Fuad Safarov, Moskova
Rus finans uzmanı Timur Nigmatullin, yüksek enflasyona rağmen faizleri düşüren Türk ekonomisinde yapılan deneyin nasıl sonuçlanacağının çok yakında belli olacağını söyledi.
ABD merkezli Forbes dergisinin Rusça baskısında bir makale kaleme alan Alfa Capital yatırım yöneticisi Nigmatullin, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın politika faizini son olarak yüzde 9’a indirdiğini hatırlattı. Daha önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın borçlanma maliyetinin 2022 sonuna kadar tek haneli rakamlara indirilmesi talimatı verdiğine işaret eden Nigmatullin, “Şimdiye kadar kimsenin tamamlamaya cesaret edemediği önemli bir makroekonomik deney gözlerimizin önünde sona eriyor. Türkiye örneğinde, Merkez Bankası’nın faizi düşürerek enflasyonu ve faiz oranlarını istikrarlı bir seviyede tutup tutamayacağını yakında öğreneceğiz” dedi.
Merkez Bankası’nın bağımsızlığını bir yılı aşkın süre önce fiilen kaybettiğini ve genel kabul görmüş para politikasının temel ilkelerine aykırı hareket ettiğini savunan Nigmatullin “Yüksek enflasyon, faizi artırarak ekonomiyi soğutmayı gerektirir. Ancak soğuma sonrası düşük faiz ve uzun vadeli enflasyon tesis edilebilir. Örneğin, Rusya Merkez Bankası 2021’de enflasyonun hızlandığı dönemde faiz artırımına gitti ABD, İngiltere ve Avrupa merkez bankaları da aynısını yapıyor” diye yazdı.
Türkiye’de gelecek yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine de değinen Rus uzman, bu koşullarda reçetinin belli olduğunu ancak iktidarın ekonomideki soğumanın durgunluğa ve işsizliğe yol açmasından çekindiğini söyledi.
Nigmatullin, Türk ekonomisinin geldiği aşamada sorunun develüasyonla çözülme şansının kalmadığını savunarak durumu Rusya’da 1998, Arjantin’de 2001 ve Lübnan’da 2020’de yaşanan bütçe ve bankacılık krizlerine benzetti.
Nigmatullin, Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarının GSYİH’nin yüzde beşine ulaşacağı ve ödenmesinin zor olacağı tahmininde bulundu.
Arjantin’de yaşanan gelişmeleri hatırlatan Nigmatullin, “2001 krizi sırasında hükümet, müsadere olarak görülen şartlarla özel emeklilik fonlarına yönelmişti. Burada da benzer bir durum olabilir” dedi.
Rus uzman makalesinin son bölümünde şunları yazdı:
“Altın ve döviz rezervleri yok denecek kadar azaldı. Durum zaten kontrolden çıkmış kabul edilebilir, hızlanarak gelişiyor. Önümüzdeki altı ay içinde yani tam da seçim zamanı krizin akut bir aşaması beklenebilir. Lira ve hisse senetleri, gayrimenkul, Eurobondlar değer kaybedecek. Büyük mevduat sahipleri Türk bankalarında para tutmanın risklerini ve faydalarını dikkatli bir şekilde tartmalı.”