Pazartesi, 22 Eyl 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

Bir tatlı huzur Kalamış’ta bile kalmadı…

Tijen Zeybek
Son güncelleme: 22 Eylül 2025 05:31
Tijen Zeybek
Paylaş
Paylaş

Doğru soruları sormazsak doğruyu bulamayız. Soru “mutlu musunuz” değil, hiçbir zaman da olmadı.

Soru “iyi misiniz”dir ve buradaki iyi hem fiziksel hem de ruhsal iyiliği kapsamaktadır. İnsanın bir bütün halinde iyilik halinde olmasının duygu olarak tezahürü huzurdur. O yüzden de insanlar hep “nasılsın” sorusunu sormuşlardır birbirlerine. Nasılsın? İyi misin? İyinin karşıtı kötüdür. İnsan iyiyse huzurludur, kötüyse huzursuzdur. İyilik halinin ya da kötülük halinin kendisinde bir ikilik yoktur. Ama insan algısında, ne yazık ki, bedensel ve ruhsal iyilik olarak bir ayrım ortaya çıkmıştır ve hakimiyetini sürdürmektedir. Bu ikili bakışın nedenlerinden en önemlisi tababet (tıp) biliminin bilimi “pozitif” yani gözlem, deney ve tekrara dayalı olanla sınırlandırma ısrarıdır dersek yanlış olmaz. 

Anketler, kamuoyu araştırmaları, akademik çalışmalar vb. esas alınan daima mutluluk. Oysa mutluluk bir süreklilik hali olamaz. Mutluluk gündelik duygu durumu olamaz. İnsana mutluluk veren bir olay meydana gelir ve bu her geçen dakika azalır. Harika bir haber alırsınız, ilk anda mutluluğunuz coşkulu bir sevinç halindedir, giderek önce coşku kaybolur. Sevinç hali birkaç saat, belki bir gün sürer. Bu duygular giderek sönükleşir. Toplamda ve genel olarak “mutluluk” dediğimiz bu hal en fazla bir hafta sürer belki.

Yeni bir araba aldığınızı düşünün, mutluluk haliniz ne kadar sürer? Yeni bir ev aldığınızı ya da piyangodan para kazandığınızı düşünün veya terfi ettiğinizi. Sahip olduğunuz şeye göre bu statü veya mal mülk olabilir mutluluğunuz her geçen saat hızla azalır ve bir süre sonra o şeye hiç sahip olmadığınız duygu durumuna geri dönersiniz. İşte o duygu iyilik ya da kötülük halidir. Yani “nasılsın” sorusuna verdiğiniz cevaptır. İyiyseniz huzurlusunuz demektir. Kötüyseniz huzurunuz yoktur. 

Demek ki bizim kaybettiğimiz şey mutluluk değil, huzur ve bu mutluluğun tersine gündelik hayatı derinden etkileyen bir şeydir. O yüzden araştırmalar huzur üzerinden yapılsa toplumsal tek  bireylerin huzurundan oluşan toplumsal huzurun nasıl bozulduğunu ve yerini neyin aldığını gerçekçi bir şekilde görebileceğiz. Mutluluğun yokluğu huzurun yokluğu demek değildir ve aslolan da huzurdur ancak huzurun yokluğu stresin, gerginliğin, kötü şeyler olacak beklentisinin varlığı demektir. Huzursuzluğun topluma yayılması ise umutsuzluk tohumlarının ekildiği anlamına gelir. Bu süreç ne kadar sürerse umutsuzluk duygusu da o derece güçlenir,  koyulaşır. Bu ise gerilimi besler ve çatışmayı doğurur. 

İşte tam da içinde debelendiğimiz psikolojik atmosfer budur. Adalet, eşitlik, demokrasi, ifade özgürlüğü, paylaşılan bayramlar, yaslar (ortaklaşılan bir geçmiş) yoksa huzur da yoktur. Mutluluk kişiseldir. Sorulduğu ana göre birey mutlu ya da mutsuz olabilir ama huzur toplumsaldır. Bir topluluk toplumsallığını kaybedince huzuru daha küçük bağlılıklarda arar. Cemaat olur, futbol kulübü üyeliği olur, aşiret olur, ideoloji olur, din olur, siyasi parti olur, gruplaşmalar, çeteleşmeler olur. Eski kabile, aile düzenine dönülür yani. Zira insan uzun süre huzursuzluğa katlanamaz. Zira insan umutsuz yaşayamaz. 

Zira insan insansız, insan da toplumsuz yaşayamaz. 

Fotoğraf: flckr.com

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanTijen Zeybek
Takip et:
1965 yılında Lefkoşa’da doğdu. İşletme lisans eğitiminden sonra Yakın Doğu Üniversitesinde Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik alanında master yaptı. Daha sonra Medya Çalışmaları ve İletişim alanında doktora yaptı. Halen Yakın Doğu Üniversitesi, İktisadi İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümünde Yrd. Doç. Dr. olarak görev yapmaktadır. Sanat, edebiyat alanında çeşitli TV programları yaptı. Halen Bayrak Radyo ve Televizyon kurumunda Anahtar Kelimeler adlı programı sürdürmektedir. Edebiyat alanında faal bir geçmişe sahiptir. Uzun yıllar boyunca Türkiye ve KKTC’de çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmıştır, yazmaya devam etmektedir. Deneme ve makaleleri çeşitli dergilerde yayımlanmaktadır. Seramik Heykel, resim ve enstalasyon (yerleştirme) sergileri açmıştır. Seramik Heykel alanında iki ödülü vardır. Şimdiye kadar yayımlanmış üç romanı bulunmaktadır.
Önceki Makale Kapının ardındakini görmek (2)
Sonraki Makale Gelecekte bireysel saygınlık karneniz olacak

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

ManşetSerbest Kürsü

İsrail solunun Gazze çıkmazı

Metin Duyar
22 Eylül 2025
ManşetSerbest Kürsü

Türkiye’nin kayıt dışı gerçeği

Yıldırım Aktuğan
22 Eylül 2025
EditörSerbest Kürsü

Aziz Nesin gerçekten mizah ustası mıydı?

Alper Eliçin
21 Eylül 2025
Serbest Kürsü

Gelecekte bireysel saygınlık karneniz olacak

Adil Gürkan
21 Eylül 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?