19. yüzyılın paylaşılamayan istihbaratçı, bilim ve devlet adamı Mehmet Emin Bey Paşa, Kampala’daki bir ayaklanma sırasında, ticaretlerine taş koymuş olduğu Arap köle tacirleri tarafından Viktorya Gölü’nde katledildiğinde 50 yaşındaydı.
***
Yeni bir askeri darbe sonrası iç savaş kaosu yaşayan Sudan, katliamları, yolsuzlukları ve kıtlık koşulları ile uluslararası gündemi yeniden işgal etmeye başladı.
Bir dönem Mehmet Emin Paşa’nın genel valilik yaptığı Ekvatorya eyaletini de kapsayan Sudan coğrafyası Osmanlı İmparatorluğu’nun en güney topraklarını oluşturmuştu.
Bu topraklar, 1821 yılında Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa zamanında Osmanlı’ya katılmıştı.
Tarihte kabilelerle, yerel krallık ve mehdilerle yönetilen bu Afrika coğrafyası 1956 yılında bağımsızlığını kazanana kadar Osmanlı, Mısır ve İngiliz idaresindeydi.
Eskiden olduğu gibi bugün de istikrarsızlık, kıtlık, askeri darbe, iç savaş ve katliamlara maruz kaldı.
Darfur’da soykırıma göz yuman diktatör El Beşir’in 30 yıl süren Müslüman Kardeşler şeriatı yakın tarihte ülkeyi Sudan ve Güney Sudan olarak parçaladı.
Bugün hâlâ istikrara kavuşamamış olan Sudan coğrafyasına, iki yüz yıl geriye dönerek, Osmanlı Valisi Emin Bey üzerinden bakmak istedik…
İstihbaratçı bilim ve devlet adamı Mehmet Emin Bey Paşa aslen Polonyalı ve Yahudi kökenli Alman’dır. Asıl adı İzak Eduard Schnitzer.
Polonya’nın karmaşa içinde olduğu br dönemde Osmanlı’ya sığınmış, Müslümanlığı kabul ederek, Osmanlı İstihbaratına çalışmıştır.
Tıp doktoru, zoolog, botanist ve etnografdır, en az 10 dil bilmektedir.
Osmanlı Devleti’ne Balkanlar, Anadolu ve Afrika gibi farklı bölgelerde hizmet vermiştir.
Son görevi Ekvatorya Valiliği sırasında, İmparatorluğun en güney topraklarını oluşturan Güney Sudan sınırlarını daha aşağılara genişletmiştir.
Ekvatorya eyaletinin Osmanlı’dan koptuğu sıralarda bölgede varlık gösteren İngiliz ve Alman misyonları ile de çalışan Emin Paşa, Arap esir tacirleri tarafından öldürülmüştür.
***
Polonya Osmanlısı İzak Schnitzer, Mehmet Emin olduktan sonra ilk görevinde Balkanlar’da Arnavutluk Genel Valisi İsmail Hakkı Paşa’nın sağ kolu olur. Hakkı Paşa görevden alınıp cezaen Trabzon’a sürüldüğünde de çok sevdiği için ona refakat eder
Trabzon’da çalışkanlığıyla, Hekim Hayrullah namıyla ünlenir. Gayretlidir, İstanbul ve Almanya’daki nüfuzlu dostlarını devreye sokarak, Hakkı Paşa’yı affettirir, Yanya Valiliğine atanmasını sağlar ve kendisi de yardımcısı olur.
Arnavutça ve diğer Balkan dillerine de hakimdir. Arnavut asıllı Mısır ve Sudan hidivleri ile yakın mesaidedir. Bu sayede Afrika’da da kendisine görevler yaratır.
Kahire’de görevliyken, Sudan’a geçip idari, ticari ve istihbari faaliyetlerde bulunur. Hartum’da bölgenin en büyük hastanesini kurup, işletir.
Bugünkü Güney Sudan’da salgın hastalığa yakalanan Ekvatorya İngiliz Valisi görev yapamamaktadır. Mısır Hidivi’nin de desteğiyle, Ekvatorya Beyliğine Emin Bey atanır.
Eğitimli sağlıkçı ekibiyle hemen Ekvatorya’ya geçen Vali Emin Bey, Beyaz Nil kıyılarındaki Juba ve Gundukuru’ya karargahını kurup, emrindeki üç bin askerle bölgeyi yönetir. Hakimiyetindeki askeri üs sayısını on kat arttırır, ilk çabası esir ticaretini engellemek olur.
Hiyerarşik açıdan bağlı olduğu Kahire ve Hartum’un Ekvatorya’ya ilgisinin zayıfladığı, askeri faaliyetlerin durduğu dönemlerde boş durmaz, zamanını yerel bitki, kuş ve hayvan türlerinin keşfine vakfeder, araştırma ekipleri kurar. Osmanlı’nın itibar etmediği bilimsel bulgu ve tespitlerini meraklı Avrupa laboratuvarlarına pazarlar.
Bugün Londra müzelerinde sergilenen, Güney Sudan’da dahi olmayan Ekvatorya’ya özgü canlı türleri, bitki örtüsü ve kabilelere ait izler, Emin Bey’in İngilizlere pazarladığı bulgulardır.
Köle ticareti
Emin Bey, Nil havzasının en büyük köle satış merkezi olan stratejik Gundukuru İskelesi ile esir kamplarını işleten Ermeni ve Arap insan tacirleri ile kıyasıya mücadele içindedir.
Öte yandan, sömürgeleşmeye isyan eden kabilelerle başı derttedir, görevi icabı yerel ayaklanmaları bastırmaktadır.
Ekvatorya kabilelerini kışkırtan, bölgede halk kahramanı olarak bilinen isyancı lider Lolo Laku’yu, köpeğine “Emin Bey” ismi taktığı için yakalatıp diri diri yaktırdığı rivayet edilir.
1880’lerde Sudan’da başlayan Mehdi isyanı sırasında Kahire ve İstanbul ile irtibatı tamamen kesilince, salgın hastalıklardan bitap düştüğü Juba’dan ayrılıp, kıtlık koşullarında daha güneydeki Uganda, Kongo ve Zengibar’a geçmeyi başarır.
Askeri mezarlık
Bugün Güney Sudan’ın başkenti Juba yakınlarında, Beyaz Nil kıyısındaki Gundukuru’da, yerli halkın “Türk Askeri Mezarlığı” olarak bildiği, izleri Nil taşkınlarıyla silinmiş bir mezarlık bulunmaktadır.
Juba’daki görevim sırasında, kanlı iç savaş koşullarında bir yerel görevlimizi ancak özel izinle yollayabildiğimiz söz konusu alanın, o dönemde salgınlarda ölen, Emin Bey komutasındaki Sudan ve Mısırlı askerlerle araştırmacıların defnedildiği bir mezarlık olabileceği üzerinde durulmuştu.
Halen görevi sürüyor mu bilmiyoruz ama o günlerde Büyükelçiliğimize yardımcı olan Gundukuru Kaymakamı, Emin Bey’in canlı canlı yaktırdığı asi lider Lolo Laku’nun torunlarından biriydi.
Paşalık fermanı
Emin Bey, Ekvatorya’dan ayrıldıktan bir yıl sonra, gecikmeli olarak eline ulaşabilen Padişah Fermanı ile paşalığa terfi etmişti.
Fermanda, hizmetleri için teşekkür edilirken, Ekvatorya’nın artık Osmanlı toprağı olmadığı kaydedilerek, iç savaşların, salgın hastalıkların ve kıtlığın pençesinde kıvranan bölgede kendi başının çaresine bakması anlamında serbest kaldığı bildirilir.
Osmanlı ile irtibatı kesilen Emin Bey Paşa, bir süre daha Osmanlı Genel Valisi gibi davransa da çok geçmeden bölgedeki İngiliz ve Alman misyonlarıyla çalışmaya başlar.
Almanya, Emin Paşa’nın sağladığı istihbarat sayesinde ilave topraklar kazanır ve kolonilerini Kongo, Uganda ve Tanzanya’ya kadar genişletir.
Alman hariciyesine çalıştığı sırada İngilizlere de istihbarat sağlar. British Company’ye büyük servet karşılığında 75 ton fildişi sattığı söylenir.
Hazin son
19. yüzyılın paylaşılamayan uluslararası istihbaratçısı, bilim ve devlet adamı Mehmet Emin Bey Paşa, 1892 yılında Kampala’daki bir ayaklanma sırasında, daha önce ticaretlerine taş koymuş olduğu Arap köle tacirleri tarafından Viktora Gölü’nde 50 yaşında katledilmiştir.
Hâlâ istikrara kavuşamamış olan bölgede, Osmanlı Valisi Emin Bey zaman zaman iyi veya kötü olarak hatırlanır…
Not: Mehmet Emin Paşa ve dönemin Ekvatorya’sına ait mozaik akrilikler, Kampala’da da görev yapmış olan Ressam Büyükelçimiz Sedef Yavuzalp’e aittir.
Sudan haritası: harita.gov.tr