Rus edebiyatının devleri ‘hobileriyle’ de ünlü. Russia Beyond portalı 7 edebiyat devinin kimileri oldukça sıra dışı hobilerini sıraladı.
Aleksander Puşkin: Rus şair kadınlara olan düşkünlüğü ve düellolara olan ilgisiyle tanınıyor. Puşkin, hayatı boyunca birçok kadına olan aşkını şiirlerinde dile getirirken, tam 20’den fazla düelloya katıldı. Ne yazık ki, katıldığı son düello hayatına mal oldu.
Mihail Lermontov: Rusya’nın en sevilen şairlerinden Lermontov asker olmanın yanı sıra bir ressamdı. Kafkasya’daki görevi sırasında, çevresindeki dağ manzaralarını resmetti ve üniformalı bir otoportresini yaptı.
Lev Tolstoy: Savaş ve Barış’ın yazarı fiziksel emeğe olan düşkünlüğüyle bilinir. Tolstoy, çiftlik işleri yapmayı ve sporla uğraşmayı severdi. Yaşlılık döneminde bile uzun yürüyüşler yaparak aktif kalmaya çalıştı.
İvan Turgenev: Dünyaya “Avcının Notları” kitabını armağan eden Turgenyev’in kendisi de bir av meraklısıydı.
Fyodor Dostoyevski: “Kumarbaz”ın yazarı Dostoyevski ise kumara bağımlıydı. Yazarın bu tutkusunun, mali sıkıntılarını artırdığı ve daha fazla yazmasına neden olduğu biliniyor.
Anton Çehov: Ünlü hikaye ve oyun yazarı köpek sevgisiyle bilinirdi. Özellikle dachshund (sosis köpeği) cinsine büyük bir ilgi duyan Çehov, bu köpeklerle sık sık vakit geçirirdi. Çehov’un “Kaştanka” adlı kısa hikâyesi, Rus edebiyatındaki en dokunaklı hayvan hikâyelerinden biri olarak kabul edilir. Çehov, Brom ve Hina adında iki dachshund’a sahipti ve onlarla uzun sohbetler yapmaktan keyif alırdı. Çehov’un kardeşi, köpeklerinin ön ayaklarını Çehov’un dizine koyarak onunla yarım saat boyunca şakalaştığını ve bu anların çevresindekileri kahkahalara boğduğunu anlatır.
Vladimir Nabokov: İlk kelebeğini altı yaşında yakalayan Nabokov, bu hobisini hayatı boyunca sürdürdü. Kelebek avcılığı ve araştırmaları onun için basit bir hobi olmaktan çıkarak profesyonel bir uğraş haline geldi. Harvard Zooloji Müzesi’nde kelebek koleksiyonunun küratörü olarak çalıştı ve bilimsel makaleler yayımladı.
Ünlü yazar satranca da çok meraklıydı. Kendi geliştirdiği karmaşık satranç problemleriyle bu yeteneğini pekiştirdi. Hatta bir satranç dahisini konu eden roman da yazdı.