Seri katillerin en önemli özelliklerinden biri hayvanlara eziyet etmeleridir.
Örneğin, 17 çocuğu ve erkeği öldüren ve bazılarını pişirip yiyen Jeffrey Dahmer “kariyerine” komşu köpekleri katledip başını bedeninden ayırdıktan sonra kazığa takıp sergileyerek başlamış.
Ted Bundy; babasının evcil hayvanlara eziyet etmesini izleyerek ve tekrarlayarak kariyerine başlamış, kırktan fazla masum insanı öldürmüş.
Brenda Spencer; kalabalığın arasına dalarak rastgele çocuklara ateş edip 11 çocuğu yaralayan ve bunlardan ikisinin ölümüne neden olan katil, çocukken evcil hayvanları canlı canlı ateşe atarmış.
Hemen hemen bütün katillerin geçmişinde hayvanlara eziyet ve öldürme hikayeleri var.
Bunları yazmamın bir nedeni var: Ülkemizde son zamanlarda hayvanlara eziyet haberleri giderek artıyor, hayvanların kulakları kesiliyor, şişe geçiriliyor ve katlediliyorlar. Bu toplumun ruh sağlığının hızla bozulduğunu, hatta sapkınlaştığını gösteren bir gelişme ve toplumumuz için çok tehlikeli.
Hayvanlar savunmasız kendini ifade edemeyen varlıklar ve insan karşısında çaresizler ama aynı zamanda sevginin ve bağlılığın karşılığını size fazlasıyla veren, yaşamı sizinle paylaşan, onunla paylaştığınız yaşamda ondan ihanet, yalan, şiddet, hakaret ve kötülük görmeyeceğinizi bilerek yaşamı paylaşmaktan zevk aldığınız yaratıklar. Ayrıca sevginin sevgiyi doğurduğunun yaşayan kanıtları, hayvan besleyen her insan sevgiye ve diğer insanları da severek yaşamın daha iyi olacağına inanır.
Ama bu savunmasız, çaresiz ve insan gücüne karşı hiçbir şansı olmayan varlıklara eziyet etmek ve zarar vermek hatta zarar görmelerine kayıtsız kalmak bu insanların kalbine kötülüğün yerleştiğinin ve insanlara zarar vermek için fırsat kolladıklarının kanıtıdır.
Bu insanlardan uzak durun ve teşhir edin çünkü bu insanlar yakın gelecekte hiç tereddüt etmeden ya size ya da toplumdaki diğer insanlara zarar verecekler.
Bunların insanları pişirip yiyen, ölülerle cinsel ilişkiye girebilen, çocuklara tecavüz edip öldürebilen insanlar olması büyük olasılık.
Bu insanları teşhir edin, hatta her gördüğünüz hayvana eziyet vakasını polise ihbar edin ki -ülkemizde hayvanlara eziyetin ciddi bir cezası olmasa bile- bu insanlar fişlensin kayıtları polis kayıtlarına girsin ve yarın polis bunları takip edip bulabilsin.
Sonuç; hayvan sevgisi bir toplumun vicdanının ölçüsüdür, hayvanlara sevginin yüceltilmediği toplumlarda nefret sevginin yerini alır ve kötülük giderek toplumun tüm kesimini sarar.
Çocuklarınızın birer evcil hayvan edinmesini sağlayın para ile almanız gerekmez, barınaktan, sokaktan veya bir tanıdığınızın yavrularından edinebilirsiniz, çocuklarınız sevgiyi, paylaşmayı, sevginin ne anlama geldiğini öğrensin ve iyi insan olsunlar, inanın bana hayvanların bunu insanlardan fazla başarma gücü var. Etrafınıza bakın bütün mutlu insanların hayvansever olduğunu göreceksiniz.
İyi insan olmazlarsa başarılı olmaları bir anlam taşımaz çünkü mutsuz olurlar, kötü insanlar her gün çevrelerinden negatif tepkiler alırlar ve mutsuz olurlar, bu olabilecek en iyi durum çok daha kötüsü buzluklarında ceset saklıyor olabilirler.
Bırakın çocuklarınız sevmeyi öğrensinler, inanın bir çocuğa sevgiyi bir hayvandan daha iyi kimse öğretemez.
Hayvanlara eziyetin yaygınlaştığı bir toplum kötülüğün yaygınlaştığı bir toplumdur, bu durum toplumun geleceğini tehdit eder çünkü büyük olasılık insanların birbirini öldürmeye başlaması an meselesidir ve toplumun sağlıklı bir geleceğe yönelebilmesi için bunu yapan insanların toplumdan ayrılarak ıslah edilmesi gerekir. O yüzden de hayvanlara eziyet eden insanlara muhakkak hapis cezası verilmeli ve bu sürede hapiste psikolojik tedavi görmeleri sağlanmalıdır.