Konu sadece dün akşamki maçla kapanmadı, kendi evinde 0.12 gol beklentisi, tek isabetli şut ve gördükleri 5 sarı kart bu ligin sportif gerçekliği olmadığını teyit etti.
Bundan önce ve sonra yerli hakemin yönettiği herhangi bir maçın adil olduğuna inanmıyorum, inanmayacağım, kimse inanmıyor.
Sadece Galatasaray yerli hakemlerin tarafsız olduğunu düşünüyor ki bu da malumun ilanı oluyor.
QTM’ye (*) gelince kini eskidir…
QTM medyanın “metalaşmaya” başladığı dönemde buna karşı çıkıp kulübü dışarıda tutup köşe dönmelerine engel olmuştur Fenerbahçe. Aziz Yıldırım’ın da, Ali Koç’un da QTM ile arası yoktur çünkü Fenerbahçe’den sadece haber çıkar, oysa QTM kemirebileceği, büyütüp yalanlarla ilgi çekebileceği “satılabileceği hikaye” ister.
Yakın zamanda BİP üzerinden tüyü bitmemiş yetimin hakkını cukkalamalarına engel olmuştur Fenerbahçe.
Lehte veya aleyhte hiçbir QTM mensubuna güvenmem çünkü onlar gazeteci değil tüccardır, gerçeği değil satabilecekleri yalanı, manipülasyonu ararlar.
Fenerbahçeli ya da Fenerbahçe lehine yorum yapan QTM mensubu yoktur, olamaz eşyanın tabiatına aykırıdır. Çünkü onlar futbolseveri “söğüşleyecek” yalan arar, Fenerbahçe ise gerçek peşindedir.
Fenerbahçe görünümlü, yalancı, modifiye QTM mensupları bu yalan rüzgarının oluşturduğu satılık ürünlerdir.
Fenerbahçe yönetimi ve taraftarı lehte bile olsa söylenen sözlerin bu yalancıların gelecekte kuracakları tuzak için yem olduğunu bilmelidir.
Karanlık yapının en kinli parçasıdır QTM.
Fenerbahçe taraftarı ve yönetimi bunlarla asla iletişim kurmamalı, beslendikleri yalan ve sahtekarlık çukurunu doldurmalıdır.
Bizim kendi medyamız var, sosyal medyada çok akıllı, doğru insanlar var; bunlardan bir dijital medya yaratmalıyız.
Kulüp taraftarı ile buluşup dijital bir gazete çıkarmalıdır.
QTM Fenerbahçe’nin en büyük düşmanıdır…
(*) QTM: Quality Turkish Media (Kaliteli Türk medyası). İlk kez eski Fenerbahçeli futbolcu Pierre van Hooijdonk’un Türk medyasıyla dalga geçmek için kullandığı terim.
Fotoğraf: fenerbahce.org
