Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu’nun (ICIJ) yeni araştırması “Cyprus Confidential”, Avrupa Birliği (AB) üyesi Kıbrıs’taki finansal hizmet sağlayıcıların Rus oligarkların milyarlarca dolarlık servetlerini yaptırım tehdidinden nasıl kaçırdığını ortaya koydu. Ayrıca Kıbrıs’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yandaşları için önemli bir finans ve gizlilik merkezi olarak oynadığı role de ışık tutuyor.
Rus oligarkların ve milyarderlerin yatırımlarını yıllardır (Güney) Kıbrıs üzerinden yapılandırdıkları, ayrıcalıklı bir vergi oranından, intifa hakkı gizliliğinden (şirketlerin nihai intifa hakkı sahiplerine ilişkin bilgiler kamuya açık değildir) ve yakın zamana kadar AB vatandaşı olmayanlara Kıbrıs’ta mülk satın alarak Kıbrıs vatandaşlığı veren bir vatandaşlık programından yararlandıkları aslında bir sır değil.
Ancak Rusya’nın Şubat 2022’de Ukrayna’yı işgal etmesinin ardından Kıbrıslı offshore hizmet sağlayıcılarının bir zamanlar göz kamaştıran müşterilerinin yıllar içinde inşa etmelerine yardımcı olduğu servet, Putin rejimini zayıflatmaya çalışan dünyanın dört bir yanındaki hükümetlerin hedefi haline geldi. Ukrayna’ya saldırıların başlamasının ardından birçok Batılı kuruluş ve ülke Kremlin destekçilerine uyguladığı yaptırımları sertleştirdi.
Cyprus Confidential araştırması, ICIJ ve Paper Trail Media tarafından yürütülen ve yedi farklı sızıntıdan gelen 3,6 milyondan fazla belgeye dayanan küresel bir iş birliği.
ICIJ’in sızdırılan kayıtlar üzerinde yaptığı analiz, 2014’ten bu yana yaptırım uygulanan Rusların sahip olduğu ya da kontrol ettiği gizli yargı alanlarında kayıtlı yaklaşık 800 şirket ve tröst buldu. Bunlar arasında Rus holdinglerinin ana şirketleri, Severstal ve Evraz gibi Rus holdinglerinin yan kuruluşları, mülk satın almak, yat kiralamak için kullanılan şirketler veya Modigliani, Magritte gibi saygın ressamların tablolarını elinde tutan tröstler yer alıyor.
Belgeler, Kıbrıslı DJC Accountants, ConnectedSky, Cypcodirect, MeritServus, MeritKapital ve Kallias and Associates firmalarından geldi. Ek kayıtlar, i-Cyprus adlı bir web sitesi aracılığıyla Kıbrıs kurumsal kayıt belgelerini satan Dataset SIA adlı Letonyalı bir şirketten elde edildi. Sızdırılan belgeler üzerinde DW Türkçe’nin de dahil olduğu 67 medya kuruluşundan 270’ten fazla gazeteci yaklaşık sekiz ay boyunca çalıştı.
Sızdırılan kayıtlar 1990’ların ortalarından Nisan 2022’ye kadar uzanıyor. Şirket yapı şemaları, banka hesap başvuruları, KYC (Müşterini Tanı) belgeleri, vergi beyan formları, kurumsal kayıt sertifikaları ve e-posta alışverişlerinden oluşan bu kayıtlar, yaptırım uygulanan Rus oligarkların kendilerini, iş ortaklarını ve ailelerini zenginleştirmek ve bu süreçte Putin’in gücünü pekiştirmek için Kıbrıs şirketlerini ve tröstlerini kullanarak yaptıkları yatırımlara ilişkin ayrıntılar sunuyor.
ICIJ tarafından yapılan bir analiz, Kıbrıs’taki profesyonel hizmet firmalarının son birkaç yıl içinde, Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ı ilhak etmesinin ardından yaptırım uygulanan en az 25 Rus’a ve Ukrayna’daki savaşın başlamasından bu yana yaptırım uygulanan en az 71 Rus’a finansal hizmet sağladığını ortaya koydu.
ICIJ, yaptırım uygulanan bu 96 Rus’tan 67’sinin oligark olduğunu ve bunların çoğunun Forbes’un 2023 dünya milyarderleri sıralamasında yer aldığını tespit etti.
Oligark terimi, genellikle sanayi, teknoloji veya bankacılık alanlarında servet edinmiş ve hükümet içinde bir miktar nüfuza sahip olan bir grup zengin Rus için kullanılıyor.
ICIJ, ayrıca yaptırım uygulanan Rusların 44’ünün kamu görevlisi veya devlete ait bir şirkette pozisyonu ya da kontrol hissesi olan kişilerin dahil olduğu siyasi nüfuz sahibi kişi (PEP) kategorisinde olduğunu belirledi.
ICIJ’in analiz ettiği offshore hizmet sağlayıcıları Kıbrıs’ta yerleşik olsalar da hizmet sağladıkları tüm şirketler adada kayıtlı değil.
Kıbrıs merkezli firmalar, müşterilerine ayrıca düşük vergi rejimi ve kurumsal sahiplik anonimliği sağlayan, şirket bilgilerine erişimi sınırlayan ve mali suçlara karşı daha hoşgörülü olabilen ülkeler ve bölgeler olan gizli yargı alanlarında kayıtlı şirketlerle ilgili işlerin yürütülmesinde de yardımcı oluyor. Cyprus Confidential sızıntılarının elde edildiği firmalardan biri olan ConnectedSky örneğinde, ICIJ merkezi İngiliz Virgin Adaları, Marshall Adaları, Seyşeller, Hong Kong ve Belize’de bulunan şirketleri tespit etti.
Bir Kıbrıs hükümet sözcüsü ICIJ’in sorularına verdiği yanıtta, “2013’ten bu yana Kıbrıs’ın ısrarlı çabalar gösterdiğini ve bankacılık sektörünü istikrara kavuşturmayı başardığını, hem kara para aklamayla mücadele hem de yaptırımların uygulanması konusunda en iyi yargı alanlarından biri haline geldiğini” söyledi.
Bugün ülkenin “güçlü ve sağlam bir çerçeveye sahip olduğunu ve bankacılık sektörünün uluslararası alanda en katı düzenleyici çerçevelerden birini uyguladığını” belirten sözcü, bu görüşün Avrupa Komisyonu’nun 2015 tarihli incelemesi, Avrupa Konseyi’nin karapara aklamayla mücadele ana danışma biriminin 2022 tarihli incelemesi ve ABD Dışişleri Bakanlığı’nın birkaç değerlendirmesi tarafından da desteklendiğini savundu.
İngiltere, Nisan ayında Kıbrıslı profesyonel finans danışmanı Demetris Ioannides’i yaptırım listesine almıştı. Ioannides, Rusya’nın önde gelen oligarklarından Roman Abramoviç’in, Putin’in Ukrayna’yı yasadışı işgalinin ardından yaptırıma uğramadan önce, 760 milyon sterlinden fazla mal varlığını gizlemek için kullandığı karanlık offshore yapıların hazırlanmasından sorumlu tutuluyordu.
Cyprus Confidential araştırması, Ioannides’in sahibi olduğu MeritServus’un işlemlerine ışık tutuyor.
ICIJ’in veri analizine göre MeritServus, Rus oligarklara ait 100’den fazla Kıbrıs şirketi ve tröstün günlük işlerini yürütüyor. Belgeler, şirketin Abramoviç ile ilişkisinin kapsamını da ortaya koyuyor.
Putin rejimine yakınlığı nedeniyle Batılı hükümetler Abramoviç’i Ukrayna’daki savaşın kilit destekçilerinden biri olarak gösteriyor.
57 yaşındaki Abramoviç, 1990’ların sonlarından beri Putin’in yakın çevresinin bir üyesiydi. Çelik endüstrisi devleri Evraz ve Norilsk Nickel’de hisse sahibi olan Rus milyarder, eski bir parlamento üyesi ve 2000’den 2008’e kadar Çukotka bölgesinin valisiydi.
Forbes’ın yayınladığı listeye göre 9 milyar dolar serveti olan Abramoviç, kamuoyu tarafından daha çok yat filoları ve 2003’te satın aldığı İngiltere Premier Lig ekiplerinden Chelsea’nin sahibi olarak biliniyordu. Rusya’nın 2022’de Ukrayna’yı işgal etmesi sonrası Abramoviç, Birleşik Krallık tarafından yaptırıma tabi tutuldu ve kulubü satmaya zorlandı.
ICIJ, MeritServus’un hizmet sağladığı, Abramoviç’in sahibi olduğu ya da kontrol ettiği 210’dan fazla şirket ve tröst tespit etti. Bu şirketlerden 91’i Britanya Virjin Adaları’nda ve düzinelercesi de Man Adası, Jersey ve Aruba’da kayıtlıydı.
Sızdırılan belgelere göre MeritServus, Kıbrıs’ta ise Abramoviç’in sahip olduğu ya da kontrol ettiği en az 14 tröstün yönetimine yardımcı oldu. Bu iş bazen Ioannides’in kariyerinin başlarında kurduğu, Big Four olarak anılan dünyanın en büyük muhasebe firmalarından biri olan Londra merkezli Deloitte’un Kıbrıs şubesi ile birlikte yürütülüyordu.
Cyprus Confidential araştırması, Abramoviç’in, offshore firmaları üzerinden Chelsea kulubü adına on milyonlarca sterlini bulan ödemeler yaptığını da ortaya çıkardı. Ödemeler 10 yıllık bir dönemi kapsıyor.
Bu bulgular, Chelsea Futbol Kulübü’nün bir zamanlar sahibi olan Abramoviç’in kulübün başarısını nasıl finanse ettiği konusunda soru işaretleri yaratıyor.
ICIJ ortağı The Guardian’a konuşan dört spor avukatı, bu tip ödemelerin bir kulübün geleceğini riske atabilecek dikkatsiz harcamaları önlemeyi amaçlayan finansal fair play veya FFP ile ilgili Premier Lig kurallarını ihlal etmiş olabileceğini söyledi. Bu kurallar aynı zamanda finansal dopinge karşı yani Abramoviç gibi zenginlerin kendi paralarını kullanarak haksız rekabete yol açmalarını önlemek amacıyla yazılmıştı.
The Guardian’a, konuşan avukatlar Cyprus Confidential araştırmasında ortaya çıkan işlemlerin, Chelsea’nin harcama limitlerine dahil edilmesi gereken ödemelerin offshore firmalar tarafından karşılanmış olabileceğini söyledi. Bu da kulübün izin verilenden daha fazla harcama yapmış olması anlamına gelebilir.
Abramoviç’in temsilcileri ICIJ’in gönderdiği sorulara yanıt vermedi.
(Pelin Ünker-Serdar Vardar, DW Türkçe)
Haberin devamını okumak için tıklayın