Perşembe, 26 Haz 2025
  • My Feed
  • My Interests
  • My Saves
  • History
  • Blog
Subscribe
Medya Günlüğü
  • Ana Sayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • 🔥
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Font ResizerAa
Medya GünlüğüMedya Günlüğü
  • MG Özel
  • Günlük
  • Serbest Kürsü
  • Köşe Yazıları
  • Beyaz Önlük
  • Mentor
Ara
  • Anasayfa
  • Yazarlar
  • Hakkımızda
  • İletişim
Bizi takip edin
© 2025 Medya Günlüğü. Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak.
Köşe Yazıları

Tara Jaff ve müziğin gücü

İlhan İlmenöz
Son güncelleme: 11 Haziran 2023 00:29
İlhan İlmenöz
Paylaş
Paylaş

“Gönül Yarası” filmini bilirsiniz. Filmin bir sahnesinde Şener Şen ile Meltem Cumbul’un gittikleri bir türkü barda “Dar Hejiroke” (İncir Ağacı) adlı Kürtçe şarkı çalarken Meltem Cumbul ağlamaya başlar.

Ş. Şen: Kürtçe biliyor musun? 

M. Cumbul: Hayır.

Ş. Şen: O zaman niye ağlıyorsun?

M. Cumbul: Ağabey bu türküye ağlamak için Kürtçe bilmek mi gerek?

Çoğu zaman sözlerinden hiçbir şey anlamasak da başka dillerde söylenmiş şarkıları sadece ezgisi kulağımıza hoş geldiği için dinleriz, işte bu müziğin evrenselliğidir.

Nerede olursanız olun, hangi dilde söylenirse söylensin kaliteli ezgiler, iyi bir yorum veya sizin hoşunuza giden bir müzik her zaman dikkati çeker.

Müziğin evrensel olması; farklı insanları ve farklı kültürleri ortak bir paydada buluşturmasından kaynaklanır. Müzik coşkunun, acının, neşenin, heyecanın, mutluluğun, kederin, özlemin, aşkın dışa vurumudur. O yüzden doğrudan duygulara hitap eder.

Müzik, barış, dostluk ve kardeşliğin ortak dilidir. Müziğin dini, dili, milliyeti, ırkı olmaz. Yapanın da dinleyenin de duygularına tercüman olan en etkili araçlardan biridir.

Bazen hiç olmadık bir yerde dinlediğiniz bir müzik, hiç tanımadığınız bir sanatçı birden dikkatinizi çekebilir.

İşte ben de son katıldığımız GAP turunda  harika bir ses ile tesadüfen tanışma şansı buldum. Tanışma dediysem kendisi ile değil tabii. Daha önce hiç duymadığım, dinlemediğim müthiş bir sanatçının varlığından haberdar oldum. Bu zaman kadar tanımamış/duymamış olmam da benim ayıbım olsun diyelim.

En azından bu harika sanatçıyı benim gibi daha önce hiç duymayanlara tanıtabilirsem ne mutlu bana…

Sizlere tanıtmak istediğim sanatçı, bir arp ustası Tara Jaff… Arp bizlere çok tanıdık gelen bir enstrüman değil ama Tara Jaff’ın ellerinde adeta sizi büyülüyor.

Önce sanatçının varlığından nasıl haberdar olduğumu anlatayım. Gezme amacıyla nereye gidersem gideyim özellikle kentin eski sokaklarında ve çarşılarında gezmeyi ve buraları fotoğraflamayı severim.

Yine eski Mardin’de gezerken Ulu Camii yanında ara sokaklara daldık. Yorulunca da bir kafede hem  biraz dinlenelim, hem de buralara özgü birer Menengiç kahvesi içelim dedik.

Kahveleri beklerken de ezgisi ve ve dili farklı  bir şarkı duyduk. İnsanın ruhuna adeta bir bıçak gibi saplanan bir ses ve farklı yorumu hemen dikkatimizi çekti. Daha önce hiç duymadığım/dinlemediğim bir sanatçı ve farklı bir dilde ilginç bir şarkı söylüyordu. Ama Meltem Cumbul’un dediği gibi müzikten etkilenmek için dil bilmeye gerek yoktu.

Kahvelerimizi getiren gence az önce dinlediğimiz sanatçı ve söylediği şarkının adını sordum.

O harika sesin sahibi Tara Jaff ve sözlerini anlamadığımız parça da Sorani lehçesi ile söylediği “Yaran Yaran” imiş.

Gerçekten çok etkileyici bir ses ve değişik bir yorum… Sonra biraz araştırdım Tara Jaff kimdir diye, işte öğrenebildiklerim.

Sanatçı, 1958 Bağdat doğumlu. Babası Halepçeli bir Kürt. Annesi Türkmen, Türkçeyi de annesinden öğrenir.

Diplomat olan babasından dolayı Afganistan’dan Türkiye’ye kadar birçok ülkede yaşar. Henüz 11 yaşındayken Bağdat’ta bir müzik okuluna kaydolarak klasik piyano dersleri alır.

Ülkede baş gösteren siyasi iktidarsızlık yaşamında köklü değişikliklere sebep olur ve 1972 yılında babasının tutuklanması üzerine gelişen olaylardan dolayı İngiltere’ye giderek Londra’da yaşamaya başlar ve burada öğrenimini sürdürür.

Müziğe olan tutkusu, geleneksel batı müziği üzerine yaptığı araştırmalar, doğu müziğinin klasiklerine duyduğu ilgi ve Şilili bir müzik grubuyla yaptığı çalışmalarla birleşince onu daha çok Kürt müziğinin köklerine bağlar.

Tara Jaff deyince akla arp geliyor… Sanatçı bu enstrüman ile hikayesini şöyle anlatıyor.

“25 yıldır arp çalıyorum. İlk olarak İngiltere’de gördüm; İrlanda arpıydı. Gittiğim bir kafede bir kadın arp ile müzik yapıyordu ve o dönem tuhaf bir his kapladı içimi. Gidip o kadın ile konuştum ve elime arpı aldım, tellerine dokundum ve o an dedim ki, “Budur… Çok sevdim, sesi beni çok etkiledi. Eğitimini aldım, zorlandım ama çalmaya başladım sonra devamı geldi.”

İstanbul’a sürekli geldiğini ve konserler düzenlediğini belirten Tara Jaff, “İstanbul sık geldiğim kentlerden birisidir. Güzel bir kent İstanbul, gelmekten mutluluk duyuyorum…” diyor.

Müzik ve enstrüman konusundaki düşünceleri ise şöyle;

“Kürtçe şarkılar söylediğimde ben Kürt’üm ama sadece enstrüman çaldığımda, sözsüz sadece müzik olunca daha çok ruha hitap ediyor. Ruh için ayrıcalık yok, müziği dinleyenlerin ruhu birleşiyor. Söz, ülke, dil fark etmiyor…. Sadece enstrüman var ve enstrüman insandır. Mesela Afrika’ya ya da başka bölgelere gitsem ve lisanım yok diye konuşamasam bile oradaki müzisyenler ile müzik yapabilirim, enstrüman var çünkü..”

İşte böyle, benim gibi bugüne kadar Tara Jaff ile tanışmadıysanız bazen hüzün, bazen coşku dolu ve kendine özgü değişik bir tarzı olan bu harika sesi dinlemeye başlayabilirsiniz.

Müzik gerçekten de insanlığın en büyük buluşlarından ve onu diğer canlılardan ayırt eden en önemli özelliklerinden biri diyebilirim.

Ne dinlerseniz dinleyin ama müziksiz kalmayın…

EtiketlendiMüzikSeçilen
Bu yazıyı paylaşın
Facebook Email Bağlantıyı Kopyala Print
Yazanİlhan İlmenöz
Takip et:
Yaşama ve olaylara, bardağın dolu tarafından bakmayı ilke edinmiş tarihçi eskisi... Doğayı, denizi, gezip görmeyi, okumayı ve öğrenmeyi çok seven gerçek bir hayvansever... Müzik, spor ve yabancı dizi tutkunu İzmir aşığı... Aklına ne gelirse, özgürce, hiçbir kişi, kurum ve ideolojiye bağımlı olmadan yazmayı seven bir amatör...
Önceki Makale Yedinci peygamber
Sonraki Makale ‘Ele geçirme girişimi…’

Medya Günlüğü
bağımsız medya eleştiri ve fikir sitesi!

Medya Günlüğü, Türkiye'nin gündemini dakika dakika izleyen bir haber sitesinden çok medya eleştirisine ve fikir yazılarına öncelik veren bir sitedir.
Medya Günlüğü, bağımsızlığını göstermek amacıyla reklam almama kararını kuruluşundan bu yana ödünsüz uyguluyor.
FacebookBeğen
XTakip et
InstagramTakip et
BlueskyTakip et

Bunları da beğenebilirsiniz...

Köşe Yazıları

İran’da kadınlar, savaş ve rejim

İsmail Boy
25 Haziran 2025
Köşe Yazıları

İran’da sol nasıl kaybetti?

Ulaş Başar Gezgin
24 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Sakız’daki gizemli Türk yatı

Cenk Başlamış
22 Haziran 2025
Köşe Yazıları

Libya’nın doğusundan sürpriz çıkış

Aydın Sezer
21 Haziran 2025
Medya Günlüğü
Facebook X-twitter Instagram Cloud

Hakkımızda

Medya Günlüğü: Medya eleştirisine odaklanan, özel habere ve söyleşilere önem veren, medyanın ve gazetecilerin sorunlarını ve geleceğini tartışmak isteyenlere kapısı açık, kâr amacı taşımayan bir site.

Kategoriler
  • MG Özel
  • Günlük
  • Köşe Yazıları
  • Serbest Kürsü
  • Beyaz Önlük
Gerekli Linkler
  • İletişim
  • Hakkımızda
  • Telif Hakkı
  • Gizlilik Sözleşmesi

© 2025 Medya Günlüğü.
Her Hakkı Saklıdır.
Webmaster : Turan Mustak

Welcome Back!

Sign in to your account

Username or Email Address
Password

Lost your password?