Cuma, 8 Ağu 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Serbest Kürsü

2025-2029 türbülansına hazırlanın 

Adil Gürkan
Son güncelleme: 20 Temmuz 2025 22:36
Adil Gürkan
Paylaş
Paylaş

Önemli not: Bu yazı çeşitli kaynaklardan yararlanılarak hazırlanmış karma bir çalışmadır. Tamamı bana ait bir makale değildir. 

Önümüzdeki dört yıl boyunca dünyanın ateşi yükselecek gibi görünüyor. 

İşler ters gidecek. 

Siz bu yazıyı okuduktan sonra bana felaket tellalı gözüyle bakmaktan ziyade, en az hasarla çıkmanın yollarını arayın ve buradaki tavsiyelere uyun.

Gelecek 4 yıl için karamsarım. Zira gerçekçiyim. Dünyayı takip ediyorum. Sosyal, siyasal, ekonomik, askeri alanlardaki derin gelişmeleri izliyorum.

Çevreyi ve hayvanları gözlemliyorum.

Edindiğim izlenimler pek de iç açıcı değil.

Veriyi ve yapay zekâyı kontrol eden elitlerin bu korkunç gücü, insanlık ve çevre için kullanmaya hazırlandıklarına inanmak mümkün değil. 

Yıkıcı teknolojilerin varacağı nokta beni dehşete sürüklüyor.

İklim değişikliği her yıl daha fazla darbe vuruyor.

Şehirler birer cehenneme dönüşüyor. 

Politikacılar, bu süreci kabul edip çözüm üretmekten ziyade sosyal medya savaşları ve PR çalışmalarına odaklanmış durumda.

Ama çözüm var.

Sadece, binlerce yıldan bu güne gelişerek gelen sağduyumuza ve aklımıza güvenelim.

Yaşanacaklar dünyanın sonu değil. 

Ama her şey çok hızlı değişiyor.  Sanki bizi dengede tutan bir halı, ayaklarımızın altından hızla çekiliyor ve bir boşluğa yuvarlanıyoruz.

Farkında mısınız?

Her yaz sıcaklık rekorları kırılıyor.

Her fırtına daha berbat vuruyor.

Kentler depremlerle sarsılıyor.

Dünyanın her tarafında sokaklar öfkeli kalabalıklarla dolu.

Ekonomiler, pusulasız gemiler gibi. Sağa sola savruluyor.

Ne yapalım?

Önce paradan başlayalım.

Boğulmamak için ilk kural; Sel gelmeden önce yükseklere çıkın.

İlk 8 ay çok önemli. 

Zorunlu giderleriniz için belirli bir miktar nakit her zaman elinizin altında olsun.

Hisse senedi değil.

Kripto değil.

Nakit.

Ya da altın. Kolayca nakde çevrilebilecek olan değerler.

Farklı bankalarda.

Coğrafya, ille de coğrafya

Gelecek 4 yılda, nerede yaşadığınız çok önemli olacak.

Kendinize hemen şunu sorun;

Yaşadığım bölge olağandışı hava şartlarında güvenilir mi?

Yerel yönetim istikrarlı mı?

Bölgedeki suç oranları nedir?

Su kaynakları güçlü mü?

Dağlara taşınmanızı önermek değil maksadım. 

Olası bir tsunamide, deniz kenarında olmak istemezsiniz sanırım. Ya da polisin kolay kolay ulaşamayacağı bir semtte yaşamanın risklerini göze almamalısınız. 

Temel beceriler

Şu tek tip eğitim kamplarını unutun. 

Bir krizde size yardımcı olacak beceriler şunlardır.

Temel tamirat işleri: Evinizdeki kimi önemli cihazlar bozulduğunda, bunları kendi başınıza tamir edebilmeniz çok güçlü bir maharettir. Her bir ekipmanı kullanmayı öğrenin.

Beslenme becerileri: Burada sadece yemek pişirmekten bahsetmiyorum. Aynı zamanda gıdalarınızı yetiştirmeyi de başarmalısınız. Dahası da var. Gıdanızı nasıl korursunuz? Hagi gıdaları stoklamanız gerekir. Bunlar da çok önemli.

İlk yardım: Sadece basit müdahaleler değil, gerçek ve etkili ilk yardım. Kriz zamanında acşl servisler çökebilir. O zaman sağlık sorunlarını kendiniz çözmelisiniz.

Bir ilişki ağı yaratma: Sevmediğiniz komşular olabilir. Sizi sıkabilirler. Ama bir krizde bu komşularınız sizin ilk savunma hattınızdır. Onları sevin ve kabul edin.

Sağlıklı kalmak bir zorunluluktur

Dünyada sağlık hizmetlerine erişim giderek zorlaşıyor. İşler daha iyiye gitmiyor.

Şimdi size binlerce kez duyduğunuz bir tavsiyeyi tekrarlayacağım.

Sağlıklı kalın.

Sağlığınızı korumak, hastalığınızı tedavi etmekten çok daha ucuzdur.

Reçeteli ilaç kullanıyorsanız, stoklayın.

Önleyici bakımda ustalaşın. 

Sağlıklı beslenme, stres yönetimi, huzurlu bir uyku sizi hastanelerden uzak tıtar.

Gıdaya erişim

2020’deki bomboş market raflarını unutmayın. Bu durumun, gelecekte yaşanabilecek daha beterlerinin bir provası olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

Bir bahçe oluşturun. Çok mu zor? Hiç sanmam. Balkonunuz bile bunun için yeterli olabilir.

Taze besinler ileride çok pahalı hale gelecek.

Gıdanızın bozulmasına karşı önlem alın. Mesele sadece stoklamak değildir. Gıdalarınızı düzgün yerleştirmek işin anahtarıdır. Eski ve yeni gıdalarınızı rotasyon ile kullanın.

Yerel çiftçiler ile bağlarınızı güçlendirin. Topluluklar ile temas kurun. 

Market devlerini uzak tutun.

Topluluklar bireyler için kalkandır.

Yalnız kurtlar ölür. Sürüler hayatta kalır.

Hemen bir network oluşturun.

Komşularınız ile iletişimi güçlendirin.

Yerel gruplara katılın ve birlikte üretin.

Farklı becerilere sahip arkadaşlar edinin

Farklı becerileri olan insanlarla tanışın.

Yerel tedarikçilerle aranız çok iyi olsun.

Herkesi sevemezsiniz. Ama birlikte çalışabilirsiniz.

Görsel: wallpaperflare.com

***

Medya Günlüğü sosyal medya hesapları:

X

Bluesky

Facebook

Instagram

Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
YazanAdil Gürkan
Takip et:
1956’da Mengen Hacıahmetler Köyünde doğdu. İlköğrenimini Mengen Cumhuriyet İlkokulunda tamamladı. Darüşşafaka Liseli olmakla gurur duyar. Hacettepe Üniversitesinde turizm ve işletme eğitimi aldı. Turizm ile ilgili olarak ABD- AH & MA Eğitim Enstitüsünden otelcilik diploması vardır. 1987 yılından bu yana turizm ve otelcilik sektöründedir. Genel olarak otel zincirlerinde ve 5 yıldızlı otellerde gelişen kariyerinde Genel Müdürlük yaptı. Bu gün itibarıyla Türkiye’nin büyük bir turizm grubunda Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü olarak çalışmaktadır. Mutfak, bisiklet, şiir, roman, tarih ve arkeoloji, Anadolu otları, mantarları ve orman meyveleri özel ilgi alanındadır. Yaz ve kış denize girmek, uzun mesafe bisiklet sürmek tutkusudur. Hepsinden önemlisi, insan, hayvan ve doğa sevdalısıdır. Ütopyası, savaşsız, sömürüsüz, şiddetsiz bir dünyadır. Yazılarında genellikle insanı gülümsetmeye yönelik mizah kullanır. İnsanları güldürmek iyidir…
Önceki Makale “Gülme gazı” bağımlılığı
Sonraki Makale Arkeoloji Müzesi TBMM gündeminde

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Serbest Kürsü

İsrail’in hafıza üzerinden yürüttüğü yıkım

Metin Duyar
4 Ağustos 2025
Serbest Kürsü

Faiz politikası: Bilim mi siyaset mi?

Yıldırım Aktuğan
4 Ağustos 2025
Serbest Kürsü

Emeklinin emekçinin çilesi

Gürsel Demirok
4 Ağustos 2025
Serbest Kürsü

Vietnam’ın “şiirli şapkaları”

Alper Eliçin
3 Ağustos 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?