Pazar, 11 May 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Tarihin tekerleği

Medya Günlüğü
Son güncelleme: 9 Kasım 2022 18:56
Medya Günlüğü
Paylaş
Paylaş

İnan Özbek

Tarihçiler, “Tarihin tekerleği geriye döndürülemez” derler. Bu cümleyle sanırım; insanların, toplumların, kültürlerin ve daha geniş bir anlamda uygarlıkların, sürekli bir devinim içinde oldukları, değiştikleri ve aslında ilerliyor oldukları anlatılmak istenmişti.

Bu yargıyı uzun uzun ve etraflıca düşünmeye devam edersek; kimi toplumların, ülkelerin ve uygarlıkların, geçmişte daha parlak, her anlamda daha yüksek bir durumda oldukları halde, sonraları ve günümüzde zayıflamış, sorunlu ve bunalımlı bir durumda olmalarını nasıl açıklayacağız? Tarihçilerin söz konusu yargısına açıkça tezat oluşturan ya da öyle gözüken bu vaziyeti nasıl değerlendireceğiz?

Birçok tarihçinin ortak kanısına göre; toplumlar yüzyıllar süren yaşantılarıyla, deneyimleriyle, içselleştirerek ve yeri geldiğinde sarsılarak öğrenmekte, kurum ve kurallarını oluşturmaktadırlar. Dolayısıyla sağlam, istikrarlı ve barış üreten toplumlar ve ülkeler, yüzlerce yıl hatta kimi tarihçilere göre; iki bin- iki bin beş yüz yıllık süreçler sonunda gelişebilmektedir. Bu bilgiler ışığında, biraz önce sorduğumuz sorunun yanıtına net değilse de, flu bir şekilde de olsa ulaşmış oluyoruz kanımca. Demek ki; tarih sanılandan çok daha uzun dönemler halinde hareket etmekte, asıl değişimler ve dönüşümler çok uzun yıllar sonunda gerçekleşmekte, yani toplumların çok uzun deneme, yanılma, özümseme ve de öğrenme süreçleri olmaktadır.

Öte yandan toplumsal değişim süreklilik arz etmekte, kimi dönemlerde her açıdan daha sağlıklı olunabilirken, kimi dönemlerde gerilemeler ve zayıflıklar görülmekte fakat sonuçta toplum sürekli devindiği için, arada bir düşüşler olsa bile tarihin söz konusu kuralı gereği, aslında son kertede ilerleniyor olduğu ortaya çıkmaktadır. Filozof Herakletios’un; “Aynı nehirde iki defa yıkanılmaz” sözü de, değişimin işte bu sürekliliğini çarpıcı bir şekilde özetlemiştir

Köklü ve kalıcı değişimlerin zamanla ve evrim yoluyla olabildiği, devrim yöntemleriyle hızlı ve yukarıdan aşağıya gerçekleştirilen değişimlerle ilgili olarak, ilk başta başarılı gözükseler bile uzun vadede sorunlar ortaya çıktığı, toplumun bütünü tarafından içselleştirilmedikleri ve bu değişiklikler konusunda toplumsal uzlaşmanın sağlanamadığı, dolayısıyla da tartışmaların süregittiği tarihsel ve güncel olarak görünen gerçeklerdir.

Ülkemizde güncel olarak süren, kimi zaman şiddetlenen, gerginliklere ve bölünmelere yol açan siyasi, sosyal ve özellikle de yaşam biçimi tartışmalarını bahsettiğimiz tarihsel yargılar çerçevesinde ele alırsak, aslında bütün bu tartışmaların ne kadar doğal ve olağan olduklarını görebiliriz.

Uzun bir geçmişi olan, etnik, dinsel ve yaşam biçimi açılarından çeşitlilik arz eden kocaman bir ülke ve toplumuz. Doğu kültür dairesinde yer alan ancak, yaklaşık iki yüz yıldır kültür ve sosyal yapı değişikliklerini beraberinde getiren, Batılılaşma denen süreci yaşıyoruz. Toplumumuzda bu değişimlerin, tarihin olağan seyri, toplumun kendi gelişme çizgisi ve dinamiği çerçevesinde gelişmediğini, yukarıdan aşağıya uygulanan yenilikler ve tarihi hızlandırmaya dönük girişimler olduğunu düşünürsek, bütün bu tartışmaların bir anomali değil aslında normal olduğunu bir kez daha gözlemlemekteyiz.

Bütün bu anlattıklarımızdan şöyle bir sonuca varmak yanlış olmayacaktır kanımca: Yaşadığımız bugünkü ortamı kısa vadeli bir bakışla değil de, tarihin bahsettiğimiz kanununu göz önüne alarak uzun vadeli bir bakış açısıyla değerlendirirsek, bugün “neden böyle oluyor” şeklinde sorulan birçok sorunun yanıtını görebileceğiz. Dolayısıyla toplumun üyeleri olarak bizlere karmaşa ve kaos gibi gözüken ve de yer yer bizleri umutsuzluğa sevk eden, bütün bu yaşadıklarımızı, daha serinkanlı ve sağlıklı bir şekilde değerlendirebilmiş, böylece daha doğru yargılara varma olanağımızı arttırmış olacağız.

Çok geniş bir evreni ifade eden bütün bu sözlerimi bir örnekle somutlaştırmak faydalı olur kanımca. Mesela, binlerce yıllık insanlık tarihinde ve toplumumuzun yüzlerce yıllık tarihinde küçücük bir kesiti ifade eden son elli yıllık tarihimize bakalım. Ülkemizdeki farklı etnik ya da mezhepsel kimliğe sahip insanların, elli yıl öncesinin Türkiye’sinde kendilerini ifade edişleri ya da yeterince ifade edemeyişleri hatta kamusal alanda kimi zaman kimliklerini saklama gereği duyuyor olmaları gerçeğini, bugünkü ülkemizin ortamında yeterli olmasa da, değişik kimliklere sahip insanlarımızın kendilerini ifade edişlerindeki rahatlık ve açıklıkla kıyaslarsak, söz konusu bu sürede bile ciddi değişim ve ilerlemelerin kaydedildiğini mutlulukla görmekteyiz.

Yani dostlarım, tarihin tekerleği dönmeye devam ediyor, umutsuzluğa yer yok…

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Önceki Makale Yaptırım kardeşliği
Sonraki Makale Leman’dan ‘Çiçek Bay Kemal’ kapağı

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe YazılarıManşet

Anneliğe selam olsun…

Ulaş Başar Gezgin
11 Mayıs 2025
Köşe YazılarıManşet

Başöğretmen gibi olmak

Dr. Nevin Sütlaş
11 Mayıs 2025
Köşe Yazıları

Hariciye geleneğimiz ve kurumsallaşma…

Hasan Sevilir Aşan
8 Mayıs 2025
Köşe Yazıları

Delilik ve “toplu itlaf”

Emre Dilek
8 Mayıs 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?