Çarşamba, 21 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
EditörMentor

Futbolun sosyolojisi

Mentor
Son güncelleme: 1 Mayıs 2025 19:58
Mentor
Paylaş
Paylaş

Yazılarımda bir iddiadan çok kendi görüşlerimi belirtmeyi seviyorum çünkü herkes fikrini söylediğinde en doğruyu bulmak daha kolay olur.

Bu nedenle yazı bir gerçek değil, yazarın kendi görüşlerini içeren bir özettir…

“Fenerbahçe neden başarısız” sorusunun cevabı, taraftarının ezici çoğunluğunun muhalefete yakın olmasıdır. 

Galatasaray için ise tam tersi geçerlidir. 

Bu durum iki camianın tercihinden daha çok tarihi bir sürecin sonucudur.

Bildiğiniz gibi futbol yoksul sporudur. Benim çocukluğumda ticaret hakir görülür ve memurluk öne çıkarılırdı. O dönemde bugünün büyük iş insanlarının babaları, dedeleri küçük esnaftı ve ötekiydiler, bu yüzden ötekinin sporu futbolu ve Fenerbahçe’yi seçtiler.

Galatasaray ise tam tersi aristokrattı ve tabana ulaşan bir görüntüsü yoktu.

Zaman geçti o ötekilerin çocukları, torunları büyüdü. Murat Ülker, Ferit Şahenk, Ali Koç oldu. O kadar büyüyemeyenler de mal mülk sahibi oldu, çocukları da beyaz yakalı kentliler oldu. Bir de bunun üstüne milliyetçi muhafazakar fayın milliyetçi ve muhafazakar diye ayrışması Fenerbahçe’yi iyice muhalif yaptı.

Galatasaray ise tersi bir değişim geçirdi. Hâlâ beyaz yakalı liseliler yönetiyor gibi görünse de uzun süre Hakan Şükür ve Arif Erdem gibi dini figürlerin öne çıkması, Avrupa’da içe kapanık muhafazakar Türk işçilerin Avrupa başarılarını bir kimlik işareti olarak görmeleri nedeniyle ezici taraftarı muhafazakar oldu.

Zaten başarıları da siyasal muhafazakarlığın yükselişi ile paralel hale geldi.

Burada Galatasaray için risk taraftar kesiminin ağırlıklı kesiminin köyden kente hızlı göçün yarattığı sosyolojik olarak geçici bir toplum kesimine dayanması. 

Fenerbahçe dedeleri torunlara döndürürken, bir toplumsal gelişimin akıntısı üzerinde yaptı bunu: Cumhuriyet ve kapitalizm.

Oysa muhafazakar yükseliş sadece Cunhuriyetin hoyrat davrandığı bir kesimin sisteme adapte olması süreciydi.

Yani bu kalıcı bir süreç değil. 

Geçiş dönemleri eskinin rol modellerinin yok edilmesi üzerine kurulur. Fenerbahçe de entegrasyon sürecinde Cumhuriyetin hoyrat çocuğu olarak görüldü ve hiç sevilmedi.

Artık renklerimiz ayrı ama hepimiz aynıyız yok o eskidendi, her taraftar grubunun sosyolojik tabanı var.

Bu süreç Fenerbahçe’ye biraz elitizm getirse de Galatasaray’ın iyi yerine popüleri seçmesi bence en büyük hataydı. Hata diyorum ama bu ne Fenerbahçe için ne de Galatasaray için bir seçim değildi, bir sürecin sonucuydu.

Galatasaray’ın şu andaki taraftar kitlesi kalıcı bir sosyal tabana dayanmıyor ve zaman onları minimize edecek, bunu yönetmek için de çabaları yok; huşu içinde bugünün tadını çıkarıyorlar. Yarına bakacaklar.

Fenerbahçe ise bu süreci tamamlamış, kalıcı bir sosyal tabanı var. 

Bu tespitle Türkiye’de başarı hayal, zaten Galatasaray içeride yükselip Avrupada düşerken Fenerbahçe dışarıda yükseliyor.

Bence Fenerbahçe’nin önü açık ama artık Türkiye’de şampiyonluk adayı olmadığını, Avrupa’da kupayı hatta Şampiyonlar Ligi’ni amaçladığını, Türkiye’de ise orta sıra bir takım ile mücadele edeceğini açıklamalı ki Lig’in marka değerini korumasın çünkü şu an lig onun varlığı ile para ederken Fenerbahçe düşmanlığı ile yaşıyor.

EtiketlendiFutbol
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanMentor
Takip et:
Lafını sakınmayan bir Fenerbahçe taraftarından moda olduğu üzere tarafsız gibi görünmeye çalışan değil, gayet taraflı Fenerbahçe ve Türk sporu, kimi zaman da siyaset ve ekonomi yazıları... Twitter: @mentordiyorki. Eski tarihli yazılara ulaşmak için: https://arsiv.medyagunlugu.com/mentor
Önceki Makale Bugünkü köşe yazıları
Sonraki Makale 1 Mayıs’ta öldürülen kadınlar

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Mentor

Doğal muhalif…

Mentor
21 Mayıs 2025
EditörGünlük

Trump-Putin telefon zirvesi

Medya Günlüğü
20 Mayıs 2025
EditörSerbest Kürsü

İsviçre’de bir mahalle bakkalı

Alper Eliçin
20 Mayıs 2025
EditörGünlük

Gazeteci Birgül Taşdemir hayatını kaybetti

Medya Günlüğü
19 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?