Pazartesi, 13 Eki 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

100. yıl sessizliği

Hasan Sevilir Aşan
Son güncelleme: 11 Ekim 2023 00:45
Hasan Sevilir Aşan
Paylaş
Paylaş

Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı, ülke olarak içinden geçmekte olduğumuz deprem travması, sarsıntılı seçim-geçim tartışmaları, beka endişesi ve yakın çevremizdeki savaşlara rağmen geri plana düşürülemeyecek önemdedir. Rutin törenlerle geçiştirilmemelidir.

Ancak, sonradan pişmanlık duyacağımız tuhaf bir sessizlik içinde olduğumuz da bir gerçek.

***

Beklenti, yüzüncü yılın idraki uluslararası hafızalarda da iz bırakacak şekilde görkemli kutlamalar düzenlenmesiydi.

Ancak resmi kurumları, sivil toplum kuruluşları, belediyeleri, üniversiteleri ve sanatçılarımızı kapsayan genel bir ulusal çalışma başlatılmadığı görüldü.

Bu yönde zamanlıca bir ulusal kutlama komitesi kurulabilirdi.

Tarihi günü kutlamaya bir iki haftamızın kaldığı şu günlerde, kendi gayretleriyle harekete geçen bazı üniversitelerimiz, sivil toplum ve meslek kuruluşlarımız ile birkaç fikir ve düşünce kuruluşumuz takdir toplarken resmi kurumlarımızın tuhaf sessizliği şaşkınlık yaratmakta.

100. Yıl Marşı

Ulusça yüzüncü yıla hazırlanırken atılacak en anlamlı adımlardan ilki belki ulusal birlik duygusunu sembolleştirerek, dilimize, kulağımıza yerleşip ezberimize girecek bir ‘’Yüzüncü Yıl’’ marşının zamanlıca topluma mal edilmesi olmalıydı. Maalesef bu da gerçekleşemedi.

Duyarlı birkaç sanatçımızın kendi gayretleri ile yarattıkları marşlar bu anlamda takdirle karşılansa da, ulusal coşkuyu kalıcı hale getirecek, devlet destekli öne çıkacak bir marşın hâlâ işareti alınamadı.

Cumhurbaşkanlığı düzenlemesiyle, özel jürili bir yarışmayla seçilen, 30 Ağustos resepsiyonunda icra edilen marş ise daha çok icraatın siyasi izlerini taşıdığı tartışması karşısında tutunamadı. Bir jüri üyesi, seçilen marşın yarışan eserler arasında olmadığını ifade etti.

Ümitle bekledik ama 10. yıl tadında ve heyecanında bir 100. yıl marşı ezberimize giremedi.

Uluslararası boyut

Yedi düvelin işgali altında, savaş yorgunu Anadolu’da verilen kurtuluş mücadelesi ve Cumhuriyetle taçlanan yeni devletimizin yüzüncü yıl dönümü, ulusal ve uluslararası boyutta en anlı şanlı kutlamalarla hatırlanacak tarih sayfalarımızdandır.

Ancak, dünya liderlerinin de davet edildiği, uluslararası topluma hitap edecek bir program takvimi henüz duyulmadı.

Anlaşıldığı kadarıyla, bu boyut, rutin törenlerimizden birisine Ankara’daki yabancı diplomatik misyon temsilcileri ve sık sık özel açılışlara da davet ettiğimiz birkaç dost ülkenin devlet veya hükümet başkanın katılımı ile idrak edilecek.

Ortak coşku

Cumhuriyet kutlamalarına tüm toplum kesimlerimizin ortak coşku ve anlayışla iştiraki elbette ulusal birlikteliği pekiştirecektir.

Son yılların siyasi ikliminin yarattığı, ulusal günlerimizdeki duygusal ayrışma ve paralel kutlama girişimleri maalesef genel hissiyatı zedeledi.

Oysa gelir geçer siyasi eğilimlerin dar bakışlı arayışlarından arındırılmış, kurucu değerleri öne çıkaran yaklaşımlar milli hissiyatın da temelidir.

Yüzüncü yılın idrakindeki resmi evreler ve bazı kesimlerdeki atalet, akla “Osmanlı imparatorluğunun küllerinden doğan’” Cumhuriyetin aynı zamanda bir yıkılışı, çöküşü hatırlatıyor olmasından kaynaklandığını düşündürmüyor değil.

Osmanlı’yı canlandırma ütopyası içinde, “reklam arası” dediği Türkiye Cumhuriyeti’nden ve Atatürk’ten hazzetmeyen, Cumhuriyet değerlerini kabullenemeyen bazı seslerin, Osmanlı’nın bitişini duymaktan imtina etmesi mümkündür.

Nitekim son dönemlerin siyasi ikliminde, ulusal kutlamalardaki resmi söylem ve tutum ile toplumsal anlayış arasında duygusal ayrışmalar yaşandığı artık bir sır değil.

Ulusların, varoluş ya da yok oluş süreçleri gibi tarihi dönüm noktaları, toplumsal hatırayı canlı tutmak, zihinleri tazelemek adına ya coşkulu kutlamalarla ya da yaslarla anılır.

Bu bağlamda “Yüzüncü Yıl”ın, ortak coşku ve birlik içinde kutlanması, ulusal sorumluluk olduğu kadar hepimizin toplumsal borcudur.

Fotoğraf: Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanHasan Sevilir Aşan
Takip et:
Emekli Büyükelçi. Adana doğumlu, Karadeniz Ereğli ve Ankara’da eğitimini tamamladı. Ankara Üniversitesi BYYO geçişli SBF Uluslararası ilişkilerden mezun. Dışişleri Bakanlığındaki 40 yıllık hizmetinde, Merkezde, personel, İktisat ve siyasi dairelerde görev aldı. Hariciye kariyerini Hindistan, Libya, Çekoslovakya ve İngiltere’yi takiben Tebriz ve Melbourne’da Başkonsolos, Arnavutluk ve Güney Sudan’da Büyükelçi olarak tamamladı. Çanakkale Savaşları Anma Törenleri Koordinatör Büyükelçisi ve G20 Türkiye Başkanlığında, Görev Gücü Başkanlığını yürüttü. İlgi alanları Balkanlar, Avustralya, Afrika, İran ve G20 ile Çanakkale 1915, Anzaklar, mülteci ve insani yardım meseleleri. 2019 yılından itibaren, Türkiye’nin en eski yerel gazetesi Yeni Adana’da, Defter başlıklı köşesinde diplomasi ve uluslararası ilişkiler üzerine düzenli yazıları yayınlandı.
Önceki Makale Koşulsuz sevginin mantığı
Sonraki Makale Türkçenin kaçırdığı fırsat

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

EditörKöşe Yazıları

“Guggenheim Etkisi”

Emre Dilek
12 Ekim 2025
EditörKöşe Yazıları

Beyin yeniyi mi sever eskiyi mi? 

Dr. Nevin Sütlaş
12 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Gazze’de Trump ve Erdoğan’ın “kırılgan ateşkesi…”

Aydın Sezer
11 Ekim 2025
Köşe Yazıları

Görünmeyen kafeslerimiz…

İnan Özbek
10 Ekim 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?