Cumartesi, 17 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
ManşetSerbest Kürsü

Türkçenin lanetlenmiş kelimesi

Adil Gürkan
Son güncelleme: 17 Mayıs 2025 05:43
Adil Gürkan
Paylaş
Paylaş

Güzel dilimizde masum bir kelime vardı. 

Geçmiş zaman eki ile ifade ediyorum. 

Vardı.

Sıkmak.

Şimdilerde, sanki lanetlendi. Bütün masumiyeti kayboldu. Suç cehenneminin kapısını açan bir şifreye dönüştü.

Artık sadece kan, gözyaşı ve şiddeti çağrıştırıyor. 

Ne zaman kirlendi?

15 Ocak 2003. Bir mafya dizisinin televizyona ilk çıktığı tarih.

Güzel Türkçemizin bu anlamlı kelimesi, işte bu dizide bir şiddet parantezine sıkıştırıldı. 

Aslında, sıkmak kelimesi ile demek istiyorduk ki?

Etrafına bir şey sararak ya da sarılarak sıkıştırmak.

Bir ürünü prese koyarak suyunu, yağını ya da sıvısını çıkarmak.

Dar gelmek. Örneğin ayakkabının ayağı sıkması.

Basınçlı bir araçla püskürtmek. Buna da itfaiye örnek verilebilir.

Baskı altına almak. Üzmek. Zorlamak.

Sıkıntı vermek.

Yalan söylemek, atmak, uydurmak, abartmak.

Bu anlamların hemen hepsi masum. Hepsi insani. Hepsi doğal.

Yani sıkmak kelimesi bu anlamlar ile güzeldi.

Çok insancaydı. Derken, nereden peydah olduğu belli olmayan bir ifade devreye girdi:

Kafasına sıkmak.

Televizyonlardan kulaklara, oradan belleklere ve oradan da konuşma diline girdi. Hem de kötü bir şöhret ile.

İt kopuk tayfası..

Mafyalığa özenen varoş ergenleri..

Bu kelimeye üşüştüler.

Hayatını en fazla 100 kelime ile idame ettiren bu özentiler, sıkmak kelimesinden gurur, sosyal tatmin, cesaret, üstünlük çıkarmaya çalıştı.

Kafasına sıkmak ifadesi, bunların dilinde, sessiz insanları ezmek için kullanılan bir naraya dönüştü. Ya da onlar bunu başardıklarını sandılar. 

Bunun sorumlusu şiddet dizileridir.

Bugün, şiddetin, mafyanın, cinayetlerin, adeta sıradanlaştırıldığı bu dizilerdeki konuşmaların neredeyse tamamı şiddet ile dolu.

Kadın, erkek, çocuk hiç fark yok.

Her karakterin üç beş cümlesinden birisinde sıkmak kelimesi var.

Mahalle aralarında, site bahçelerinde küçücük çocuklar bile bu şiddet sarmalının içine düşmek üzereler. Hatta düştüler. 

Şimdi bu kelime için karar anıdır.

Dizilerde bu kelime yasaklanmalıdır.

Anlaşılmamış olabilir;

O zaman tekrar..

Bu kelime dizilerde yasaklanmalıdır.

Lafı tersten anlayanlar olabilir.. O zaman tekrar..

Yasaklanmalıdır bu kelime dizilerde.

Yapmayın.

Hiç olmazsa en son kuşakların dimağlarını bu lanetlenmiş kelime ile kirletmeyelim.

Barış ve aşk dili en iyi temizlik aracıdır.

Bunu kullanalım.

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanAdil Gürkan
Takip et:
1956’da Mengen Hacıahmetler Köyünde doğdu. İlköğrenimini Mengen Cumhuriyet İlkokulunda tamamladı. Darüşşafaka Liseli olmakla gurur duyar. Hacettepe Üniversitesinde turizm ve işletme eğitimi aldı. Turizm ile ilgili olarak ABD- AH & MA Eğitim Enstitüsünden otelcilik diploması vardır. 1987 yılından bu yana turizm ve otelcilik sektöründedir. Genel olarak otel zincirlerinde ve 5 yıldızlı otellerde gelişen kariyerinde Genel Müdürlük yaptı. Bu gün itibarıyla Türkiye’nin büyük bir turizm grubunda Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü olarak çalışmaktadır. Mutfak, bisiklet, şiir, roman, tarih ve arkeoloji, Anadolu otları, mantarları ve orman meyveleri özel ilgi alanındadır. Yaz ve kış denize girmek, uzun mesafe bisiklet sürmek tutkusudur. Hepsinden önemlisi, insan, hayvan ve doğa sevdalısıdır. Ütopyası, savaşsız, sömürüsüz, şiddetsiz bir dünyadır. Yazılarında genellikle insanı gülümsetmeye yönelik mizah kullanır. İnsanları güldürmek iyidir…
Önceki Makale 1900’lerin başında İstanbul
Sonraki Makale “Canavar kardeşler” gün sayıyor

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

GünlükManşet

Gazetelerden köşe yazıları

Medya Günlüğü
17 Mayıs 2025
GünlükManşet

“Canavar kardeşler” gün sayıyor

Medya Günlüğü
17 Mayıs 2025
ManşetSerbest Kürsü

1900’lerin başında İstanbul

Metin Gülbay
17 Mayıs 2025
Beyaz ÖnlükManşet

Fazla yumurta zararlı mı?

Osman Akdemir
17 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?