Cuma, 4 Tem 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Sokrates’in at sineği ve Kipling’in kırkayağı

İnan Özbek
Son güncelleme: 1 Aralık 2023 00:01
İnan Özbek
Paylaş
Paylaş

Durmadan düşünerek, soru sorarak ve eleştirerek gerçeği arayan Sokrates Atinalılara, “Ben sizin at sineğinizim, sizi rahatsız ederim belki fakat uyanık kalmanızı sağlarım” demişti..

Tarihsel kökleri ilk defa Antik Yunan’da görülen eleştiri ya da kritik, polisin (şehir devleti) yöneticilerini yer yer rahatsız etmiş hatta sarsmış ancak onların gerçekleri kavrayabilmelerine yardımcı olmuş ve yöneticilere eşsiz bir bakış açısı kazandırmıştı.

Neticede, siyasi tarihçilerin sağlam ve istikrarlı yönetimleri tarif ederlerken sık sık atıf yaptıkları Eski Yunan site devletleri bu sayede gelişebilmişti.

Aslında her birimizin uyanık durumda olmak ve gerçeklerden haberdar olabilmek için bir at sineğine ihtiyacımız var. İnsanların ve toplumların yaşamları hakkında karar verme gücüne sahip yöneticilerinse kendilerine soru sorulmasına ve eleştirilmeye herkesten fazla gereksinimleri vardır.

Ne kadar zeki, karizmatik, seziş gücü yüksek ve yetenekli olurlarsa olsunlar gerçekleri tam olarak algılayabilmeleri için mutlaka eleştirilmeleri gereklidir kanımca. Eleştirilmeyen, çevresindekiler tarafından sürekli onaylanan ve her yaptığı alkışlanan yönetici bir süre sonra neyin doğru neyin yanlış olduğunun ayırdına varamamaya başlayacak, kendi doğrusunu tek doğru kabul edecek, kendi gerçeğinden ayrıca ülkesinin ve dünyanın gerçeklerinden uzaklaşacak, gerçeklik duygusunu yitirecektir. Oysa ki eleştiri kabul eden, yanlışı yüzüne karşı söylenebilen yönetici gerçeğe daha yakın olacak ve doğru kararlar verebilme olanağına kavuşacaktır.

Kipling’in aktardığı ünlü bir hikayeye göre, yetenekli bir dalkavuk kırkayağı sürekli övmekte, yüceltmekte, ne kadar çok ayağı olduğunu bunların sırasını karıştırmadan basabilen ne kadar muhteşem bir varlık olduğunu söyleyip durmaktadır. Öyle ki bu bitmek tükenmek bilmeyen övgüler bir süre sonra kırkayağın zihnini uyuşturmuş, ona kendi gerçeğini unutturmuş ve sonunda kımıldayamaz hale gelmiştir.

Siyasi tarih eleştirinin hayati önemini ortaya koyan çok sayıda örnekle doludur esasında. Aynı zamanda bir hükümdar olan Süleyman peygamberin ünlü ve bilge veziri Asaf’ın soru sorabilmesi ve yeri geldiğinde eleştirebilmesidir Süleyman peygamberi yücelten.

Bu muhteşem yönetici vezir ilişkisi türkülere bile konu olmuş: “Asaf’ın mikdarını bilmez Süleyman olmayan” dizeleriyle ölümsüzleşmiştir. Selçuklu hükümdarları Alparslan ve Melikşah’ın da vezirliklerini yapmış olan ve bu hükümdarların çok başarılı siyaset izleyebilmelerinde büyük pay sahibi olan ve bu itibarla kendisine devletin nizamı anlamında Nizam-ül Mülk unvanı verilen ünlü ve bilge vezirin soru sorabilmesi, eleştirebilmesi ve öğüt verebilmesidir Alparslan’ı ve de Melikşah’ı büyük kılan.

Fatih Sultan Mehmet’in kendisine sık sık akıl danıştığı hocası Akşemsettin’in yeri geldiğinde yaptığı eleştirilerin ve verdiği öğütlerin Fatih’in kültleşmesindeki payı ortadadır.

Dalkavukluk kolay ve risksizdir ancak yöneticinin gözlerine bir perde indirir ve onu kör eder. Eleştirel tavır ise zor ve risklidir fakat yöneticinin gözünü ve kulağını açarak onun olanı olduğu gibi görmesini, duymasını ve dolayısıyla doğru düşünmesini sağlar, kişiyi aynanın karşısına geçip kendine bakmaya, öz eleştiri yapmaya da zorlar.

O yüzden başta yöneticiler olmak üzere hepimizin mutlaka ama mutlaka eleştirilmeye ihtiyacımız vardır.

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİnan Özbek
Takip et:
İstanbul Üniversitesi'nden mezun. Uzun yıllar bankacılık ve finans sektöründe çalıştı. Ekonomi tarihi ve teorileri alanlarında derinleşmeye çalışmakla birlikte, güncel ekonomik gelişmeler hakkında da fikir yürütme çabasında.
Önceki Makale Kasım ayında en çok okunanlar
Sonraki Makale Avrupa’da yılın isimleri

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe YazılarıManşet

Teslimat robotu Dastavşik

M. Hakkı Yazıcı
4 Temmuz 2025
EditörKöşe Yazıları

Avrupa’nın hırsları ve Türkiye

Okay Deprem
4 Temmuz 2025
EditörKöşe Yazıları

Bufalo, bizon ve “bizim manda”

Dr. Nevin Sütlaş
29 Haziran 2025
Köşe Yazıları

İran’da kadınlar, savaş ve rejim

İsmail Boy
25 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?