Galatasaray, ligde namağlup yoluna devam ettiği serüvende iki puan önde gittiği Fenerbahçe deplasmanında mutlak galibiyet parolasıyla yola çıkıyor, rakibi ise aradaki farkı kapatarak ligde ipleri yeniden eline almak istiyordu.
Her iki takımında kazanmak isteyeceği bu mücadelede son haftalardaki oyunla beraber Galatasaray’ın galibiyete daha yakın olduğunu düşünüyordum. Jose Morinho’nun Fenerbahçe’sinin daha sert ve kompakt bir biçimde Galatasaray’ı karşılayacağını düşünmüştüm. Derbinin şifresinin ikinci bölgede karşılama olacağını biliyordum.
Okan Buruk’un orta sahada kurduğu Sara-Lucas-Mertens üçgeninde kurduğu üstünlük, topa sahip olarak set oyunu ile oyunun hızını kırmaya çalışarak doğru şekilde oyunu oynadı. İlk yarıda Mertens üzerinden yapılan ön alan baskısı, Fenerbahçe’nin oyun içerisinde geçiş oyununu oynayamamasına sebep oldu.
Fred ve İsmail’in sol tarafa oyunu yığma isteği sarı lacivertlilerin, oyununu hareketlendirse de, Maxim’in çabası tek başına yeterli olmadı.
Galatasaray’ın oyun başından itibaren planı, takımın Osimhen üzerinden oyunu kanatlara yayarak, Çağlar ve Dijku üzerinden oyunu “half space” üzerinden penaltı noktasına çekerek kendisine alan açtığı için Galatasaray çok boşluk yakaladı.
Dönen topların tamamını karşılayan Sara-Lucas ikilisinin takımı öne itmesi Okan Buruk’un asıl planıydı. Morinhoyu o kadar iyi analiz etmiş ki, takımın önde kalamaması Fenerbahçe’yi oynatmamak üzerine kuruluydu.
Galatasaray her iki yarıda da önde basan, galibiyeti isteyen taraftaydı. İkinci yarının başında Galatasaray’ın ilk yarıda yaptığı tüm plan, stoper arasına bir oyuncu göndererek, dönen topları alarak ikinci bölgede aktif olma isteğiydi.
Skoru alan Okan Buruk’un ikinci yarıda planının bu şekilde devam edeceğini düşünerek, Fenerbahçe’den ikinci bölgeye takviye bekliyordum. Bu hamlenin İsmail’i oyundan almadan olması gerektiğini düşünüyordum.
Bu sayede Galatasaray’ın kurduğu üçgene karşılık vererek, sadece Maxim üzerinden olan oyunun çökmesine sebep olacaktı.
Jose bunun yerine İsmail’i oyundan alarak topu tamamen Galatasaray’a verip oyunun sarı kırmızılılar adına ikiye bir set hücumuna dönmesine sebep olduğu için kalesinde üçüncü golü gördü. Ligi ciddiye almaması, maçı küçümsemesi mağlubiyetin temel sebeplerinden. Galatasaray, baştan sonra doğru oyunu oynayarak puan farkını 5’e çıkardı.
Fenerbahçe’de ise işler iyiye gitmiyor. Takım, yönetim, taraftar, psikolojik olarak çökmüş durumda. Sizce derbi haftası neler olacak?