Cuma, 27 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Contalanmış bir gerçeklik

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 17 Kasım 2024 12:36
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

Ümit Aslanbay

Netflix’in “Türkiyeli” denemeleri Kulüp ile sonuca ulaştı. Tılsımlı gömleğiyle İstanbul’u kurtaran, bir Malkoçoğlu olamayan “Muhafız” ve Göbeklitepe’yi heder eden “Atiye”den sonra “Fatma” ile “Bir Başkadır” başarının sinyallerini vermişti. Bu kodlanmış ya da Türkçedeki deyimiyle “contalanmış” Netflix şaheserinin adı, tek sözcükten oluşuyor. Türkiye’nin sabık Eurovision  şarkı yarışmalarındaki kurnazlığına başvuruluyor. Türkçeye yerleşmiş yabancı sözcüklü “pidgin”lik hali, günümüzün “win win dünyasında” kazanca çevriliyor, devamı geliyor.

İstiklal Caddesinde yoğun yağmur altında öpüşenler (Bugün zaten hiç düşünmeyin); yarım yamalak sırılsıklam koreografide, Fıstık İsmet, Gene Kelly; Raşel ise Debie Reynolds olur adeta. Çalan “Singing In The Rain” yerine Vivaldi’dir. “Beraber ıslandık yağan yağmurda” parçası beklemek insafsızlık olurdu. Otomobille çıkılan Yeşilçam şaşmazındaysa; ne koşturan sevgilileri ne de Boğaz’ı görürüz. Çünkü, mekan, yine filmlerden bildiğimiz Hollywood sırtlarına benzer. Üstelik Fıstık İsmet, ağaçlar arasında peşinden koşturamadığı sevgilisine çiçek dahi vermediği gibi üstüne üstlük bir tokat aşkeder. Hırsızlık yaptığı için düştüğü karakolda polislere bağırıp çağıran, “gardiyana” (Türk karakollarında olmaz) hakaretler savuran ve sonra şikayetçinin bir telefonuyla salıverilen Raşel ile müştekinin adını, adresini; komiserden bir çırpıda alan Matilda ise bize Türkiye’den daha çok Türkiye’ye dışardan ve tepeden bir bakışı anlatır. Ancak, Kulüp’un esas sorunu buralarda değil daha baştan, “yanlış hayat doğru yaşanmaz” deyişiyle başlar.

Dizide önce Galata’da bir terasta, güvercinlerin de eşlik ettiği cinayet anını görürüz. Ardından yazıldığı gibi, “17 yıl sonraya” gideriz. 1942-43’lerden Varlık Vergisi yıllarından hesaplarsak bu 1960 genel affı olmalı. Matilda, genel afla dışarı çıkar çıkmasına da ne hikmetse 1950’lerde yaşamaya başlar. Film icabı 1955 yılındaki 6-7 Eylül olaylarını görmesi gerekecektir. Her dizi izleyicisi dramatizasyonu tadacak zahir. Lakin, Kulüp’teki “ticari” kodlamalar zamanı ve mekanı eğip bükerken kendi iddiasını da yok eder: İlk olmak, tarihe ışık tutmak… Matilda’nın cinayet işlemesinin esas nedeni olan 1942 yılındaki Varlık Vergisi; çıkaranlar ve uygulayanlar dahil Türkiye’de  eleştirilmiştir. Kulüp ilk değildir. Salkım Hanım’ın Taneleri (1990) romanı tek yanlı olsa da, onlarca baskı yapmıştır. 1999 yılında filme çekilmiştir. Yahudi karakterler ise bu kez nedense Ermeni olmuştur. Zamanın ruhu olmalı! Varlık Vergisi’nden 17 yıl sonra gerçekleşen 6-7 Eylül olaylarını konu edinen  film Güz Sancısı da 2008 tarihini taşır. Hepsi kıyasıya (acımasız) eleştiri yüklüdür.

Gösterilenler ve gösterilmeyenler  

Türkiye o yıllarda 2. Dünya Savaşı’na girmemek için çırpınıyor, ekmek vesikayla veriliyor, sınırlarda faşist Almanya’nın işgal tehlikesine karşı 1 milyon kişilik bir ordu besleniyordu. Almanya’dan, İngiltere’den ithal ettikleri ile “savaş zengini” olanlardan (kimlerdi acaba?), Varlık Vergisi’nin, bu kayıtların tutulmadığı, kimin zengin olunduğunun bilinmediği bir ülkede, tamtakır bir hazineye gelir sağlamak amacıyla çıkarıldığından, Matilda’nın “tayyi zaman-mekan” ederek yaşadığı 6-7 Eylül olaylarının sorumlusunun ise artık tek parti yönetimi değil, Amerikancı Menderes hükümetinin olduğundan söz edilmez Kulüp’te…

Fonda ne yeni hayat ve çok partili partili rejim-Amerikancı DP iktidarı, ne de Kore’ye gönderilen askerler vardır. Ülke, İstiklal Caddesinde gelip geçen (aynı) otomobiller, şık dükkanlar ve tek bir eğlence mekanından oluşmuştur. Dizinin övgüye boğduğu danışmanlara ne danıştığı ise kullanılan “Ladino” dili dışında tam bir muamma. Çelebi’nin (Fırat Tanış), son derece kötüyken bir anda nasıl son derece iyi olduğu bilinmez ama Varlık Vergisi’ni ödemeyenlerin Erzurum Aşkale’ye açık kamyonet kasasında gönderilmeleri bir fiyasko. “Moda’da geçici olarak tutuldukları mekandan Haydarpaşa’ya açık kamyon kasasında gönderildiler” denilemez çünkü dizide hiç öyle anlatılmıyor.

Son söz: Netflix’in ilk sezonunda durdurulan, 1930’lu yıllarda geçen Damnation dizisinin devamını bekliyoruz. Iowa’da grev yapan çiftçilerin evlerine, paralarına nasıl el konulduğunu anlatan. Zaman ne eğilmiş ne de bükülmüştü. Tam orada geçiyordu. Komünist rahip ve bir o kadar komünist sevgilisi sıkışmış savaşıyorlardı…

Not: Bu yazım ilk olarak Cumhuriyet Pazar’da yayınlanmıştır.

EtiketlendiNetflixÜmit Aslanbay
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale Geççek mi gerçekten?
Sonraki Makale Enerjiye dair her şey

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

Teriniz kuruduğunda umudunuz bittiğinde…

Dr. Nil Gönce
27 Haziran 2025
ManşetSerbest Kürsü

Siyasette kirli işler, ilişkiler…

Gürsel Demirok
26 Haziran 2025
Serbest Kürsü

Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme potansiyeli

Yıldırım Aktuğan
23 Haziran 2025
Serbest Kürsü

“Kirli işler” ve “kirli ilişkiler…”

Gürsel Demirok
23 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?