Azerbaycan doğal gazı bir kez daha Batı’nın dikkatinde.
Haziran ayında Azerbaycan’ın mavi yakıtına dair uluslararası alanda ilgi uyandıracak gelişmelerin merkezinde Avrupa Birliği (AB) yer aldı. Yetkililer, Bakü’ye başvurarak Azerbaycan gazının Avrupa’ya Ukrayna üzerinden ihracatının değerlendirilmesini önerdiler.
Belirtmek gerekir ki Azerbaycan zaten ihraç ettiği gazın yüzde 51’ini Avrupa pazarında satıyor. 2024 yılının ocak-haziran aylarında Türkiye bu gaz ihracatında yüzde 39’luk bir paya sahip olurken Gürcistan ise yüzde 10’luk bir payı üstlendi.
Aslında bu konuda ilk teklif Türkiye’den geldi. Bu teklif her yönüyle incelendi ve Bakü Enerji Haftası sırasında, 4 Haziran’da SOCAR ve BOTAŞ şirketleri Azerbaycan gazının Avrupa’ya transitiyle ilgili belgeyi imzaladı. Üzerinden bir hafta geçtikten sonra Türkiye dışında da teklifler olduğu anlaşıldı.
Sessizliği ilk olarak Bloomberg Ajansı bozdu. 10 Haziran’da ajans, “Avrupa, Azerbaycan gazını Ukrayna topraklarındaki boru hatlarıyla taşımak istiyor” haberini kendi kaynaklarına dayanarak duyurdu.
Habere göre, AB yetkilileri 2024 yılının sonunda Ukrayna üzerinden Avrupa ülkelerine giden Rus gazının transitinin sona ermesi ve bu gazın yerini Azerbaycan gazının alması için Kiev’le görüşmeler yapıyor.
Makale, bu gelişmenin AB’nin Rusya’dan gaz alma olasılığını ortadan kaldıracağını vurguluyor. Tabii Ukrayna topraklarından transiti sürdürme konusundaki bu ısrar, AB’nin Ukrayna ekonomisini koruma isteğiyle de ilgili.
Buna ek olarak AB yetkilileri, Ukrayna boru hatlarının uzun süre kullanılmadığı takdirde kullanılmaz hale gelebileceğinden ya da Rusya için bir askeri hedefe dönüşebileceğinden de endişe ediyorlar.
Ukrayna’nın Naftogaz şirketinin başkanı Aleksey Çernışov’un ajansa verdiği bilgiye göre Kiev, Bakü’den gaz alma girişimini olumlu değerlendiriyor ve Ukrayna’nın gaz altyapısını bu şekilde kullanmaya devam etme niyetinde olduklarını belirtiyor. Aynı zamanda Çernışov, Ukrayna’nın Rus Gazprom şirketiyle gaz transitinin uzatılmasını mümkün görmediğini de vurguluyor.
13 Haziran’da bu konuyu Politico gazetesi ve Reuters Ajansı daha detaylı bir şekilde ele aldı. Her iki yayın organı, bir Azeri yetkiliye atıfta bulunarak Bakü’nün AB’den bu konuda bir teklif aldığını ve teklifin temelinde Azerbaycan gazının Ukrayna üzerinden Avrupa’ya ihracatı konusunun yer aldığını bildirdi.
Söz konusu yetkili, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in dış politika işlerinden sorumlu yardımcısı Hikmet Hacıyev’dir.
Hikmet Hacıyev’den bu görüş Avrupa’da alındı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın başkanlık ettiği heyet, AB’nin Dış İlişkiler Servisi Genel Sekreter Yardımcısı Enrique Mora’nın başkanlık ettiği heyetle Azerbaycan-AB güvenlik diyalogunun 5. turuna katıldı ve bu etkinlikten sonra Hikmet Hacıyev, 13 Haziran’da Reuters Ajansına AB ve Ukrayna’nın, Azerbaycan’dan yıl sonunda sona erecek olan gaz transit anlaşması kapsamında yardım istediklerini belirtti. Hacıyev burada, “Evet, AB ve Ukrayna gaz transit teklifiyle ilgili bize başvurdu. Şu anda bu sürece nasıl katkıda bulunabileceğimizle ilgili çeşitli seçenekleri değerlendiriyoruz” ifadesini kullandı.
Hacıyev, AB’nin Rusya’dan gaz ithalatını büyük ölçüde kesse de Avusturya ve Slovakya gibi bazı Avrupa ülkelerinin hala Ukrayna üzerinden geçen bu boru hattıyla Rus gazı aldığını hatırlattı.
Ukrayna üzerinden Azerbaycan gazının nakline dair konunun detayları hakkında bir bilgi vermeyen Hacıyev, AB’nin gaz ithalatını çeşitlendirmeye çalıştığını ve 2027 yılına kadar Azerbaycan’dan gaz ithalatını iki katına çıkararak yılda en az 20 milyar metreküpe ulaşmak istediğini aktardı. Nitekim iki taraf arasında bir anlaşma da imzalandı. Bununla birlikte söz konusu hedef için ne genişletilmiş bir altyapı ne de bu altyapıyı yaratmak için AB’nin sağlaması gereken mali destek henüz çözüme kavuşmadı.
Politico gazetesi de Bakü’nün AB’nin bu teklifi ne ciddi yaklaştığının altını çizdi çünkü ortada “enerji güvenliği” gibi her iki tarafın da ilgisini çeken bir husus söz konusu.
Şimdi gelelim bu projenin pratikte ne derece gerçekleşebileceğine…
Azerbaycan, Rusya’nın an itibarıyla Ukrayna üzerinden Avrupa’ya taşıdığı yıllık 15 milyar metreküp gaz hacmini tek başına karşılayabilir mi?
Azerbaycan bu yıl Avrupa’ya 12 milyar metreküp gaz satmayı öngörüyor. Gelecek yıl bunu biraz daha artırabilir. Yani toplam hacimler arasındaki fark aslında çok da büyük değil. Ancak bu hacimlerin neredeyse tamamını biz Güney Gaz Koridoru’yla Avrupa pazarına ulaştırıyoruz. Yani hacim itibarıyla biz Avrupa’ya akan bu gazı Rusya’ya yönlendirip oradan da Ukrayna altyapısı aracılığıyla AB ülkelerine veremeyiz. Öncelikle bunu fiziksel olarak gerçekleştiremeyiz. Çünkü Azerbaycan ve Rusya arasındaki mevcut gaz altyapısı yılda sadece 5 milyar metreküp gazın taşınmasına olanak sağlıyor. İkinci olarak, Hazar’ın Azeri sektörünü işleten Şahdeniz Konsorsiyumu ve Avrupa’daki gaz ithalatçıları arasında 10 milyar metreküp gazın alım satımına ilişkin 25 yıllık taahhüt var.
O zaman şu soruyu sorabilirsiniz: Avrupa Komisyonu böylesine basit bir teknik sorunu bilmeden mi Bakü’ye başvuruda bulunuyor?
Elbette biliyorlar ancak mesele burada gaz ticaretiyle sınırlı değil. Eğer öyle olsaydı, bu konuyu Batı medyasına Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın dış politika işlerinden sorumlu yardımcısı yorumlamazdı.
Bence Azerbaycan gazının Ukrayna üzerinden nakli meselesi gaz hacimlerinin değiştirilmesi (swap çözümler) yöntemiyle gerçekleştirilebilir. Türkiye’ye verdiğimiz hacimleri önce Rusya, daha sonra da Ukrayna gaz altyapısına yönlendirebiliriz. Fakat bu durumda bize bir boru hattı yeterli olmayacaktır. Örneğin, Rusya’dan Gürcistan’a uzanan boru hattını da ters yönde tam kapasiteyle kullanabiliriz. Karşılığında Rusya, bizim hacimlerimizi Türkiye pazarına tam kapasiteyle kendi boru hatlarıyla ulaştırabilir. Böylece Azerbaycan gazı Avrupa’ya 3 yönde gönderilmiş olur: Trans-Adriyatik Boru Hattı (TAP) üzerinden Yunanistan ve ötesine, Trans-Balkan Boru Hattı üzerinden Bulgaristan ve ötesine, Ukrayna üzerinden de Slovakya ve ötesine. Böylece bu boru hatlarının hiçbirini genişletmeden ihracat hacimlerini artırmak mümkün olur.
Bu şekilde ülkemizin siyasi-ekonomik nüfuzu artar. Hem de sadece Azerbaycan’ın değil, kardeş Türkiye’nin de. Çünkü Ukrayna ve Rusya arasında yaşanan karmaşık askeri-siyasi krizde AB’nin çözemediği bu sorunu biz çözmüş oluruz.
(İlham Şaban, Hazar Petrol Araştırma Merkezi Başkanı-petroturk.com)