Ahlak her koşulda boyun borcudur insan olan insan için.
Doğumla gelmez erdemler, kişi o erdemleri kendisi geliştirir kendinde.
Ahlaklı bir öğrenci için ki bu öğrencilik ilkokulda hatta anaokulda olsa da dersi anlamaya çalışmak, arkadaşları ile yakın sıcak sevecen bir ilişki kurmaya çalışmak, yalan söylemekten kaçınmak, merhametli, yardım sever olmak ve daha nicesi sayılabilir. İlkokul öğrencilerinin bu konuda öncelikle anne baba kardeşler olmak üzere diğer yakınlarının ve elbette ki öğretmenlerinin kapsayıcı kucaklayıcı sevgi ile yoğrulmuş yardımlarına yol gösterciliğine ihtiyacı olacaktır.
Ahlaklı bir insan olmak sorumluluğu her ne kadar reşit olma yaşı 18 olsa da, çocuk veya genç insan için 14–15 yaşından başlayarak insanın kendi kendisini eğitmesi, yetiştirmesi geliştirmesi ile yol kat edebilir.
Çocukları okulda, oyunda bırakıp sadede geleyim.
Yaşamanın ahlakı oldurulmalıdır ve bu her bir insanın yapması gereken bir şeydir.
Bir derdi vardır insanın, yoksa eğer insan da yoktur, hayat da yoktur.
İnsan sömürüsüz adil gelecek kaygısı ya da belirsizliği olmayan bir hayatın dertlisi ve dermanı olmalıdır.
Her bir kişinin, hür ve korkusuz (gelecek korkusundan tutun da devlet korkusu, savaş korkusu, adaletsiz bir düzen korkusu hissetmeden) hakça adil bir düzende yaşaması için kişinin kendi üzerine düşenleri arayıp bulup yapması insanın ahlâklı olmasının, olabilmesinin ilk adımlarıdır.
İnsana yakışır bir düzen için mücadele verirken içinde yaşadığımız bu adaletsiz düzeni yaratanlara ve savunanlara karşı verdiğimiz/ vereceğimiz mücadelede onlara benzemek gibi ahlâk dışı bir yönteme, hakarete, aşağılamaya sözlü veye eylemli şiddete/şiddet hissine asla ve katiyen baş vurmamalı, daha güzel bir dünya için kavga verirken vereceğimiz bu kavganın şiir şiir şarkı şarkı, dışlamadan düşmanlaştırmadan kin ve nefret duygularından kaçınarak mücadele etmeliyiz.
Ahlak sevmektir en önce, sonra dostluk, vefa, dayanışma, merhamet, kötü ve kötülük düşünmemek, merhametli olmak, şefkatli olmak ve daha niceleri.
Mücadele nasıl olmalıdır konusunda arılar ve petekler bize örnek olabilecek onlarca doğal örnekten sadece biridir.
İnsana yakışır insanca mücadele daha güzel bir dünya ve yaşam için hiçbir koşulda vazgeçemeyeceğimiz yöntem olmalıdır.
İnsan bunu başarabilecek bir canlıdır.
Ne demişti Hasan Hüseyin Korkmazgil?
Acıyı bal eyledik demişti.
Acıyı bal eylerken insana yakışır türkü türkü sevgi dolu bir yol insanın yolu olmalıdır.
Arıların bal yapma mücadelesinde ne kin vardır ne nefret ne de şiddet.