Nefesin üç aşaması nefes alma, tutma ve vermedir.
Sinir sistemimizin yaşamı algılama ve yaşama biçimine ayarlı olarak nefesimiz bu üç aşamasının bir yerinde daha kontrolsüz bir tutum sergilemeye başlayabiliyor.
Kontrolsüz tutum içerisinde nefes alma biçimimiz daha sığ olabilir, nefes vermemiz daha kısa olabilir veya tutuyor olabiliriz.
Göğüste nefes olamayabiliyor, şişik ve sert bir göğüste nefes tam olarak dışarı verilemeyebiliyor, sığ ve tembel nefes olabiliyor, alt karında nefes olamayabiliyor.
Modern yaşamın içerisinde hem doğanın sirkadiyen ritminden (*) hem de kendi varoluş hikâyemizden uzaklaşmış durumdayız. Küçücük yaşlardan itibaren performans sistemin içerisine itiliyoruz. Oysa hani biz büyürken farkındalık geliştirmeyecek miydik?
Oto pilottan çıkabilmek ve varoluşumuza farkındalık geliştirebilmek için her gün, düzenli nefes pratikleri yapmamız en önemli sorumluluğumuz olabilmelidir.
Nefes kontrollü olduğunda sinir sistemimizde, zihnimizde kontrollü oluyor ve bu durum bütünsel sağlığımızı olumlu yönde etkiliyor.
Mesela ayak parmaklarımıza kan gönderebilmek ve ideal oksijen alabilmek kaliteli uykunun temelini oluşturuyor. Nabzımız yüksek iken midemiz kasılıyor ve yemekler orada kalıyor, asit birikiyor. Biz ne yapıyoruz? Bu sorunlardan kurtulabilmek (sadece baskılıyoruz) için avuç dolusu ilaçlar, vitaminler kullanıyoruz. Daha pratik ve bedava olan bir yolu var ama zaman bulamıyoruz.
Nefes çalışmaları ile kronik hal almamış ise sağlığımızın ince ayarını her gün yapabilme gücümüz oluyor. Performans olmuş nefesimiz kendi doğasında kendi doğrusunu yaşamaya başlıyor.
Böylece nefesimiz sakinleşecek ve ideal haline dönecektir.
İdeal nefes tarifini şu şekilde yapabiliriz:
Nefes alma alt karından yukarı doğru hareketlenir oradan karın, göğüs bölgesine ulaşır ve boyun-çene bölgesinden taşar. Nefes vermeden önce bir topu yukarı attığımızda aşağı düşmeden önce havada asılı durduğu an gibi nefes tutulur. Nefes vermede ise nefes almanın tersi işlemi işler.
İdeal nefes çalışması için yogada öğrendiğim ve çok faydasını gördüğüm “Üç Bölümlü Nefes”(Dirga Pranamaya) çalışmasını pratik edebilirsiniz. Sadece 5 dakikanızı alacaktır.
- Nefesinizle bağlantıda olabileceğiniz sakin bir alanda sırt üstü yere uzanın. Bedeniniz gevşetin, böylece nefesin bedeninizde ki doğal dansını daha iyi gözlemleyebileceksiniz. Katı, gergin bir bedende iseniz önce gevşeyin.
- Nefesinizi burundan tamamen boşaltın.
Şimdi tek bir nefesi üç bölümde bedenimize alacağız. Yani tek bir nefesi 3’e böleceğiz.
- Bedeninizde alt karından karna giden yoluna nefesinizin 1/3’ ünü alın. Nefesi bir sayı tutun.
- Üst karna ve kaburgalarınıza doğru 1/3 nefesi alın. Nefesi bir sayı tutun.
- Göğse ve çeneye doğru 1/3 nefes alın. Nefesi bir sayı tutun.
Nefesi sakince boşaltın. Bu döngüyü 6 tur olacak şekilde tekrar edin.
Namaste…
(*) Sirkadiyen ritim: Dünyanın kendi ekseni etrafındaki 24 saatlik yolculuğu sonucunda ortaya çıkan canlılar üzerindeki biyokimyasal, fizyolojik ve davranışal ritimlerin tekrarı. Vücudumuzun biyolojik saati olarak da tanımlanabilir.