Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) TELE1′e verdiği 3 günlük ‘ekran karatma’ cezası Ankara Bölge İdari Mahkemesi’nin kararıyla 23-24-25 Şubat tarihlerinde uygulanacak.
RTÜK, TELE1 ekranlarının “dil, din, ırk ayrımı gözeterek yayın yaptığı” gerekçesiyle 3 gün karartılmasına karar vermiş, oy çokluğu ile alınan kararın gerekçesi olarak, TELE1’de Enver Aysever’in sunduğu ‘Ayrıntılar’ programına konuk olarak katılan TİP Milletvekili Sera Kadıgil’in “Diyanet bu haliyle siyasal İslamcı gereçtir” eleştirisi gösterilmişti.
RTÜK’ün kararı üzerine TELE1 yürütmeyi durdurma talep etmiş, mahkeme yürütmeyi durdurmanın kabulüne karar vermişti.
RTÜK, mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararına itirazı üzerine karar Ankara Bölge İdari Mahkemesi’ne gitti. Mahkeme de 2’ye 1 kararla yürütmeyi durdurmanın iptaline karar verdi.
RTÜK’ün 3 günlük ‘ekran karartma’ cezası 23-24-25 Şubat tarihlerinde uygulanacak.
TELE1 haberi internet sitesinden, “Kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet” başlığıyla duyurdu.
TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ, mahkemenin kararının ardından şu açıklamayı yaptı:
“TELE1 ekranı 23-24-25 Şubat tarihlerinde üç gün karartılacak. RTÜK, bir canlı yayında TİP’li Milletvekili Sera Kadıgil’in Diyanet’e ilişkin eleştirilerini ceza gerekçesi yaptı. Mahkemeden yürütmeyi durdurma (YD) karırı almıştık, RTÜK itiraz etti, karar 2’ye 1 oyla kaldırıldı.
Boyun eğmeyeceğiz. TELE 1’in karartıldığı Türkiye, daha iyi, daha güzel ve daha demokratik olmayacak. Bütün demokrasi düşmanları, yandaşlar, dönekler, iktidarın eteğine tutunanlar, gericiler ve faşistler kına yakabilirler. Ama bu devran dönecek, hesap sorma günleri de gelecek.”
Basın Konseyi açıklaması
“Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) iktidar kontenjanından seçilen üyelerin oylarıyla TELE1’e verdiği 3 gün süreli ekran karatma cezası, siyasallaşan yargının yine oy çokluğu ile sonuçlandırdığı hukuksuz kararla 23- 24- 25 Şubat’ta maalesef uygulamaya konuluyor.
TELE1’in canlı yayınlanan programına konuk olan bir milletvekilinin, Diyanet’i eleştiren sözleri gerekçe gösterilerek verilen ekran karartma cezası, temelde hukuka aykırıdır.
Depremin ağır bilançosunun yaşandığı ve seçime gidilen süreçte halkın gerçeklere ulaşabilmesi ancak ifade özgürlüğü ile gerçekleşebilir. Televizyon ekranlarını karartmakla, sesleri susturmakla, karanlıklardan aydınlığa çıkılamayacağını bir daha hatırlatıyoruz.
Basın tarihine 23.2.23 tarihi kara bir gün olarak geçirilecek ve halk bu uygulamayı da gelecek için not alacaktır.
Bu ağır ceza, Anayasal güvence altındaki ifade ve basın özgürlüğünün yok sayılmasıdır. Bağımsız ve özgür yayın yapan TELE 1’i susturmak üzere kurgulanan bu karar, ‘iktidar sopası’ olan RTÜK ve siyasallaşan yargı eliyle bağımsız medyayı susturma çabasıdır.
Basın Konseyi, bu hukuk dışı kararı, sadece TELE 1’in cezalandırılması değil, halkın haber alma hakkının, ifade ve basın özgürlüğünün yok sayılması olarak görüyor; TELE1 Televizyonu ile dayanışma içinde olduğumuzu bildiriyoruz.”