Ben size Fenerbahçe’yi yine ve yeniden anlatayım…
“Rengimiz farklı olsa da hepimiz aynıyız” dönemi sona ereli çok oluyor; artık hepimiz aynı değiliz, herkesin temsil ettiği toplumsal bir kesim var.
Fenerbahçe de bu sosyolojik denklemin içinde Atatürk ve onun getirdiği modern demokratik toplumu savunuyor.
Başkaları daha Doğulu, daha Atatürk ve değerlerinden uzaklaşmış, daha Orta Doğu’ya benzeyen bir toplum hayal ediyor.
Artık Fenerbahçe öteki.
Yani güçlü tarafından sevilmiyor, dünkü maçın veya herhangi bir maçın sahada kazanıldığını düşünüyorsanız bence safsınız.
Her faul, her kart oyunu değiştiriyor.
Siz aklınızı mı kaçırdınız, Mourinho’nun gerçekten bu ülkede başarısız olma şansı mı var?
Rakibi kim olacak? 3 Avrupa kupası kazanmış biri mi? Yok öyle biri, kim var? Fetö’nün dizinin dibinde, derin devlete yanak sıktırıp, her türlü saha dışı dümeni döndüren biri ve ait olduğu sistem var.
Artık bunu anlamanız gerekiyor, ha “benim umurumda değil ben her şeye varım, yeter ki kupam olsun” diyorsanız o takım Fenerbahçe değil.
Dünkü maçta Mourinho ve Fenerbahçe puan kaybetti diye düşünüyorsanız sakın internetten Atlas Okyanusu almaya kalkışmayın!
Ülkenin en önemli iş adamlarında biri hiç çekinmeden ve korkmadan 1 ay boyunca Fenerbahçe’ye çemkiriyorsa bu gündelik değildir.
Kaybetmeyeceğini, kazanacağını bilmesindendir.
Fenerbahçe de bu yüzden kaybediyor…