Ben müzisyen değil müzikseverim, yazdıklarım da bu çerçeveden değerlendirilmeli; yani eksik yanlış varsa affınıza sığınıyorum ve eksiklik görüp tamamlamak isteyen olursa da yayınlamaktan memnun olacağımı baştan söylemek istiyorum.
Genel olarak pop müzikten ve ticari olarak tüketilebilen müzikten hoşlanmam, klasik müzik de açıkçası bana fazlaca elit geliyor, bir türlü alışamadım. O yüzden metal bana daha sevimli geldi, giderek artan bir ilgi ile de dinlemeye devam ediyorum; metalin her türünü seviyorum sadece agresifliğin üst düzeyde olduğu ve “brutal vokal” denilen yani adam boğazlıyorlarmış gibi şarkı söylenenleri dinlemekte zorlanıyorum.
Tüm rock-pop müzik gibi metal de kaynağını “blues”dan alıyor. Blues Afrikalı kölelerin Afrika’dan getirdikleri müzik; blues adı da mavi renkli bir örtü veya ona benzer bir materyalden geliyor ve cenazelerde söyleniyor. Rock’ın ilk taşlarından biri sayılan Elvis Presley de de siyahilerin söylediği ilahi ve şarkılardan oldukça etkilenmiştir.
Metal ise teknolojinin gelişmesi ve artık gitar ile çok daha fazla ses çıkarma olanağı ortaya çıkması ile başladı. Temel özelliği distorsion, agression, screaming‘dir. Yani distorsion sesi değiştirmek, bir takım elektronik aletler kullanarak yapılır, sözleri, ritmi, söylenişi agresiftir yani saldırgandır. Metal şarkıcıları öyle sahnede uyuşmazlar, şarkı söyleyiş tarzları genelde bağırmak, çığlık atmak şeklindedir. Hard rock grupları Led Zeppelin, Deep Purple, AC/DC sayılır ama benim bildiğim ilk metal grubu Black Sabbath’tır.
Günümüzde ise en iyi metal grupları arasında İsveç ve Almanya’dan da gruplar var.
Çok detaya girmeden bu teknolojik olanaklar ve çoğalan sesler metal müzisyenleri diğer tür müzisyenlerinden ayırmaya başladı, yani metal müzik yapmak için biraz virtüöz düzeyi gerekliydi, bu da metal müziği bir müzik türü olarak farklı hale getirdi. Genel olarak ticari kaygılarla yapılan metal türü metalciler (head bangers veta metalheads) arasında sevilmez, asıl olan müziğin kalitesidir.
Bir de selamları var, bizdeki bozkurt işaretine benziyor eski Roma’da kötülüklerden korusun işareti imiş, ilk Dio kullandı deniliyor, şimdilerde çok yaygın ama bizde bazen metal grupları Ülkücü sanılıyor.
Tam burada Metallica’ya gelmek lazım, metal camiası içinde Metallica’yı çok sevenler var ama yukarıda söylediğim gibi çok ticarileştiği ve metal tarzına zarar verdiğini düşünenler de var, ben biraz ikinci taraftayım, nerede Master of Puppets, nerede Enter the Sandman? Şimdi yeni bir albüm çıkardılar ve albümden bir single yayınladılar. Adı Lux Eterna, açıkcası kötü bir parça değil ama metal için çok yumuşak, agresiflik ve ritim rock seviyesine düşmüş, vokal ise pop sayılır.
Kısacası çok klasik olacak bir metal parçası sayılmaz, dinlenir ve tükenir. Bir Master of Pupppet olmaz, albümden iyi parça çıkacağını da sanmıyorum. Hoşça vakit geçirtir ama artık metalin uzağına düşmüş bir grup Metallica. Çok başarılı bir grup ama en iyi metal gruplarından biri değil, ben İron Maiden (Manşet fotoğrafı) gibi tarzlarını değiştirmemiş grupları seviyorum.
Bunlar benim fikrim, elbette başka şekilde düşünenler de vardır.
Son zamanlarda Almanya, İsveç, Finlandiya’da çok iyi müzik yapan “power metal” grupları var. Blind Guardian, Hammerfall, Apocalyptica gibi. Accept, Trivium, Avenged Sevenfold, MIW, Pain,Stratovardious, Orden Ogan, Powerwolf, Fiva Finger Death Punch tavsiye ederim.
Not: Bu yazı Medya Günlüğü’nde daha önce yayınlanmıştır.