini aktarmakla ünlü İngiliz televizyon spikeri Richard Dimbleby tarafından sunulmuş olması nedeniyle inanmış.
***
1962 yılında, o dönemde siyah beyaz yayın yapan ve sadece bir kanala sahip olan İsveç televizyonu, görüntüyü renkli hale getirebilecek yeni bir teknolojinin ortaya çıktığını duyurmuş. Haberde kanalın teknik uzmanı Kell Stenson’un önerisiyle bunun için bir naylon kadın çorabının televizyon ekranına gerilip belli bir açıdan bakılması gerektiği bildirilmiş. Binlerce izleyici sunucunun tavsiyesine uymuş. Gerçek renkli televizyon ise İsveç’te 1970’te, yine 1 Nisan’da ortaya çıkmış.
***
1965 yılında İngiliz BBC televizyon kanalı en yeni teknolojik icadı olan Smellovision’u izleyicilerine tanıtmış.
Artık kokuları stüdyodan izleyicilerin evlerine, herhangi bir ev televizyonuna aktarmak mümkündü.
Televizyon kanalı yapımcıları, stüdyoda spot ışıkları altında görev yaparken bunalan sunucuların keskin ter kokularını aktarmak yerine, örnek olarak soğan kesmişler, hoş kokan aromalı kahve yapmışlar.
Önemli sayıda izleyici stüdyoyu aramış ve “koku duyma” durumunu doğrulamış.
***
1 Nisan 1980’de BBC, Big Ben saatinin teknolojik ilerlemeye ayak uydurmak için mekanikten elektroniğe dönüştürüleceğini duyurmuş. (Nedense bundan sonra kadrandan dev bir guguk kuşunun çıkacağı söylenmiyor.) BBC’nin Japonya şubesi, Big Ben’in akıbetiyle ilgili haberleri tekrarlayarak, stüdyoyu arayan ilk dört dinleyiciye eski akrep ve yelkovanın açık arttırmaya konulup müzayedede satılacağını eklemiş.
***
1 Nisan 1981’de, London Daily Mail, okuyucularından kayıp koşucu Japon Kimo Nakaimi’yi bulma konusunda yardım istedi. Geleneksel Londra Maratonuna katılan bu atlet, bir çeviri hatası nedeniyle 26 mil yerine 26 gün koşmaya karar vermişti.
Gazete, Japon atletin İngiltere’nin uçsuz bucaksız bir yerinde kaybolduğunu ve hala bir yerlerde koştuğunu, pes edip yarıştan ayrılmak istemediğini yazdı. Aynı gün yazı işleri müdürlüğünü arayan çok sayıda kişi, Japon benzeri bir koşucu gördüklerini, ancak ona yetişemediklerini bildirdi.
***
1984. Usenet (internetin aldığı ilk biçimlerden biri olan çevrimiçi mesajlaşma topluluğu) üyelerine dağıtılan bir mesajda Sovyetler Birliğinin de ağa katıldığı duyuruldu. Bu, internetin kullanıldığı ilk 1 Nisan şakası oldu. Mesaj, “Sovyetler Birliği’nin Avrupa ve Amerikalılarla açık bir tartışma ortamında yer almak için Usenet’e katılmak istediği”ni öne sürüyordu. Konstantin Çernenko adlı kullanıcı tarafından chernenko@kremvax.UUCP adresinden gönderilen mesajın, şaka olduğu ancak 2 hafta sonra ortaya çıktı. Şakanın ardında Piet Beertema adlı bir Hollandalı vardı. 6 yıl sonra Moskova gerçekten internete bağlandığında şakayı yadetmek için alan adı olarak Kremvax’ı kullanıldı.
***
1986’da Fransız gazetesi Le Parisien, hükümetin Eyfel Kulesi’ni sökme kararını okurlarına bildirdi. Haberde ünlü yapının o dönemde başkentten çok da uzak olmayan Disneyland’a taşınacağı ve kulenin yerine 1992 Olimpiyat Oyunları için 35 bin koltuklu bir stadyum inşa etmenin planlandığı yazıldı. Haber Parisliler arasında büyük bir öfke dalgasına neden oldu.
***
1988’de İzvestiya gazetesi, Arjantinli ünlü futbolcu Diego Maradona’nın Moskova kulübü Spartak’ın yönetimiyle sözleşme imzalamak için pazarlık yaptığına dair bir haber yayınlayarak okuyucularına bir şaka yapmış. Gazete, Spartak’ın Maradona’yı 6 milyon dolara satın almaya hazır olduğunu bildirmiş. Daha sonra bir yalanlama yayınlanmış, ancak haber bundan önce ciddiye alınıp yayılmış: Associated Press haber ajansı, Maradona’nın Sovyet futbol kulübüne olası transferini bildirmiş.
***
1992’de İngiliz günlük gazetesi The Times, okuyucularını Belçika’nın yakın bir zamanda bölünmesi ihtimalinin olduğu konusunda uyaran bir yazı yayımladı. Makaleye göre, bazı “gizli müzakereler”de ülkenin kuzey kısmının Hollanda’ya, güney kısmının ise Fransa’ya ilhak edilmesi planlanıyordu. Haberin yazarı, Avrupa devletlerinden birinin ortadan kaybolmasının Avrupa Topluluğu (şimdiki Avrupa Birliği) üzerinde nasıl bir etki yaratacağını tartışma ortamına taşıyordu. Pek çok okuyucu haberi teyit ettirmek için Belçika Büyükelçiliği ile temasa geçti. Şaka o kadar büyük bir öfke dalgasına neden oldu ki, İngiltere Dışişleri Bakanı Tristan Garel-Jones bir açıklama yapmak zorunda kaldı.
***
Yine 1992’de Amerikan radyo istasyonu NPR, Watergate skandalı nedeniyle erken istifa eden eski Başkan Richard Nixon’un (1969-1974) önümüzdeki Kasım seçimlerinde yeniden başkanlığa aday olmayı planladığını bildirdi. Radyo istasyonu, Nixon’un seçmenlere yaptığı konuşmanın bir kısmını yayınladı (komedyen Rich Little eski başkan olarak sahne aldı). Konuşmanın sloganı şuydu: “Kötü bir şey yapmadım ve bir daha da yapmayacağım.” Daha sonra siyasi analistler ve mevcut ABD Başkanı George W. Bush’un seçim merkezinin temsilcileri tarafından yorumlar yapıldı. Sunucu, ancak programın ikinci yarısında beklenmedik haberin şaka olduğunu açıkladı.
***
1994 yılında, Amerika’da, tanınmış bir bilgisayar dergisi, sarhoş vatandaşların interneti kullanmasını yasaklayan bir yasanın kabul edildiğini yazdı. Özel bir robot, kullanıcının klavyeye nasıl dokunduğunu ve fareyi nasıl hareket ettirdiğini izleyecek ve eğer kullanıcının davranışı robota alışılmadık görünüyorsa, kullanıcının İnternet bağlantısını kesecekti. Makalenin 1 Nisan’da yayınlanmasına, yazarı Lirpa Sloof tarafından “1 Nisan Şakası” başlığıyla yazılmış olmasına rağmen, şaka çok makul görünüyordu ve bir hükümet temsilcisi bu iddiayı çürütmek zorunda kaldı.
***
Elon Musk, 2018’de Tesla’nın iflasıyla ilgili tweet atmış. “Paskalya yumurtalarının büyük satışı da dahil olmak üzere şirketi finanse etmek için para toplamaya yönelik yoğun çabalara rağmen, Tesla’nın tamamen iflas ettiğini bildirmekten üzüntü duyuyoruz” demiş. Duyurudan hemen sonra Tesla hisselerinin değeri %7 düşerek hisse başına 248 dolara gerilemiş.
Ertesi gün milyarder, bir daha böyle şaka yapmayacağına dair söz vermiş. Öyle ya aksi takdirde gerçekten iflas bile edebilirdi.
***
1 Nisan 2020’de Wikipedia’nın Rusça versiyonunun başlık sayfası SSCB tarzında sunulmuş. Her zamanki gibi “Wikipedia’ya Hoş Geldiniz” yazısı yerine, “Yoldaş! Vikipedi’ye kaydoldunuz mu?” “Eski haline dön!” sekmesini seçerseniz ana sayfanın normal sürümü yüklenir, diye yazıyormuş.
***
Hikaye çok, ama şimdilik bu kadarı yeter sanırım.
Kanımca birine şaka yapmayı planlarken şuna dikkat etmek lazım: Eğer şakanın “kurban”ı da katıla katıla gülerse şaka başarılı olmuş sayılır.
Dikkat! Ava giderken avlanmak da var işin içinde.
Bitirirken bir şaka da benden:
Yazılarıma gelen olumlu tepkilere inanarak daha sık yazmaya karar verdim 🙂
***
Endişelenmeyin, şakaydı.
mhyazici@yandex.ru